Hırsızlık - suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/3604 Esas 2019/13830 Karar Sayılı İlamı
17. Ceza Dairesi Esas No: 2019/3604 Karar No: 2019/13830 Karar Tarihi: 05.11.2019
Hırsızlık - suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/3604 Esas 2019/13830 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıklar hakkında hırsızlık, mala zarar verme ve suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçlarından verilen hükümler temyiz edilmiştir. Yerel mahkeme kararlarına göre, mala zarar verme suçunun aynı taşınır mal olması nedeniyle ayrıca ceza verilmemesi gerektiği belirlenmiştir. Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan beraat kararı verilmiştir. Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun unsurlarının oluşmadığı tespit edilerek sanık ... hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği belirlenmiştir. Sanık ...'ın eylemi TCK'nun 142/1-e maddesine uyduğu gözetilmeden 142/2-h maddesi hükümleri uyarınca ceza verilmiştir. Sanık ...'ın durumu Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ile ilgili yeniden değerlendirme gerektiriyor. Son olarak, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun uzlaşma kapsamına alındığı ve failin lehine olan kanunun uygulanması gerektiği belirlenmiştir. Kararda yer alan kanun maddeleri: TCK'nun 142/1-e, 142/2-h ve 165. maddeleri, CMK'nun 253 ve 254. maddeleri.
17. Ceza Dairesi 2019/3604 E. , 2019/13830 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat
Yerel mahkemece sanıklar hakkında hırsızlık, mala zarar verme ve suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü; I)Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; 10/12/2014 tarihli tespit tutanağında elektrikli bisikletin direksiyon kilidinin kırılarak düz kontak yapıldığının belirlendiği, müştekinin beyanına göre bisikleti bir yere sabitlemediği, yalnızca direksiyon kilidini kilitlediği anlaşılmakla; mala zarar verme suçunun konusu ile hırsızlık suçunun konusunun aynı taşınır mal olması halinde, ayrıca mala zarar verme suçundan da ceza verilmemesi gerektiğine ilişkin Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 30/10/2014 tarih, 2014/2-40 Esas ve 2014/453 Karar sayılı kararı da dikkate alındığında; somut olayda sanığın mala zarar verme suçundan beraatine karar verilmesinin usulüne uygun olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık ... ve o yer Cumhuriyet Savcısı"nın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA, II)Sanık ... hakkında hırsızlık ve sanık ... hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde; 1)Sanıkların beyanları, CD tutanağı ve yakalama tutanağı göz önüne alındığında sanık ...’un suça konu elektirikli bisikletin alışverişi esnasında orada bulunduğu, ifadelerine göre satış işlemine yardımcı olmaya çalıştığı, elektirikli bisikleti kendisinin satın aldığına veya kabul ettiğine dair herhangi bir delilin dosyada bulunmadığı ve bu aracılık etme eyleminin hemen akabinde polislerce yakalandıkları anlaşılmakla suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun unsurlarının oluşmaması nedeniyle sanık ... hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi, 2)Müştekinin beyanına göre elektirikli bisikleti misafirliğe geldiği kız kardeşinin müstakil evinin giriş kapısının bulunduğu sokaktaki kaldırımın üzerine bıraktığını ve bisikleti bir yere kilitle sabitlemediğini, sadece direksiyon kilidinin kilitli olduğunu beyan ettiği anlaşılmakla; sanığın eyleminin TCK’nun 142/1-e maddesine uyduğu gözetilmeden sanık ... hakkında 142/2-h maddesi hükümleri uyarınca yazılı şekilde ceza verilmesi, 3)Sanık ... bakımından Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 tarih, 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararının kapsam ve içerik itibariyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Kabul ve uygulamaya göre de; 4)Hükümden sonra 24/10/2019 tarihinde 30928 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nun 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nun 165. maddesinde tanımı yapılan suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nun 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek 7188 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile değişik CMK"nun 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve o yer Cumhuriyet Savcısı"nın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 05/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.