4. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/644 Karar No: 2016/3007 Karar Tarihi: 08.03.2016
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/644 Esas 2016/3007 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2016/644 E. , 2016/3007 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğeri aleyhine 30/12/2009 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 15/05/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen ilk karar, Dairemizin 14/03/2013 gün ve 2012/5113 esas ve 2013/4682 karar sayılı ilamıyla "Kural olarak ... ; uyuşmazlıkları çözümle görevli bir yargı yeri değil, devlet harcamalarını denetlemek, hesap ve işlemlerini sonuçlandırmakla görevli Anayasal bir kurumdur. .. 303. maddesinde düzenlenen kesin hüküm, muhakeme yetkisine haiz mahkemelerin verdikleri ve kesinleşmiş kararlar bakımından söz konusudur. .. zimmet çıkaran kararı mevcut davanın taraflarını bağlamaz. Taraflar iddia ve savunmalarını mahkeme huzuruna ... kararı ile bağlı olmaksızın, getireceği delillerle kanıtlayabileceklerinden eldeki davada bu deliller incelenmelidir. Kuşku yok ki bu incelemede .... kararında ortaya konan olgu ve bulgular da değerlendirilebilir. O halde, mahkemece, ... ilamının kesinleşmesi beklenilmeli, ... dosyası getirtilmeli, tarafların tüm delilleri toplanmalı, konusunda uzman kişilerden oluşturulacak bilirkişi kuruluna iddia ve savunma doğrultusunda inceleme yaptırılmalı, varılacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır. Yerinde olmayan gerekçe ve eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir." gerekçesi ile bozulmuştur. Yerel mahkemece, bozma kararına uyulmasına karar verilmiş; ancak, alınan bilirkişi raporunda .. TL tutarındaki tazminat miktarının ... ilamında belirtilen sorumlulardan ortaklaşa ve zincirleme talep edilmesinin yerinde olacağınının ifade edildiği, bu doğrultuda itirazın iptali davasının dayanağını teşkil eden takibin ve dolayısıyla davanın müştereken ve müteselsilen davalılar dışındaki kişilerinde dahil edilerek açılması gerektiği, takibin geçersiz olduğu, geçersiz takibe dayalı itirazın iptali talebinin reddi gerekeceği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. .. "nın 50 ve 51. maddelerinde haksız eylemin ve bunun sonucunda doğan zararın birden fazla kişi tarafından meydana getirilmesi durumunda zarar görenin dilediği takdirde eyleme katılanların birisinden, birkaçından veyahut tamamından zincirleme olarak sorumlu tutulmalarını isteme hakkına sahip bulunduğu düzenleme altına alınmıştır. Aynı hüküm 6098 sayılı yeni Türk Borçlar Kanunu’nun 61. maddesinde de tekrar edilmiştir. Bu kapsamda; davalılar dışında dayanışmalı olarak başka sorumluların da bulunması davalıların sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Mahkemece, Dairemizin 14/03/2013 gün ve 2012/5113 esas ve 2013/4682 karar sayılı bozması gereğince inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bozma kararına uygun olmayan şekilde yazılı gerekçeyle davanın reddedilmiş olması doğru görülmemiş kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 08/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.