Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/5253 Esas 2021/3076 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5253
Karar No: 2021/3076
Karar Tarihi: 24.03.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/5253 Esas 2021/3076 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/5253 E.  ,  2021/3076 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki tüketiciyi koruma kanunundan kaynaklanan davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalı müteahhit firma tarafından inşa edilen ve.... adıyla satışa çıkarılan projeden E Blok 2 numaralı konutu 190.000,00 TL bedelle satın aldığını, müteahhit firmanın inşaatı tamamlamadan yapımı durdurup inşaatı terk ettiğini, davalı bankanın kullandığı konut kredisi nedeniyle sorumluluğunun bulunduğunu ileri sürerek; eksik ve ayıplı işler nedeniyle toplam 40.000 TL ile sözleşmede belirtilen tazminat toplamından 2.000,00 TL"nin tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah ile talep miktarını toplam 54.468 TL"ye artırmıştır.
    Davalı banka vekili, kullanılan kredinin bağlı kredi niteliğinde olmadığını, bu nedenle de sorumluluklarının bulunmadığını bildirmiş; diğer davalı, davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 54.468 TL"nin her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, davalı müteahhit şirketten aldığı bağımsız bölümün tamamlanmaması nedeniyle eksik iş ile gereken imalat bedeli ve sözleşmesel tazminatın tahsilini istemiş, davalı banka ise kredinin bağlı kredi olmadığı ve sorumluluğunun bulunmadığını savunmuştur. Mahkemece, davanın her iki davalı yönünden kabulüne karar verilmiştir. Kredinin kullanıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4077 sayılı Yasa"nın 10/5 maddesi uyarınca, kredi veren kuruluşun verdiği kredinin bağlı kredi sayılabilmesi için, kredi verenin tüketici kredisini belirli marka, bir mal veya hizmet satın alması ya da belirli bir satıcı veya sağlayıcı ile yapılacak satış sözleşmesi şartı ile vermesi gerekir. Bu koşulları taşımayan tüketici
    kredisinin bağlı kredi olarak kabulü olanaksızdır. Somut olayda, davacının konut satın almada kullanmak üzere davalı bankadan kredi kullandığı sabit olup, hüküm kurulurken, herhangi bir inceleme ve araştırmaya bağlı kalınmaksızın kullanılan kredinin bağlı kredi olduğu kabulü ile sonuca gidildiği görülmektedir. Hal böyle olunca mahkemece; eldeki dosyada kullanılan kredinin niteliği üzerinde durulmalı ve bağlı kredi olması halinde bankanın sorumluluğunun kapsamı belirlenmeli, sonucuna göre karar verilmelidir. Karar bu yönüyle usul ve yasaya aykırı olup, eksik iceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalı ... Bankasına iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.