22. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/28495 Karar No: 2018/6659 Karar Tarihi: 14.03.2018
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/28495 Esas 2018/6659 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2015/28495 E. , 2018/6659 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili; müvekkilinin 17.01.2007 tarihinde imzaladığı sözleşme ile davalı şirket bünyesinde satış temsilcisi olarak işe başladığını, fakat daha sonra haklı bir sebep yokken işveren tarafından 20.11.2012 tarihinde iş akdinin fesih edildiğini bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai ücret alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, davacının iş akdinin haklı nedenle sona erdirildiğini, davacının alacağının bulunmadığını bu nedenle davanın reddini savunmuştur. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, ispat yükü kendisinde olan davacı fazla çalışma yaptığını kanıtlayamadığından bu isteğin reddine, kıdem ve ihbar tazminatının yargılama sırasında davacının banka hesabına yatırılarak ödendiği davacı vekilinin kabulünden anlaşılmakla ve davacı vekili faiz talebinde bulunmakla davanın kısmen kabulüne dair karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: Davacı işçinin fazla çalışma ücretinin hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Satış temsilcilerinin fazla çalışma yapıp yapmadıkları hususu, günlük faaliyet planları ile iş çizelgeleri de dikkate alınarak belirlenmelidir. Satış temsilcileri genelde belli hedeflerin gerçekleşmesine bağlı olarak prim karşılığı çalışmaktadırlar. Prim, çalışanı özendirici ve ödüllendirici bir ücret ödemesi olup işverence işçiye garanti edilmiş bir temel ücretin üzerine belirli bir usule bağlı olarak ödenen ek bir ücrettir. İşverenin istek ve değerlendirmesine bağlı olabileceği gibi, sözleşme gereği olarak da verilebilir. Fazla mesai ise kural olarak 4857 sayılı İş Kanunu’na göre, kanunda yazılı şartlar çerçevesinde, haftalık 45 saati aşan çalışmalardır. İşçi fazla mesai yapsın yapmasın prim ödemesi var ise bu ek ücrete hak kazanır. Kısaca primin fazla mesai ücretinden mahsubu olanaklı değildir. Ancak ister gezerek, isterse işyerinde çalışsın satış temsilcisi mesaisi artıkça prim alacağı artacağından, bir anlamda yüzde usulü ile çalışması söz konusu olduğundan fazla çalışma ücretinin yüzde usulünde olduğu gibi sadece zamlı kısmının (% 50) hesaplanması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, genelde belli hedeflerin gerçekleşmesine bağlı olarak prim karşılığı çalışan işçiler yönünden prim ödemelerinin fazla çalışmayı karşılayıp karşılamadığının araştırılması gerektiği, işçiye ödenen satış priminin fazla çalışmaların karşılığında ödenmesi gereken ücretleri tam olarak karşılamaması halinde aradaki farkın işçiye ödenmesi gerektiği, somut olayda davacıya satış primi adı altında hemen hemen her ay değişen miktarlarda prim ödemesi yapıldığı , bu prim ödemelerine göre davacının fazla çalışma alacağının bulunmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiş ise de bilirkişi raporu denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli değildir. Yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde denetime açık ek bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.