Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2270
Karar No: 2017/1038
Karar Tarihi: 06.02.2017

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2016/2270 Esas 2017/1038 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, işten çıkarılmanın geçersizliği, işe iade ve yasal sonuçlarına hükmedilmesini talep etmiştir. Yerel mahkeme davanın kabulüne karar vermiştir. Yargıtay ise, iş sözleşmesinin geçerli nedenle fesh edilip edilmediği konusunda uyuşmazlık olduğunu belirtmiş ve feshin geçersizliğine karar verilmesinin yerinde olduğunu ifade etmiştir. Ayrıca, sendikal fesih ile ilgili olarak işçinin feshin sendikal nedene dayandığını ispat etmesi gerektiğini belirterek, sendika üyeliği veya sendikal faaliyetlerin fesih için geçerli bir neden oluşturmadığını vurgulamıştır. İlgili kanun maddeleri ise şöyledir: 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25. maddesi, Anayasa'nın 2013/ 1 E sayılı kararı ve 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18. maddesi.
9. Hukuk Dairesi         2016/2270 E.  ,  2017/1038 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde taraflar avukatları temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin İş Kanunu’na aykırı olarak işten çıkarıldığını, işten çıkarmak için hiçbir haklı neden bulunmadığını, feshin sendikal nedene dayandığını, davalı işyerinde ... İş Sendikasının hakim olduğunu ve bu sendika ile davalı arasında Toplu İş Sözleşmesi imzalandığını, Sendikanın TİS sürecinde işverenden yana tutum sergilemesi üzerine sendikanın eliştirilip başka bir sendikanın örgütlenmesi için çalışma başlattıklarını, bu nedenle işine son verildiğini iddia ederek feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesini istemiştir
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, feshin davacının davranışlarından kaynaklanıp geçerli nedene dayandığını, davacının uyarılara rağmen temizlik ve hijyen kurallarına uymadığını, sendikal nedenlerle fesih iddiasının asılsız olduğunu, savunarak davanın reddini istemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, davacının performansa bağlı sebeplerle iş akdi 15/06/2015 tarihli yazılı fesih bildirimi ile feshedilmeden önce en son savunmasının 21/11/2014 tarihinde alındığı ve bu tarihten sonra fesih tarihine kadar davacının herhangi bir savunması alınmadığı, bu şekilde fesih öncesi davacının feshe yönelik savunması alınmadığı gibi davacıya feshe konu olaylar nedeniyle olumsuzlukları giderici yönde eğitim verilmediği, davacının başka bir birimde veya başka bir işte çalışmasının değerlendirilmediği, feshin son çare olma ilkesine uyulmadığı, işverence yapılan feshin haklı veya geçerli bir nedeninin olmadığı, gerekçesi ile işe iade talebinin kabulüne karar verilmiştir. Sendikal fesihle ilgili ise, davacı işçinin ... ... İş Sendikası adına faaliyet yapmasına rağmen ... İş Sendikasına iş akdinin feshinden sonra 16/06/2015 de üye olduğu, tanık beyanlarına göre davalı iş yerinde davacının iddia ettiği ... ... İş Sendikası dışında ... İş Sendikasının yetkili olduğu, davacı işçinin ... ... İş Sendikası adına faaliyette bulunmak üzere çalışmalara henüz başlamadan önce iş akdinin davalı işverence usulüne uygun olması dahi verime dayalı nedenlerle sona erdirildiği, davacı işçinin feshin sendikal nedenlerle yapıldığını ispatlayamadığı, gerekçesi ile sendikal feshe yönelik talep red edilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı taraflar temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    Taraflar arasında iş sözleşmesinin geçerli nedenle fesh edilip edilmediği hususunda uyuşmazlık olup dosya kapsamına Mahkemece feshin geçersizliğine karar verilmesi yerindedir.
    Sendikal fesih iddiasına gelince;
    İşverence yapılan feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun 25 inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri, sendika üyeliklerini sürdürmeleri veya üyelikten çekilmeleri gibi şartlara bağlanamayacağı hükme bağlanmıştır. Yine, işçiler arasında çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından ayrım yapılamayacağı da yasada öngörülmüştür. Sendikal faaliyetlere katılma da güvence altına alınmıştır. Sözü edilen hükümlerden “fesih dışında” olanlara aykırılık halinde işçinin bir yıllık ücretinden az olmamak üzere tazminata tabi olduğu Yasada açıklanmıştır. Anayasa Mahkemesi’nin 22.10.2014 tarihli oturumunda verilen 2013/ 1 E sayılı kararında, maddede yer alan “…fesih dışında…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline, yürürlüğün durdurulması isteminin koşulları oluşmadığından talebinin reddine karar verilmiştir.
    Sendikal bir nedenle iş sözleşmesinin feshi hâlinde işçi, feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iadesine dair dava açma hakkına sahiptir. İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi hâlinde, 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir. İşçinin işe başlatılmaması hâlinde, ayrıca 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen tazminata hükmedilmez.
    İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiği iddiası ile açılacak davada, feshin nedenini ispat yükümlülüğü işverene aittir. Feshin işverenin ileri sürdüğü nedene dayanmadığını iddia eden işçi, feshin sendikal nedene dayandığını ispatla yükümlüdür.
    Fesih dışında işverenin sendikal ayrımcılık yaptığı iddiasını işçi ispat etmekle yükümlüdür. Ancak işçi sendikal ayrımcılık yapıldığını güçlü biçimde gösteren bir durumu ortaya koyduğunda, işveren davranışının nedenini ispat etmekle yükümlüdür.
    Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, işyerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, işyerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, işyerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir.
    Somut uyuşmazlıkta, davacı taraf, işyerindeki mevcut sendikanın, Toplu İş Sözleşmesi yapım süresince kendi haklarını yeterince savunmadıklarından bahisle mevcut sendikayı eleştirdiklerini ve yeni bir sendikanın örgütlenmesi için çalıştıklarını, işverenin bu durumdan heberdar olup iş sözleşmesini bir bahane ile fesh ettiğini ileri sürmüştür.
    Mahkemece davacının lehine faaliyette bulunduğu ... İş Sendikasına fesih tarihinden sonra üye olması dikkate alınarak sendikal feshe yönelik talep red edilmiştir.

    4857 sayılı İş kanunun 18. madde hükmüne göre, sendika üyeliği veya çalışma saatleri dışında veya işverenin rızası ile çalışma saatleri içinde sendikal faaliyetlere katılmak fesih için geçerli bir neden oluşturmaz.
    Lehine faaliyet yürütüldüğü belirtilen ... ... İş Sendikasının temsilcisi olduğunu açıklayan tanık ile davalı işyerinde çalışıp aynı nedenle çıkarıldığını iddia eden davacı tanığı sendikal nedenle feshi doğrulamışlardır.
    ... İş Sendikasınca gönderilen yazı cevabında, davalı işyerinde 2015 yılı başlarında sendikal faaliyetin başladığı, 10 işçinin sendika ile ilişkisinin açığa çıktığı gün işverence sözleşmelerine son verildiği ve sendikal faaliyetin engellendiği açıklanmıştır.
    Öte yandan davacı ve tanığının yanında yakın tarihlerde benzer sebeplerle bir kısım işçilerin iş sözleşmesinin de fesh edildiği anlaşılmış ve Dairemizce de aynı gün ilgili dava dosyaları incelenmiştir.
    Mahkemece, emsal dosyalarda dikkate alınarak feshin sendikal nedenle yapılıp yapılmadığının tespiti gerekirken hatalı değerlendirme ile sonuca gidilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 06/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi