Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2014/225
Karar No: 2015/2355
Karar Tarihi: 23.10.2015

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2014/225 Esas 2015/2355 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, kardeşi olan davalıya 30.000TL borç verdiğini, ancak davalının ödemediğini, davalı aleyhine giriştiği icra takibine davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının itirazının iptaline ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, tanık delillerine ve cep telefonu mesajlarına dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, davacının tanık delilleri ile davalıya borç verdiğini ispatlayamadığını, ancak davacının dava dilekçesinde belirttiği deliller arasında “her türlü yasal delil” demek suretiyle yemin deliline dayandığı anlaşıldığından davacıya yemin teklif etme hakkı olduğu hatırlatılarak sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmuştur. Hukuk Genel Kurulu ise, davacının tanık delilleri ile davasını ispatladığını ve yemin teklif etme hakkının hatırlatılmasına gerek olmadığını belirterek, yerel mahkemenin kararının usul ve yasaya uygun olduğunu
Hukuk Genel Kurulu         2014/225 E.  ,  2015/2355 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki ""itirazın iptali"" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir 5. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 05.07.2012 gün ve 2011/441 E., 2012/340 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13.Hukuk Dairesinin 13.11.2012 gün ve 2012/19977 E., 2012/25374 K. sayılı ilamı ile;
    “…Davacı, kardeşi olan davalıya 30.000TL borç verdiğini ancak davalının bunu ödemediğini, davalı aleyhine giriştiği icra takibine davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının itirazının iptaline ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davacıdan böyle bir borç almadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, tanık delillerine ve cep telefonu mesajlarına dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    ""...Davacı, kardeşi olan davalının elden verdiği 30.000TL borcu ödemediğini iddia etmiş, davalı ise inkar etmiştir. Her ne kadar mahkemece tanık deliline dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de, dinlenen taraf tanıkları davacının davalıya borç para verdiğini görmemişler, ancak duyuma dayalı beyanda bulunmuşlardır.
    Hal böyle olunca, davacı tanık deliline dayanarak davalıya borç para verdiğini ispatlayamamıştır. Ne var ki, davacının dava dilekçesinde belirttiği deliller arasında “ her türlü yasal delil ” demek suretiyle yemin deliline dayandığı anlaşıldığından davacıya yemin teklif etme hakkı olduğu hatırlatılarak sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir...)
    gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.


    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 67 ve devamı maddelerine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, davalı ile müvekkilinin kardeş olduklarını davalının talebi üzerine müvekkilinin elden 30.000.00TL ödünç para verdiğini ancak davalının aldığı parayı ödemediğini ileri sürerek icra takibine girişmiş davalı/borçlunun itirazı üzerine takip durmuş davacı/alacaklı kardeş tarafından eldeki itirazın iptali davası açılmıştır.
    Davalı vekili tarafların kardeş olduklarını, iddia edildiği gibi bir alacak borç ilişkisinin bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
    Yerel mahkemece, tanıklar dinlenerek davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilinin temyizi üzerine, Özel Dairece yukarıda belirtilen gerekçeyle bozulmuş; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Direnme kararını, davalı vekili temyize getirmiştir.
    Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; davanın ispatına ilişkin olup, davacı tanık beyanlarının ve telefon mesajlarının taraflar arasındaki ödünç para verme ilişkisini kanıtlamaya elverişli olup olmadığı, varılacak sonuca göre davacı yana yemin teklif etme hakkının hatırlatılmasının gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
    Öncelikle belirtmekte yarar vardır ki, tarafların kardeş oldukları uyuşmazlık konusu değildir. Yanlar arasındaki uyuşmazlığın çözümüne esas olmak üzere ispat hukuku yönünden geçerli kurallar, somut olayda bu kuralların hangilerinin geçerli olacağı ve tarafların kardeş olmalarının bu kurallara etkisi irdelenmelidir;
    1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 287. maddesi; “Kanunun muayyen bir delil ile ispatını emreylediği hususlar başka suretle ispat olunamaz. İki tarafça muayyen deliller ile ispatı tahriren kabul edilmiş olan veya muhakeme esnasında olveçhile beyinlerinde karar verildiği ikrar olunan maddeler hakkında başka delil kabul olunmaz.”
    Hükmünü amirdir.
    Aynı Kanunun 288. maddesinde “senetle ispat” ve 289. maddesinde de “senetle ispat gereken hallerde karşı tarafın açık muvafakati ile tanık dinlenebileceği” hususları düzenlenmektedir.
    Yine anılan Kanunun 290. maddesinde;
    “Senede bağlı olan her çeşit iddiaya karşı defi olarak ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler 2.500,00 TL az bir miktara ait olsa bile tanıkla ispat olunamaz"" denilmekte;
    293.maddesinde de; “Aşağıdaki hallerde her halde şahit ikame olunabilir:
    1- Usul ve füru, birader ve hemşire veya karı koca ve kayınpeder ve valide ile damat ve gelin arasındaki muameleler,
    2- Cürümden mütevellit olsun olmasın tazminatı müstelzim fiiller,
    3- Yangın veya kazayı bahri veyahut düşman istilası gibi senet alınması gayrimümkün veya fevkalade müşkül hallerde yapılan muameleler.
    4- Halin icabına ve iki tarafın vaziyetlerine nazaran senede raptı müteamil olmayan muameleler,
    5- Akitlerde hata, hile, gabin, cebir ve ikrah vukuu.”
    hükmü yer almaktadır.
    Açıklanan bu usul kurallarının somut olay ortaya konularak değerlendirilmesi yararlı olacaktır.
    Eldeki davada davacı kardeşi davalıya ödünç para verdiğini ileri sürmüş ancak bu ilişkiyi herhangi bir yazılı belgeye dayandırmamıştır. Dolayısıyla taraflar arasında hukuki ilişkiyi kanıtlayan, yazılı bir sözleşme ya da belge bulunmamaktadır.
    Taraflar arasındaki hukuki ilişki, değerce senetle ispat sınırında kalmakla birlikte, yakın akrabalık bağının (kardeşlik ilişkisinin) varlığı nedeniyle yine yukarıya metni aynen alınan HUMK."nun 293.maddesinin 1.bendi uyarınca tanıkla ispatı olanaklıdır.
    Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay ele alındığında; davacı tanık deliline dayandığından HUMK’nun 293. maddesi (HMK’nun m. 203/1-a) uyarınca gösterdiği tanıklar dinlenilmiş ve dinlenilen tanıkların tamamı da davacının iddialarını doğrular mahiyette beyanda bulunmuşlardır. Olayda müphem bir husus bulunmadığı gibi, davacı davasını ispatladığından, davacının dava dilekçesinde yemin deliline dayandığı gerekçesiyle, yemin teklif etme hakkının hatırlatılmasına gerek bulunmamaktadır.
    Görüşmeler sırasında bir kısım üyeler davanın mevcut delil durumu itibariyle kanıtlanamadığı, dinlenen tanıkların diğer kardeşler olduğu ve beyanlarının yeterli olmadığı duyumdan ibaret bulunduğu belirtilerek Yerel Mahkeme direnme kararının bozulması yönünde görüş beyan etmiş iseler de, bu görüş yukarıda belirtilen nedenlerle Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir.
    Açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygundur. Direnme kararı bu nedenle onanmalıdır.
    S O N U Ç : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile direnme kararının, yukarıda açıklanan
    nedenlerle, ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı (1.536,80 TL) harcın temyiz edenden alınmasına, 23.10.2015 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi