Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12480
Karar No: 2018/4779
Karar Tarihi: 25.06.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/12480 Esas 2018/4779 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/12480 E.  ,  2018/4779 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 18/04/2016 tarih ve 2014/1145-2016/254 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekili, müvekkilinin davalı şirketin ortağı ve ilk 5 yılık idaresi için dava dışı ... ile birlikte müdürü olup, münferit imzası ile şirketi temsil ve ilzama yetkili kılındığını ancak, şirketin sürekli zarar etmeye başladığını, kiraların, ücretlerin, vergilerin, malzeme bedellerinin ödenemediğini, şirket ortağı davalıların taahhüt ettikleri sermaye borçlarını da ödemediklerini ve bu durumun da şirketin zararının artmasına neden olduğunu, müvekkilinin müdürlük görevinin karşılığı olan ücretinin de ödenmemesi üzerine ihtarname göndererek müdürlük görevinden istifa ettiğini, davalı şirket ortaklarının hisselerini devrettiklerini ancak, bu hisse devrinin geçersiz olduğunu, davalıların şirket hisselerini bilgisi ve muvafakatı dışında devretmelerinin şirketi zarara uğratan bir karar olup, yapılan devrin kira kontratı hükümlerine de aykırı olduğunu, hiç tanımadığı biriyle ortaklık yapma mecburiyetinde bırakıldığını, güvensizlik ortamı oluştuğunu, şirketin sermayesinin tamamının zayi olduğunu, yeni ortağın iş yerini tadilat bahanesiyle kapattığını, şirketin hem mali nedenler hem de ortakların zarar verici davranışları neticesinde amaçlarına ulaşamayacağının anlaşıldığını ileri sürerek, tedbiren şirket faaliyetlerinin durdurulmasına, engellenmesine, şirketin tasfiyesine ve şirkete kayyum atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen davanın ise reddini istemiştir.
    Birleşen davada davacı-asıl davada davalılar vekili, davalının müvekkili şirketin faaliyetlerinin durdurulması, feshi ve kayyum atanması talepli dava açtığını ancak, şirketin diğer ortaklarının şirketi devam ettirme niyetlerinin bulunduğunu, davalının ortaklıktan çıkma imkanı varken diğer ortakları zarara uğratmak pahasına şirketin feshi için dava açmasının ortağın ortaklıktan çıkarılması için haklı neden sayıldığını ileri sürerek, TTK"nın 551/3. maddesi uyarınca davalı-asıl davada davacının müvekkili şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir, asıl davanın ise reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, asıl davada davacının tasfiye talebinin TTK. 636/3 maddesi uyarınca ikame çözümlerden ortaklıktan çıkarılma yoluna gidilerek kabulü gerektiği, tasfiye istemli asıl davada davalı şirket dışında ortaklara husumet düşmeyeceği, birleşen davanın ise dava tarihi itibariyle ispat koşulu oluşmadığı gerekçesiyle, asıl davanın kabulüne, asıl davada davanın davalı ... ve ... yönünden husumet nedeni ile reddine, davalı şirket yönünden ise davacının davalı şirket ortaklığından çıkarılmak suretiyle hissesine isabet eden 4.536,63 TL ortaklıktan çıkma payının, kararın kesinleşme tarihi itibariyle ticari faizi ile davalı şirket ortaklarından eşit olarak tahsili ile davacıya verilmesine, birleşen davanın ise reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 316,60 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl davada davalılar ve birleşen davada davacıdan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 42,60 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl davada davacı/birleşen davada davalıdan alınmasına, 25/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi