Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14962
Karar No: 2019/9011
Karar Tarihi: 26.12.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/14962 Esas 2019/9011 Karar Sayılı İlamı

Özet:


16. Hukuk Dairesi tarafından görülen bir tapu iptali ve tescil davasında mahkemeçekişmeli taşınmazın niteliği ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap koşullarının belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme, dava konusu taşınmaz bölümünün 1989 ve 1984 yıllarına ait hava fotoğrafları üzerinde inceleme yapılmasını, yerel ve uzman bilirkişilerin katılımıyla yeniden keşif yapılmasını, dava konusu taşınmaz bölümünün kim tarafından neye istinaden zilyet edildiğine ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmasını ve tüm delillerin birlikte değerlendirilip sonuca göre karar verilmesi gerektiğine hükmetmiştir. Kararda, tapu kanunu, kazandırıcı zamanaşımı hükümleri ve bilirkişi incelemelerine ilişkin kanun maddeleri yer almaktadır.
16. Hukuk Dairesi         2016/14962 E.  ,  2019/9011 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; "Mahkemece, çekişmeli taşınmazın tarım arazisi niteliğinde bulunduğu, adına tescil kararı verilen davacı yönünden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de yapılan inceleme ve araştırmanın hüküm kurmak için yeterli olmadığı, orman bilirkişisinin 17.06.2013 havale tarihli raporunda dava konusu taşınmaz bölümü üzerinde humus tabakası bulunmadığını ve taşınmazın evveliyatından beri üzerinde tarım yapılmamış ham toprak vasfında olduğunu belirttiği, ziraat bilirkişisinin ise 10.06.2013 havale tarihli raporunda dava konusu taşınmaz bölümünün 4-5 yıl öncesine kadar yirmi yıldan uzun süre imar-ihya edilerek kullanıldığını belirtmiş olmasına rağmen mahkemece bilirkişi raporları arasındaki uzun süreli kullanıma ilişkin çelişkinin giderilmediği, dava konusu taşınmaz bölümünün davacı tarafından ne şekilde tasarruf edildiğinin yöntemince araştırılmadığı ve taşınmazın niteliğinin belirlenmesi amacıyla incelenmesi gereken hava fotoğraflarının getirtilip yöntemince uygulanmadığı belirtildikten sonra, dava konusu taşınmazın tespit tarihi olan 2009 yılından geriye doğru 20-25 yıl öncesine ait iki ayrı tarihte çekilmiş hava fotoğraflarının getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisinden oluşacak uzman bilirkişiler kurulu ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılması, keşif sırasında; yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın 2009 yılından geriye doğru 20-25 yıl öncesinde kimler tarafından neye istinaden zilyet edildiğine ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınması, bilirkişi ve tanık sözlerinin komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmesi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi uzman bilirkişiye dosyanın tevdii ile dava konusu taşınmazın tespit tarihine göre 20-25 yıl öncesine ait ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğrafları üzerinde uygulama yaptırılarak taşınmazın niteliği ile tarımsal amaçlı zilyetliğin başlangıç tarihinin ayrı ayrı belirlenmesi, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan, taşınmazın niteliğiyle ilgili taşınmazın her yönden çekilmiş fotoğraflarını içerir ayrıntılı rapor alınması, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenip sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 152 ada 53 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile, fen bilirkişisi tarafından hazırlanan 26.05.2016 tarihli rapor ve eki haritada (A) harfi ile gösterilen 12.260,00 metrekare yüzölçümündeki bölümün davacı ... adına tapuya tesciline, aynı rapor ve eki haritada (B) harfi ile gösterilen 9.555,33 metrekare yüzölçümündeki bölümün ise ham toprak vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde, bozma ilamının gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulmakla taraflar yararına usuli kazanılmış hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma ilamının gereklerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Her ne kadar bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, dava tarihine kadar, davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleşmiş olduğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, bozma ilamında dava konusu taşınmaz bölümünün davacı tarafından ne şekilde tasarruf edildiğinin yöntemince araştırılması ve taşınmazın niteliğinin belirlenmesi amacıyla tespit tarihinden 20-25 yıl (1989,1984) öncesine ait hava fotoğrafları üzerinde inceleme yapılarak taşınmazın niteliği ile tarımsal amaçlı zilyetliğin başlangıç tarihinin belirlenmesi gereğine değinilmesine rağmen, teknik bilirkişi tarafından 1969 ve 1990 yıllarına ait hava fotoğrafları üzerinde yalnızca dava konusu taşınmazın yerinin işaretlenmesiyle yetinilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm verilemez.
    Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için, Mahkemece tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait memleket haritaları ile altlıkları olan hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından getirtildikten ve tespit tarihine en yakın tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları temin edilip dosyasına konulduktan sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları ile jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi ve üç kişilik ziraatçı bilirkişi kurulunun katılımı ile yeniden keşif yapılmalı ve bu keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmaz başında ayrı ayrı beyanları alınmak suretiyle, dava konusu taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise imar-ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli; dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkiler giderilmeye çalışılmalı; üç kişilik ziraat bilirkişi kurulundan, taşınmaz bölümünün toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazın imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir ve komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve çekişmeli parselin değişik yönlerden çekilmiş, fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; üç kişilik jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi kurulundan ise yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, taşınmazın hava fotoğrafları üzerinde gösterilmesi suretiyle, sınırlarını ve niteliğini, taşınmazda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı, bu şekilde tespit tarihi olan 2009 yılına kadar davacı lehine zilyetlikle edinme koşullarının oluşup oluşmadığı kesin olarak belirlenmeli; taşınmazın keşif esnasında çekilen fotoğraflarında anlaşılan güncel nitelikleri ile alınan raporlarda belirtilen kullanım durumları ve nitelikleri arasında çelişki bulunması halinde bu çelişkiler giderilmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece, belirtilen hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi