14. Hukuk Dairesi 2018/1154 E. , 2018/4858 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.06.2015 tarihinde verilen dilekçeyle inançlı işleme dayalı ... iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde tazminat talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda alacak davasının kısmen kabulüne, diğer taleplerinin reddine, davalı ... Gayrimenkul Geliş İnş. San. ve Tic. A.Ş. hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine dair verilen 11.04.2017 tarihli hükmün ... Bölge Adliye Mahkemesince istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin yapmış olduğu istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin davalı ... ünvanlı şirketle ilgili husumetten red hükmüne ilişkin istinaf talebinin kabulüne, hükmün bu davalıya ilişkin fıkrasının "davacının ispatlanamayan davasının reddine" şeklinde düzeltilmesine dair verilen kararın Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 26.06.2018 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. Birkan Bulut geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra açık duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili 03/06/2015 tarihli dilekçesi ile davacı müvekkili ile davalı ... Yapı firmasının 114 parsel ile 115 parselde kayıtlı taşınmazların birlikte satın alınması konusunda bila tarihli yazılı anlaşmaya vardıklarını, her nekadar sözleşme başlığında (düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi) yazılımış ise de aslında sözleşme içeriğinden de anlaşılacağı üzere "inançlı işleme istinaden taşınmazın bir kısmının davacı adına vekaleten alınması söz konusu olup taşınmazların 20 dönümüm altında olması nedeni ile bölünemeyeceğinden 114 ve 115 parseldeki taşınmazların davalı şirket adına satın alınması ve imar ve parselasyon işlemleri sonrasında davacıya devri konusunda vekalet akdine dayalı sözleşme imzalanmış olup tapunun alındığına ilişkin davacıya kutlama mesajları göndermiş olduğu, 114 sayılı parselin 20.05.2014 tarihinde davalı ... Şirketi adına tescil edildiği, ( 23.07.2015 tarihinde ... Yapı ve Turizm A.Ş. adına devir edilen ) ve 115 sayılı parselin ise bedeli 06.06.2014 tarihinde ödendikten sonra 13.06.2014 tarihinde kurulan ... Şirketine muvazaalı olarak 21.11.2014 tarihinde tescil edilmiş olduğunu, tapuların davacıya devir edilmediği, mal kaçırmak amacı ile kurulan organik bağ içerisinde olan kötü niyetli olarak taşınmazların kaçırıldığı, beyan edilerek dava konusu taşınmazların muvazaalı olarak yeni kurulan diğer davalı firmaya devrettiğini belirterek dava konusu taşınmazlardan 114 numaralı parselden 2.610 m2, 115 parselden ise 2.150 m2 arsaya ait ... kaydının iptali ile davacı adına tesciline, ... iptali ve tescili isteminin kabul görmemesi durumunda, taşınmazların rayiç değerinin dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte, aksi halde ödenen 467.000,00 TL nin ödeme tarihinden itibaren faizi ile davalılardan tahsilini istemiştir.
Davalılar vekili, satış vaadi sözleşmesinin resmi şekle aykırı olup geçersiz olduğunu, davacının havale ve EFT yoluyla toplam 297.000,00 TL ödemede bulunduğunu, sözleşmede belirtilen 170.000 TL nin peşin ödendiğine dair yazılı belge sunulmadığını, davacının talebi üzerine 18/03/2015 tarihinde 40.000 TL, 11/05/2015 tarihinde de 45.000 TL davacıya iade edildiğini, bu suretle davacının davalıda kalan toplam parasının 212.000 TL olduğunu, davalı ... Gayrimenkul Geliş. İnş. San ve Tic AŞ. nin sözleşmede taraf olmadığından davanın husumet yönünden reddine, davacının toplam 255.000 TL alacak talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, "" Somut olayda, davacı vekilinin dava değeri olan 467.000 TL üzerinden eksik harç tamamlandıktan sonra; sözlemenin resmi şekilde yapılmadığı, bu haliyle geçerli bir satış vaadi sözleşmesinden söz edilemeyeceği, geçersiz sözleşmeye dayanılarak ... iptali tescil istenemeyeceği, tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller dikkate alınarak davacı tarafça davalıya gönderilen ve davalının da kabulünde bulunan 212.000 TL nin davalı ... Yapı Tur. San. Tic. A.Ş"den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte alınarak davacıya verilmesine, davacının ... iptal ve tescil ile taşınmazların rayiç değerlerinin tahsili talebine ilişkin davasının reddine, sözleşmede taraf olmayan davalı ... Gayrimenkul Geliş. İnş. San. Tic. A.Ş. hakkında açılan davanın husumet nedeniyle reddine 11.04.2017 tarihinde karar verilmiştir.
Davacı vekili, istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince davacı vekilinin, istinaf başvurusunun esastan reddine 21.09.2017 tarihinde karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Bir dava açıldıktan sonra tapuda malik olan davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse artık dava konusu taşınmaz üzerinde bir tasarruf yetkisi kalmaz. Bu durumda mahkemece diğer tarafa 6100 sayılı HMK"nın 125. maddesi uyarınca seçimlik hakkı hatırlatılarak cevaba göre işlem yapılması gerekmektedir.
Dava açıldıktan sonra müddeabihin temliki halinde diğer taraf dilerse temlik edenle olan davasından vazgeçerek müddeabihi devralmış yeni malike karşı davaya devam eder, dilerse vaat borçlusu olan davalıya karşı açmış olduğu davasını tazminata dönüştürür.
Somut olaya gelince, dava konusu taşınmazlardan eski 130 ada 114 parsel sayılı yenileme ile 130 ada 77 parsel sayılı taşınmaz 20.05.2014 tarihinde davalı ... Yapı Turizm Sanayi Ticaret A.Ş. adına kayıtlı iken 13.06.2014 tarihinde dava dışı ... Turkey Elektronik Makina Sanayi Ticaret Limited Şirketi adına kayıtlı iken dava açıldıktan sonra yargılama sırasında 23.07.2015 tarihinde 5778 yevmiye nolu işlem ile dava dışı ... Yapı turizm Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketine tapudan devredildiği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, 6100 sayılı HMK"nın 125. maddesi uyarınca davacıya dava konusu taşınmazlardan 130 ada 77 parsel sayılı taşınmaz yönünden seçimlik hakkı hatırlatılarak sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken taraf teşkili sağlanmadan işin esasına girilerek sonuçlandırılması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle temyiz itirazlarının kabulüyle yukarıda açıklanan nedenlerle HMK 373. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, HMK"nın 373. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca dosyanın ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 1630 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 26.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.