22. Hukuk Dairesi 2015/27296 E. , 2018/6749 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 04.03.2004 tarihinden itibaren aylık 1.200,00 TL net ücretle davalılar nezdinde garson olarak çalıştığını ve işçilik alacaklarını alamadığını belirterek fazla çalışma, hafta tatili ve ödenmeyen ücret alacaklarının davalılardan müştereken-müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... vekili, davacının şirket işçisi olduğunu, ücret alacaklarının şirket tarafından ödendiğini, fazla çalışma ve hafta tatilinde çalışma iddiasının yersiz olduğunu savunrak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı ..."nün aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda, davacı tanıklarının işveren aleyhine benzer mahiyette dava açtıkları ve menfaat birlikteliklerinin bulunduğu anlaşılmıştır. Ayrıca davacı tanıklarının beyanları birbiriyle de uyumlu değildir. Tanık Tekin Baysal ‘’garson olarak 07,30-18,00 arasıdır. Öğlen arası yoktur. Sürekli çalışır. Kendisi ile beraber Öznur isimli bir bayan daha vardır, dönüşümlü kalıyorlardı. Davacı ile ...birlikte, bazen dönüşümlü haftada ortalama 3-4 gün akşam 18,00 den ortalama olarak 2 saat daha fazladan çalışıyordu. Haftanın beş günü bu mesai ile çalışıyordu. Cumartesi günü bazen 09,00-18,00 arası çalışıyorlardı. Ancak her zaman Cumartesi çalışması olmuyordu." şeklinde beyanda bulunmuş, diğer tanık ise ‘"07,30-16,30 arası çalışıyordu. Başkanlık katında çay işine baktıkları için Öznur isimli diğer bayanlar dönüşümlü olarak akşamları kalıyorlardı. Dolayısıyla normal mesai haricinde iki günde bir 16,30 dan 23,00/24,00 a kadar çalışıyordu. Haftanın beş günü yukarıda söylediğim şekilde çalışıyordu. Cumartesi günü ise 07,30-13,00 arası çalışıyordu. .22 şeklinde beyanda bulunmuştur. Nuray Filiz isimli işçinin işçilik alacağına dair benzer davasında ... 9. Hukuk Dairesi"nin 2014/31762 esas, 2014/31710 karar sayılı dosyasında bozma öncesi ilamda davacı tanık beyanlarına göre davacının 08:00-16:30 saatleri arası 5 gün ve Cumartesi yarım gün çalıştıkları nazara alındığında haftalık 45 saati aşan çalışmanın bulunmadığına karar verilmiş ve fazla çalışma ve hafta tatili ücretinin reddine dair verilen hüküm onaylanmıştır. İşyeri aynı işyeri olup, Aynı Dairenin 2014/31761-31709 E.K. ve 2014/14104-17367 E.K. sayılı ilamlarında da fazla çalışma ve hafta tatili alacaklarının reddine dair hüküm onaylanmıştır. Dairemiz incelemesinden geçen 2015/19934 esas sayılı dosyada Mahkemenin kararı fazla çalışma alacağının reddedilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulmuştur. Davacının da fazla çalışma ücreti alacağının reddi gerekirken kabulü yönünde hüküm kurulması hatalıdır.
3-Ücret alacağı yönünden mahkemece taleple bağlı kalınarak ücret alacakları belirlenmiş denilmiş ise de davacı vekili ödeme yapılan miktarları mahsup ettiği için talebini mahsup sonrası alacağı olan miktarla sınırlı tutmuştur. Mahkemece talep edilenden daha fazla ücret alacağı mevcut olmadığı gözetilmeksizin gerekçede talele bağlı kalınrak ücret alacağının belirlendiğinin belirtilmesi hatalı olup bozma sebebidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.