10. Hukuk Dairesi 2018/2544 E. , 2019/4589 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle karar verilmesine yer olmadığına dair karara karşı fer"i müdahil Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince verilen kararın, fer"i müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili; davacının 01.09.2002-19.12.2016 tarihleri arasında davalı işveren yanında kesintisiz çalıştığının tespitini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı İşveren vekili; davacının çalıştığı sürelerin kuruma bildirildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Feri Müdahil vekili, kurum işleminin yerinde olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Kurumun feri müdahil olarak lehine vekalet ücreti hükmedilemeyeceği gerekçesiyle, istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Feri Müdahil avukatı, lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden bahisle dosyanın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dosya kapsamından, davacı vekili hizmet tespiti içerikli işbu dosyayı açtıktan sonra, 18.10.2017 tarihinde davadan feragat ettiğini dilekçe ile bildirmiş, davalı vekilince de söz konusu feragat dilekçesinin kabul edildiği ve vekalet ücreti talep edilmediği ayrı bir dilekçe ile bildirilmiştir. Mahkemece, hizmet tespiti davalarında feragatin mümkün olmadığı belirtilerek, davacının talebinin HMK nın 123. Maddesi kapsamında geri alma olarak nitelendirilip, davalının da rızası gözetilerek konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmış ise de; söz konusu hüküm eksik incelemeye dayalıdır.
Davanın, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4-a bendi kapsamındaki sigortalılara ilişkin olduğu ancak, geçiş hükümlerini içeren aynı yasanın Geçici 7. maddesi gereğince mülga 506 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanması gerektiğinden, söz konusu mevzuat hükümleri gereği yapılan inceleme sonucunda; 506 sayılı Yasanın 6. maddesi gereği sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez. Yasaların öngördüğü belli bir sosyal güvenlik kuruluşu sigortalısı olmak, kamu düzenine ilişkin, kişiye bağlı, vazgeçilemez ve kaçınılamaz hak ve yükümlülük doğuran bir hukuksal statü yaratır. Kişi ve sosyal güvenlik kuruluşlarının bu statünün oluşumundaki rolü, yenilik doğurucu iradi bir durum değil, yasa gereği kendiliğinden meydana gelen statüyü belirlemekten ibarettir. Dolayısıyla, sosyal güvenlik hakkından Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307 inci maddesi kapsamında feragat olanaksızdır ve açılan sigortalılığın ve sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davadan da vazgeçilemez. Davacı ancak, anılan Kanunun 123 üncü maddesinde düzenlenen hakkını kullanabilir ve ileride yeniden dava açabilme hakkını saklı tutarak, davalının rızası ile davanın takibinden vazgeçebilir veya Kanunun 150 inci maddesi hükmü gereğince davayı takip etmeyerek yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılması ve giderek davanın açılmamış sayılması sonucunu elde edebilir.
Bu nedenle; mahkemece, davanın konusuz kalmadığı gözetilerek, davadan vazgeçilemeyeceği davacı vekiline bildirilmeli, feragat beyanının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 123 veya 150. maddelerinde düzenlenen haklardan birinin kullanımı niteliğinde olup olmadığı kendisine sorulmak suretiyle belirlenmeli, beyanın anılan anlamlarda kullanıldığı saptandığı takdirde duruma göre anılan kanunun 123 veya 150. maddesinde öngörülen usul işletilmeli, aksi durumda ise, elde edilecek sonuca göre dava konusu istem hakkında karar verilmelidir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, Fer’i Müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm sair yönler incelenmeksizin bozulmalıdır.
SONUÇ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi kararının, HMK"nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 21.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.