18. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/18022 Karar No: 2015/6644 Karar Tarihi: 22.04.2015
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/18022 Esas 2015/6644 Karar Sayılı İlamı
18. Hukuk Dairesi 2014/18022 E. , 2015/6644 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, vakfın sicilden terkini istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 1-4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 101.maddesinde, vakfın gerçek veya tüzel kişilerin yeterli mal ve hakları belirli ve sürekli bir amaca özgülemeleriyle oluşan tüzel kişiliğe sahip mal topluluğu olduğu belirtilmiş, 116. maddesinde de amacın gerçekleşmesi olanaksız hale geldiği ve değiştirilmesine de olanak bulunmadığı takdirde vakfın kendiliğinden sona ereceği ve mahkeme kararıyla sicilden silineceği hükme bağlanmıştır. Yargıtay’ın kararlılık kazanmış uygulamalarında, vakfın mal varlığının amacın gerçekleşmesini olanaksız kılacak şekilde azalmış olması vakfın dağılmış sayılması için yeterli neden kabul edilmekte ise de, bu yetersizliğin araştırılıp belgeleriyle kanıtlanmış olması aranmaktadır. Bu bakımdan Yargıtay’ın denetimine de olanak sağlayacak şekilde vakfa ait faaliyet raporları, bilançolar ve ilgili diğer belgeler getirtilip, uzman bir bilirkişiye incelettirilerek, vakfın senedinde belirlenen amaçları da gözetilerek tüm mal ve hakları ile acz içinde olup olmadığı, amacını gerçekleştirmesinin olanaksız duruma gelip gelmediği açıkça saptanmadan yetersiz araştırma ve eksik inceleme ile davanın kabulü, 2-Vakfın sona ermesi (dağılması) halinde mahkemece, tasfiyeden arta kalan mal ve hakların intikalini düzenleyen 5737 sayılı Vakıflar Kanunu"nun 27., 26.04.2013 tarih 28629 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Türk Medeni Kanunu Hükümlerine ... Vakıfların Tescil ve İlanı Hakkında Tüzüğün 7. ve Vakıflar Yönetmeliğinin 22. maddeleri ile davalı vakfa ait senedin 29. maddesi uyarınca bir tasfiye kurulunun oluşumu ile borçların tasfiyesinden arta kalan mal ve haklarının nereye devredileceği konusunda herhangi bir karar verilmemiş olması, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 22.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.