Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3195
Karar No: 2018/4448
Karar Tarihi: 10.05.2018

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/3195 Esas 2018/4448 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Ceza Mahkemesi, resmi belgede sahtecilik suçundan iki sanığı mahkum etti. Ancak, kambiyo senetlerinin Türk Ticaret Kanunu'nda öngörülen bütün unsurları taşıması gerektiği ve yasal unsurları taşımayan bir kambiyo senedinde sahtecilik yapılması halinde fiilin özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacağına dair Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu kararlarını dikkate almayan mahkeme kararı, dosya içinde yer alan senetlerin bono vasfını taşımadığı ve özel belge niteliğinde olduğu sonucuna varmıştır. Yine, aynı senedin değişik zamanlarda farklı kişilere karşı tek bir fiil ile işlenmesi durumunda zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanabileceği ancak dosyada bu konuda yeterli delil bulunmaması halinde maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu noktalarda yapılan hatalar nedeniyle kararın, müdafi tarafından yapılan itirazlar doğrultusunda bozulması kararı verilmiştir.
Detaylı açıklama: Kambiyo senetlerinde yapılan sahteciliğin resmi belgede yapılmış sayılabilmesi için, ilgili kambiyo senedinin Türk Ticaret Kanununda öngörülen bütün unsurları taşıması gerekmektedir. Yasal unsurları taşımayan bir kambiyo senedinde sahtecilik yapılması halinde fiil özel
11. Ceza Dairesi         2018/3195 E.  ,  2018/4448 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıklar müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu"nun 14.12.1992 tarih ve 1/5 ve Ceza Genel Kurulu"nun 24.03.1998 gün ve 51/106 sayılı kararlarında açıklandığı üzere; kambiyo senetlerinde yapılan sahteciliğin resmi belgede yapılmış sayılabilmesi için, ilgili kambiyo senedinin Türk Ticaret Kanununda öngörülen bütün unsurları taşıması gerekir. Yasal unsurları taşımayan bir kambiyo senedinde sahtecilik yapılması halinde fiil, özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacaktır. Türk Ticaret Kanunu"nun 688/6 ve 689/4. (suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK"nun 776 ve 777.) maddeleri uyarınca bonoda lehtarın yazılı bulunması zorunludur, dosya içerisinde asılları bulunan suça konu senetlerde "... GIDA"YA" şeklinde yazılı olan lehdar isimlerinin bir gerçek veya tüzel kişiliği belirtmemesi nedeniyle senetlerin bono vasfını taşımadıkları ve özel belge niteliğinde oldukları ve sanıkların eylemlerinin “özel belgede sahtecilik” suçunu oluşturacağının gözetilmemesi,
    2-5237 sayılı TCK"nın 43. maddesine göre "Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi ya da aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi" durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün olup; aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı cihetle; dosyada suça konu senetlerin aynı tarihte mi yoksa farklı tarihlerde mi ilgili bankaya verildiği konusunda bir delil bulunmaması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi için katılan adına düzenlenen sahte senetlerin bankaya aynı anda mı yoksa farklı tarihlerde mi verildiği hususu araştırıldıktan sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken, senetlerin aynı tarihte verilmiş olmaları halinde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanamayacağı gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
    c-5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Yasaya aykırı, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.05.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.










    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi