23. Hukuk Dairesi 2015/9657 E. , 2016/5203 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :...
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili; müvekkilinin tapuda maliki olduğu taşınmazlar üzerinde arsa payı karşılığı inşaat yapılması konusunda davalı yüklenici ile yapılan 13.05.1994 tarihli sözleşmede inşaatın bitim ve taşınmazların teslim tarihinin 01.06.2000 olarak belirtildiğini, 12.04.2001 tarihinde yapılan ek sözleşme ile inşaatların bitim tarihinin 31.12.2002 olarak uzatıldığını ancak sözleşmenin halen feshedilmediğini, villaların oturulacak vaziyette olmadığını, bu nedenle müvekkilinin kira kaybından doğan zararı olduğunu ileri sürerek, 8 villa için fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 05.08.2008 tarihinden dava tarihine kadar olan dönem için 50.000,00 TL"nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, hak düşürücü sürenin geçtiğini ve zamanaşımının dolduğunu, davacının ... aldığı kira tazminatı, eksik işler bedeli ile aynen ifaya ilişkin ilam ile eksik işlerin giderilmesi yükümlülüğünün davacıya geçtiğini, davacı kendi yükümlülüğünü yerine getirmediğinden bu davaya konu taleplerinin dinlenemeyeceğini savunarak, davanın öncelikle usuli nedenlerle, aksi halde esastan reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı tarafından ilk ödeme olan 830.000,00 TL"nin 06.07.2012 tarihinde yapıldığı, davacının paranın tahsilinden sonra ancak eksik kalan işlerin yapımına başlayabileceği, bu süreçte geçen süre için talep ettiği kira kaybı alacağının hukuki dayanağının bulunduğu, davacı her ne kadar kira kaybını munzam zarar olarak nitelendirmiş ise de, eksik iş bedelinin ödendiği 06.07.2012 tarihinde işbu davanın açıldığı, 23.07.2012 tarihlerine kadar geçen sürenin eksik işlerin tamamlanabilmesi açısından yeterli bir süre olmadığı, işlerin tamamlanmasının daha uzun bir süre alacağı nazara alındığında davacının yoksun kaldığı kira gelirini talepte haklı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
../..
S.2.
2-Taraflar arasında daha önceden...Mahkemesi’nin 2008/448 Esas sayılı dosyasında görülen davada belirlenen eksik işler bedeli ve kira tazminatının davalı tarafından ödenmesine dair verilen karar Yargıtay incelemesinden de geçerek kesinleşmiştir. Temyiz incelemesine konu bu davada ise, davaya konu taşınmazların halen oturulabilir vaziyette olmadığı ileri sürülerek, önceki davadan sonraki dönem için kira tazminatı talep edilmektedir. Daha önceden eksik işler bedelinin tahsiline, yani bir başka anlatımla aynen ifaya karar verilmiş olmakla anılan dosyada tespit edilen ve bedeline hükmedilen eksik işlerin giderilmesi yükümü artık arsa sahiplerine geçmiştir. Ne var ki belirlenen eksik işlerin giderilmesinin de belli bir süre alacağı muhakkaktır. Bu gecikmede davalı yüklenicinin kusurlu temerrütünün etkili olduğu da açıktır. Ayrıca önceki davada hükmedilen eksik işler bedelinin tahsil tarihinin de talep edilecek tazminat açısından önemi bulunmamaktadır.
Şu halde 2008/448 Esas sayılı dosyada hükme esas alınan bilirkişi raporunda gösterilen ve bedeline hükmedilen tüm eksik işlerin ne kadarlık bir sürede tamamlanabileceği konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyeti tayin edilerek görüş alınmalı ve tespit edilecek süre ile bağlı kalınarak hesaplatılacak kira tazminatının kabulüne karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde kira tazminatına hükmedilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.