MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacılar, davalılardan 05.08.2011 tarihinde satın aldıkları taşınmaz hakkında şatıştan önce yaptıkları araştırmada hukuki engel olmadığını tespit etmelerine rağmen, satın aldıktan bir süre sonra taşınmazla ilgili yıkım kararı olduğunu öğrendiklerini ileri sürerek, satım bedeli olan 500.000,00 TL ile tapuda alım bedeli olarak ödedikleri 6.343,00 TL.nin 05.08.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline, taşınmazın kendileri adına olan tapu kaydının iptali ile davalılar adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Eldeki davada davacılar, davalılardan satın aldıkları taşınmazla ilgili yıkım kararı olduğunu sonradan öğrenmeleri üzerine satıştan döndüklerinden satış bedeli olan 500.000,00 TL.nin iadesini ve tapu kaydının iptali ile tekrar davalılar adına tescilini, ödedikleri 6.343,00 TL. tapu alım bedelinin de davalılardan tahsilini istemiş, mahkemece 13.06.2013 gün ve 2011/189 esas-2013/219 karar sayılı hükümle davacıların taşınmaz satış bedeli olarak 493.705,00 TL ödedikleri sonucuna varılarak bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine, taşınmazın davacılar adına olan tapu kaydının iptali ile davalılar adına tapuya tesciline karar verilmiş, hükmün davacılar ile davalı ... ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 28.01.2015 gün, 2014/26650 esas-2015/1570 karar sayılı ilamı ile “davalının tüm, davacıların sair temyiz itirazlarının reddine,....... Davacılar, taşınmaz hakkında yıkım kararı verilmesi sebebi ile satıştan döndüğüne göre davacıların talep ettikleri harç masraflarının da kabulü gerekir. O halde mahkemece davacı tarafından ödenen harç miktarı belirlenerek bu istem yönünden de kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir” gerekçesiyle davacılar yararına bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulmuş ve bu suretle bozma kapsamı dışında kalan diğer hususlar taraflar yönünden kesinleşmiştir. Her ne kadar mahkemece bozma doğrultusunda davacıların ödediği tapu alım bedeli tapudan sorulup, bu esnada taşınmazın davacı tarafça dava dışı 3. kişiye satıldığı anlaşılmakla “davacı tarafın satışa konu taşınmazı devrettiğinden artık iadeye konu bir taşınmaz bulunmadığı, bu nedenle davacıların aktif dava ehliyetinin son bulduğu” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de, davacıların taşınmazı davalılardan 05.08.2011 tarihinde satın almalarından sonra taşınmazla ilgili yıkım kararı bulunduğunu öğrenmeleri sebebiyle satıştan döndükleri ve bu hususun bozma kapsamı dışında kalarak kesinleştiği, davacıların döndükleri satış nedeniyle ödedikleri tapu masrafına yönelik haklı taleplerinin ise taşınmazın aynına ilişkin bulunmadığından bu aşamada taşınmazın 3. kişiye devredilmiş olmasının sonuca etkili olmayacağı gözönünde tutularak bozmaya uygun şekilde karar verilmesi gerekirken, hatalı ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı olduğu şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacıların temyiz itirazlarının KABULÜ ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.