Nitelikli dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/15786 Esas 2019/334 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanıklar hakkında ayrı ayrı; TCK"nın 158/1-d, 43/1, 52/2, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
TCK"nın 207/1, 43/1, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler sanık ... müdafi ve sanık ... tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde, sanık ..."in akrabası olan mağdur ... ..."ın kaybettiği nüfus cüzdanını bir şekilde ele geçirip tahrifat yaparak üzerine kendi fotoğrafını yapıştırmak suretiyle, kendisini ...... olarak tanıtıp 06/08/2009 tarihinde...’a ait iş yerini kira sözleşmesi yaparak kiraladığı ancak kira borçlarını ödemediği, yine sanık ...’ın bu iş yerine mağdura ait kimlik bilgilerini kullanarak 12/08/2009 tarihinde İzmir Telekom Müdürlüğü’ne başvurarak 1835785437 numaralı TTNET ADSL abonelik sözleşmesi düzenlediği ve abonelikten kaynaklanan borcunu ödemediği, bu şekilde sanıkların atılı suçları işledikleri iddia olunan olayda;
1-Sanık ... hakkında atılı nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığın 06/08/2009 tarihinde sahte kimlikle iş yeri kiralamış olması daha sonra bu iş yerine yine sahte kimlikle 1835785437 numaralı TTNET ADSL abonelik bağlantısı yaptırmış olması nedeniyle suçtan zarar görenlerin aynı kişi/kurum olmaması nedeniyle iki farklı nitelikli dolandırıcılık suçunun oluşmasına rağmen mahkemece sanık hakkında zincirleme şekilde nitelikli dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanığın savunması, mağdur ve tanıkların beyanları, bilirkişi raporu, icra takip evrakları ile dosya kapsamından mahkemece sanığın üzerine atılı suçları işlediğine dair vermiş olduğu mahkumiyet hükümleri ve uygulamalarında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın hükümlerin usul ve yasaya aykırı olduğuna dair temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında atılı suçlar ile sanık ... hakkında atılı özel belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan temyiz talebinin incelenmesinde;
a-Sanık ... yönünden yapılan incelemede;sanık ...’in aşamalarda değişmeyen savunmalarında atılı suçları kabul etmeyerek daha önce sanık ... ile ortak iş yaptığını yine Kubilay’ın kendisini arayarak, iş yeri kiraladığı ve intenet bağlattığını beyan etmiş olması yine dosya kapsamında mevcut beyanlardan söz konusu taşınmazı sanık ...’ın kiraladığının belirtilmiş olması ayrıca mağdur ...’ın akrabası olan sanık ...’ın fotoğrafının ...’a ait nüfus cüzdanında bulunmuş olması karşısında sanık ...’in, sanık ... tarafından gerçekleştirilen atılı suçlara iştirak ettiğine dair mahkumiyetine yeterli, kesin delil olmaması nedeniyle mahkemece atılı suçlar yönünden beraatine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması,
b-Sanık ... yönünden yapılan incelemede;
Sanık tarafından 06/08/2009 tarihinde...’a ait iş yerini sahte imza atmak suretiyle kiralamış olması nedeniyle sanığın özel belgede sahtecilik suçunun sübut bulduğu bu suçun yanında ayrıca 12/08/2009 tarihinde bu işyerine TTNET ADSL abonelik sözleşmesi yaptırmış olması nedeniyle bu eyleminin suç tarihinden sonra 10/11/2008 gün ve 27050 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56.maddesinin 2.fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki düzenleme gözetilerek sanığın eyleminin 5809 sayılı yasanın 56/2. maddesinde belirtilen suçu oluşturacağının mahkeme tarafından gözetilmeyerek zincirleme şekilde özel belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık ... müdafi ve sanık ...’ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 04/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.