11. Hukuk Dairesi 2018/3630 E. , 2020/615 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 26.12.2017 tarih ve 2016/233-2017/844 sayılı kararın Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili ve davalı ... tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 21.01.2020 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan asıl ve birleşen davada davacı vekili Av. ..., asıl ve birleşen davada davalılardan ... vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl davada davacı vekili, T.C. Merkez Bankasının talebi üzerine ... 8. Sulh Hukuk Mahkemesince verilen tevdi mahalli kararı sonucunda açılan hesaba 177.513,30 USD yatırıldığını, hesap üzerinde hacizler ve temlikler bulunduğunu, ... 8. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin ek kararında paranın gerçek hak sahibi olduğunu kanıtlayana ödeneceğinin belirtildiğini, davalı ... tarafından açılan diğer davalının müdahil ve müvekkiline de ihbar olunan dava sonucunda 70.000.- USD"nin ..."a, 107.513,30 USD"nin ..."e ödenmesine karar verildiğini, kararın kesinleşmesini müteakip müvekkilinin hesaptaki parayı ilgililerine ödediğini, bu kez dava dışı ..."ün, hesap sahibinden vekalet ücreti alacaklısı olduğunu, tevdi mahallindeki paranın öncelikle kendisine ödenmesi gerektiği iddiasıyla müvekkili banka aleyhine açtığı davada ferileri ile birlikte 61.132,77 TL"nin anılan kişiye ödenmesine karar verildiğini, bu kararın da kesinleşmesi üzerine bankanın ..."e 95.240,40 TL ödediğini, davalıların sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek 95.240,40 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş, birleşen davada ise, dava dışı ..."ün bu kez vekalet ücretinin geç ödendiği iddiasıyla faiz talebiyle açtığı davada verilen karar üzerine de müvekkilinin ferileriyle birlikte toplam 15.291,55 TL"yi hak sahibine ödediğini ileri sürerek bu tutarın ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizleri ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir.
Davalı ... vekili, hesaptaki parayı vekalet ücreti alacağı olarak ve kesinleşmiş mahkeme kararı uyarınca tahsil ettiğini, müvekili alacağının dava dışı ..."ün alacağından önce geldiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı ..., mahkeme kararına istinaden parayı tahsil ettiğini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı, bilirkişi ve tüm dosya kapsamına göre, davalılara yapılan ödemenin sebepsiz zenginleşme kapsamında kaldığı, davalı ...’ın alacağının Avukatlık Kanunu"nun 166/2. maddesi kapsamında olmadığından rüçhanlı alacak olarak değerlendirilemeyeceği, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığından yasal faiz talep edilebileceği, davalıların mahkeme kararına istinaden ödemeyi aldıkları, bu durumda sebepsiz zenginleşmede iyiniyetli oldukları ve dava tarihinden önce temerrüde düşmediklerinden faize dava tarihinden itibaren hükmedildiği gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, 95.240,40 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, birleşen davanın kabulüne, 13.871,93 TL ve 1.419,62 TL"nin birleşen dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı ... vekili ve davalı ... temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ... vekili ile davalı ..."in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Asıl ve birleşen dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkin olup mahkemece asıl ve birleşen davada hüküm altına alınan miktarların davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Davacı, tevdii mahalli olarak kendisine yatırılan paranın aslında öncelikle dava dışı ..."e ödenmesi gerekirken, 70.000.- USD"nin davalı ..."a, 107.513,30 USD"nin davalı ... ile temlik ettiği dava dışı kişilere ödendiğini, bu sebeple davalıların sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek mahkeme kararı ile sonradan ..."e yaptığı ödemelerin davalılardan tahsilini istemiştir. Davacının isteminin ileri sürülüş şekline göre davalılar arasında müteselsil sorumluluğu gerektiren bir husus bulunmadığından mahkemece asıl ve birleşen davada hükmedilen tutarların davalıların bankadan haklı bir sebep olmaksızın tahsil ettiği tutarlarla orantılı olarak davalılardan ayrı ayrı tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davalıların müşterek ve müteselsil sorumlu tutulmaları yerinde olmamış, hükmün açıklanan nedenlerle davalılar yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekili ile davalı ..."in sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekili ile davalı ..."in temyiz itirazlarının kabulü ile asıl ve birleşen davada verilen kararın davalılar yararına BOZULMASINA, takdir olunan 2.540,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl ve birleşen davada davacıdan alınarak asıl ve birleşen davada davalılardan ..."a verilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 21/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.