Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3417
Karar No: 2018/4407
Karar Tarihi: 09.05.2018

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/3417 Esas 2018/4407 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, sanıkların resmi belgede sahtecilik suçu nedeniyle hüküm giydiği zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına itiraz etti. İtirazın gerekçesi, sanıkların zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı ve eylemin resmi belgede sahtecilik suçu olarak kabul edilmesi gerektiğiydi. Mahkeme, sanıkların Temmuz ayındaki sahtecilik eylemleri için beraat hükmü verildiğini ve Ağustos ayındaki eylemler için ise TCK'nın 43. maddesi koşulları bulunmadığı halde sanıkların hüküm giydiklerini belirtti. Mahkeme ayrıca, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi uygulamasının yeniden değerlendirme gerektirdiğini ve hükümlerin bu sebeplerden dolayı bozulmasına karar verdi. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: TCK'nın 43. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2018/3417 E.  ,  2018/4407 K.

    "İçtihat Metni"

    İtiraz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
    İtiraz Edilen Daire Kararı :Dairemizin 27.12.2017 tarihli
    Suç : Resmi belgede sahtecilik

    İtiraz yazısı ile dava dosyası incelendi.
    A) KONUYLA İLGİLİ BİLGİLER
    Zincirleme resmi belgede sahtecilik suçundan sanıklar hakkında, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi"nce yapılan yargılama sonucu 13/12/2011 tarihli 2010/216 Esas- 2011/231 karar sayı ile sanıkların mahkûmiyetlerine karar verilmiş, hüküm sanıklar ... ve ... Müdafileri ve sanık ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dairemizce 27.12.2017 tarihinde 2017/5902 esas ve 2017/9452 karar sayı ile hükmün Başkan vekili ..."nın karşı oyu ve oyçokluğuyla onanmasına karar verilmiştir.
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nca, Dairemizin bu kararına itiraz edilmiştir.
    B) İTİRAZ NEDENLERİ:
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itiraz yazısında; " Yasal mevzuata bakımından 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesinin uygulanabilmesi için "bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi" gerektiği, somut olayda sanıklar hakkında kuruma kayıtlı özürlü öğrencilerden Çile Sezer’i okula gelmediği halde gelmiş gibi göstererek 2008 yılı Temmuz ve Ağustos aylarına ilişkin Bireyselleştirilmiş Eğitim Çalışma ve Rehabilitasyon Planlarını sahte olarak düzenlemeleri nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulandığı ancak Yüksek Dairenizin ilamında "... sanıkların 2008 yılı Temmuz ayına ilişkin Bireyselleştirilmiş Eğitim Çalışma ve Rehabilitasyon Planını sahte olarak düzenleyerek haksız menfaat temin ettiklerine ilişkin her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı dikkate alınarak sanıkların Temmuz ayına ilişkin eylemleri yönünden beraat hükümleri verilmesi" gerektiği gerekçesiyle nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükümlerin bozulmasına karar verilmiş olması karşısında, sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçu bakımından zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına konu olan Temmuz ayına ilşkin Bireyselleştirilmiş Eğitim Çalışma ve Rehabilitasyon Planını sahte olmadığının, sahte olsa bile faydasız sahtecilik niteliğinde bulunduğunun kabulü gerektiğinden zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı, eylem bütün halinde 5237 sayılı Yasanın 204/2. maddesinde öngörülen resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturacağından sanıklar hakkında Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinin 13/12/2011 tarihli ve 2010/216 Esas- 2011/231 sayılı resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükmünün onanmasına ilişkin Yüksek Dairenizin 27/12/2017 gün ve 2017/5902Esas- 2017/9452 karar sayılı kararı usul ve yasaya aykırı olduğundan itiraz talebinde bulunulması gerektiği kanaatine varılmıştır." denilerek Dairemizin onama kararının kaldırılması ve yerel mahkeme hükmünün bu sebeple bozulması istenmiştir.
    C) İTİRAZIN VE KONUNUN İRDELENMESİ
    Sanıkların temmuz ayına ilişkin "Bireyselleştirilmiş Eğitim Çalışma ve Rehabilitasyon Planını" sahte olarak düzenleyerek kullandıklarına ilişkin her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, ağustos ayına ilişkin olarak ise, düzenlenen belgedeki veli ... adına atılı bulunan imzaların farklı zamanlarda düzenlendiğine ilişkin delil olmadığı anlaşıldığından, sanıklar hakkındaki itirazın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
    D) KARAR: Açıklanan nedenle;
    1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın İTİRAZININ KABULÜNE,
    2-Dairemizin 27/12/2017 gün ve 2017/5902Esas- 2017/9452 karar sayılı sanıklar ...,... ve ... hakkında zincirleme olarak resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin ONAMA KARARININ KALDIRILMASINA,
    3-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında zincirleme olarak resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
    Sanıkların, aşamalarda öğrencinin Temmuz ayında tam geldiğini,Ağustos ayında ise birkaç seans geldiğini, Ağustos ayına ilişkin imza eksikliğinin yanlışlıkla tamamlandığını savunmaları; tanıklar ..., ..., ... ve ..."in Temmuz ayında Kuruma devam ettiğine ilişkin beyanları; Ağustos ayına ilişkin olarak tahsil edilen 406.08,00 TL’nin geri iade edilmiş olması ile Milli Eğitim Bakanlığı adına katılan Kurum tarafından Temmuz ayı için yapılan ödemenin tahsiline ilişkin olarak açılan alacak davasının Akhisar Sulh Hukuk Mahkemesinin 15/12/2011 tarih ve 2009/908 esas 2011/2158 sayılı kararı ile reddine karar verilmiş olması karşısında; sanıkların üzerine atılı Temmuz ayına ilişkin Bireyselleştirilmiş Eğitim Çalışma ve Rehabilitasyon Planını sahte olarak düzenleyerek kullandıklarına ilişkin her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, Ağustos ayında düzenlenen belgede belgedeki veli ... adına atılı bulunan imzaların ise, farklı zamanlarda düzenlendiğine ilişkin delil bulunmaması dikkate alınarak ;
    1-Sanıkların Temmuz ayına ilişkin sahtecilik eylemleri yönünden beraat hükümleri kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-Ağustos ayına ilişkin sahtecilik suçu yönünden ise;
    a)Koşulları bulunmadığı halde sanıklar hakkında TCK"nın 43. maddesinin uygulanması,
    b)5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... müdafiileri ile sanık ..." in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi