Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/3335
Karar No: 2014/7716
Karar Tarihi: 08.04.2014

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2014/3335 Esas 2014/7716 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2014/3335 E.  ,  2014/7716 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Bursa 8. İş Mahkemesi
    Tarihi : 31/12/2013
    Numarası : 2012/312-2013/755

    Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 08.04.2014 günü belirlenen saatte temyiz eden davacı N.. A.. vekili Av.Ş.. M.. geldi, karşı taraftan gelen olmadı. Gelenin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafın sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi. Gereği görüşüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle temyiz nedenlerine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının yerinde olmaması nedeni ile reddine,
    2-Taraflar arasında iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedilip edilmediği uyuşmazlık konusudur.
    Davacı, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
    Davalı işveren ise davacının fasılalı çalıştığını ve en son 27.03.2008 tarihinde işyerinden istifa ettikten sonra bir daha işyerinde çalışmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davalı tanığı S.. Ö.."in, davacının 2009 yılında B.. Ç.. isimli kişiye hakaret etmesi nedeniyle davacıyı ikaz etmesi üzerine davacının kendisine de hakaret ettiğini ve işi bırakıp gittiğini beyan ettiğini, iş aktinin davacı tarafından haksız nedenle feshedildiği gerekçesiyle davacının haksız talep ettiği anlaşılan kıdem ve ihbar tazminatı ile hafta tatili ve fazla mesai alacaklarının reddine, yıllık izin ve genel tatil alacaklarının kabulüne karar verilmiştir.
    Somut olayda davacının iş sözleşmesinin feshedildiğini iddia ettiği ve tanık beyanları ile de ispat edilen tarihin esas alınması karşısında dosyaya sunulan istifa dilekçesinin bir hükmü bulunmamaktadır.
    Davalı işverenin yargılama aşamasında iş sözleşmesinin davacının, işverenin bir başka işçisine sataşma ve hakaret etmesi nedeniyle haklı nedenle feshedildiği yönünde bir savunması bulunmamaktır.
    Bu yönde tek somut delil davalı tanığı S.. Ö.."e aittir. S.. Ö.. ise hem davacının akrabası konumunda olan bir kişidir. Hem de gerek kendi beyanından gerekse davacının beyanından aralarında husumet bulunan kişidir. Hatta davacı, yargılama aşamasında bu tanık yönünden yalan tanıklık yaptığından bahisle şikayette bulunmuş ancak Savcılık tarafından kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir.
    Yine bu tanık mahkeme huzurundaki beyanında "...duruşmaya girişte davacı beni avukatın yanlış yönlendirmesi ile tehdit etti, başıma bir iş gelecek olursa bundan davacı N.. A.. sorumludur..." şeklindeki beyanı ile aralarındaki husumetin boyutu ortaya çıkmaktadır.
    Mahkemece bu tanığın soyut nitelikte olan, yazılı belgelerle desteklenmeyen ve davalının savunmasında da yer almayan bir nedenden dolayı iş sözleşmesinin feshedildiğine dair beyanı esas alınarak davalı işveren tarafından haklı nedenle iş sözleşmesinin feshedildiği gerekçesiyle davacının kıdem ve ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi hatalıdır.
    Yapılacak iş, davalı tanıklarının her ikisinin de davacının akrabası olmasına rağmen birbirlerinden farklı beyanlarda bulunmaları ve hükme esas alınan davalı tanığı ile davacı arasındaki husumet nedeniyle tarafsız olarak beyanda bulunduğu konusunda duyulan şüphe esas alınarak iş sözlemesinin tazminat gerektirmeyecek şekilde sona erdiğinin davalı işveren tarafından ispat edilemediğinin kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatı talebi ile ilgili bir karar vermektir.
    O halde davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazı kabul edilmeli ve karar bozulmamalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir olunan 1100,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 08.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi