MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nin 158/1-h, 52/2-4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Ev almak isteyen katılanın, sanığın kendilerine gösterdiği inşaat halindeki daireyi görüp beğendiği, sanık ve katılan arasında 04/06/2006 tarihinde Ankara İli Pursaklar Mahallesi ... ada ... parselde bulunan ... nolu dairenin 10.000 TL"si peşin geri kalanı taksitle olmak üzzere 60.000 TL bedelle katılana satışı konusunda protokol yapıldığı, katılan tarafından 8.500 TL"nin peşin olarak sanığa ödendiği, sanığın da karşılığında 7.000 TL, 1.000 TL ve 500 TL değerinde 3 adet senedi imzalayarak katılana verdiği, protokolde dairenin bir ay içinde teslim edileceği belirtildiği halde, sanığın daireyi teslim etmediği gibi almış olduğu parayı da katılana iade etmediği, katılanın yaptığı araştırmada söz konusu dairenin ... isimli başka bir kişiye ait olduğunu öğrendiği, sanığın bu şekilde kendisine ait olmayan daireye ilişkin satış sözleşmesi yaparak dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanığın alınan savunmalarında, katılanın taksitleri ödemediğini, daha sonra aralarında uyuşmazlık çıktığını, katılanın satın almaktan vaçgeçtiğini, binanın zamanında bitmemesi nedeniyle tüm alıcılarla aralarında davalar açıldığını, suç işleme kastının olmadığını belirtmesi karşısında, sanığın suç işleme kastıyla hareket edip etmediğinin belirlenmesi amacıyla, suça konu taşınmazın, 04/06/2006 protokol tarihinde sanık tarafından katılana devri hususunda yasal bir engelin bulunup bulunmadığı, sanık ile arsa sahipleri arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesi getirtilerek suça konu dairenin müteahhite verilecek dairelerden olup olmadığı, arsa sahibi ile sanık arasında ihtilaf oluşup oluşmadığı, protokolün konusu olan 16 nolu dairenin tedavül kayıtları getirtilerek söz konusu dairenin hangi tarihte kim tarafından satıldığı, gerekli görülmesi halinde tapu maliki dinlendikten sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.