Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11529
Karar No: 2018/4747
Karar Tarihi: 25.06.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/11529 Esas 2018/4747 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/11529 E.  ,  2018/4747 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 04/05/2016 tarih ve 2013/953-2016/259 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalı tarafından mesleki sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalanan müvekkilinin hastası olan ..."ın vefat ettiğini, ölenin yakınlarına ödeme yapan Sağlık Bakanlığının müvekkili ile bir başka doktora açtığı rücu davası sonucu 92.466,40 TL"nın doktorlar tarafından Bakanlığa ödenmesine karar verildiğini, müvekkilinin idareye ödeme yaptığını, davalıya poliçe kapsamında yapılan başvurulardan bir sonuç alınmadığını, riskin gerçekleşmesine rağmen davalı ... şirketi tarafından müvekkiline ödeme yapılmadığını ileri sürerek şimdilik 50.000 TL"nin riskin gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili ıslah dilekçesi ile talep sonucunu 54.120 TL"ye çıkarmıştır.
    Davalı vekili, poliçenin özel ve genel şartları uyarınca sözleşmeden önceki bir yıl veya sözleşmenin yürürlük süresi içinde meydana gelecek bir olay sebebiyle sadece sözleşme süresi içinde sigortalıya karşı doğabilecek talepler ya da sözleşmenin yürürlüğü esnasında meydana gelen bir olay nedeniyle sadece sözleşme süresi içinde sigortalıya karşı doğabilecek taleplere karşı teminat verildiğini, tazminat talepli davanın sözleşme süresi içinde açılması gerektiğini, ancak davanın poliçe vadesinden çok sonra açıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, ceza mahkemesi tarafından sanık doktorların kusurlu bulunmasının akabinde suçtan zarar görenlerin olay tarihinden itibaren hukuken talepte bulunma imkanları doğduğu, hasar/riziko tarihinin olayın vukuu bulduğu 02.06.2005 tarihi olduğu, poliçenin, önceki olayları da kapsar biçimde geçmişe etkili olarak tanzim edildiği, riziko, poliçenin tanziminden önceki bir tarihte gerçekleştiğinden ölüm olayından kaynaklı rizikonun da poliçenin koruma kapsamında kaldığı, Mesleki Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A. 1. b maddesi uyarınca, poliçe metninde yer alan "sadece sözleşme süresi içinde sigortalıya karşı doğabilecek taleplere karşı" koruma sağlanacağı savunmasının, fiilen imkansız bir şartın ileri sürülmesi niteliğinde bulunduğu, aynı doğrultuda olmak üzere yine bu şarta dayalı olarak rizikodan doğan tazminatın sigortalıya ödenmemesinin TMK"nın 2. maddesi hükmü uyarınca dürüstlük kuralına aykırılık taşıdığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Dava, mesleki sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Taraflar arasında 31.05.2006-31.05.2007 tarihleri için aktedilen sigorta poliçesinde teminat limiti 50.000 TL olarak belirlenmiş olup mahkemece, davalının poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumluluğuna hükmedilmesi gerekirken poliçedeki teminat limitinin aşılarak 54.120 TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu yönden davalı yararına bozulmasını gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 25/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi