17. Hukuk Dairesi 2016/14328 E. , 2019/6318 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yargılaması sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 02.05.2011 tarihinde, müvekkili idaresindeki motosiklete, davalının zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında, davacının yaralandığını belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş, 12.269,29 TL olarak talebini ıslah etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile 12.269,29 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasında yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Maddi tazminatın (zararın) hesaplanmasında gelirin doğru olarak belirlenmesi önemli bir yer tutmaktadır. Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının kaza tarihinden önce çiftçilik ve pazarcılık yaptığını ve aylık ortalama gelirinin 2.000,00 TL olduğunu iddia etmiştir.
Dosya kapsamından, yargılama aşamasında dinlenen davacı tanığının, davacının çiftçilik ve pazarcılık yaptığını belirttiği, seyyar satıcılar derneği ile sebze ve meyve
satıcıları ve manavlar odasından davacının gelirinin araştırıldığı, hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunda ise; ilgili kurum ve kuruluşlardan bildirilen gelir ile tanık beyanı gözetilerek, ortalama gelirin 2016 yılı itibariyle 2.250,00 TL olarak kabul edildiği, bu gelire göre kaza tarihi ve sonrası itibariyle asgari ücretin 1.73 katı esas alınarak 9 aylık geçici işgöremezlik zararı belirlendiği anlaşılmaktadır. Cismani zarara ilişkin tazminat hesaplanırken rapor tanzim tarihine kadar gerçekleşen zararın bilinen veriler nazara alınarak hesaplanması gerekmektedir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu bu nedenle hatalı olmakla birlikte, bu husus temyiz edenin sıfatına göre bozma sebebi yapılmamış, davacının çiftçilik ve pazarcılık yaptığının dosya kapsamından anlaşılmasına, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 628,56 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 20/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.