4. Ceza Dairesi 2016/17606 E. , 2020/13838 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, 6136 sayıl Yasaya muhalefet
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, ceza verilmesine yer olmadığı
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanıklar ... ve ...’un temyiz isteklerinin sanık sıfatıyla, haklarındaki mahkumiyet hükümlerine yönelik olduğu belirlenerek dosya görüşüldü;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanıklara yükletilen 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından verilen mahkumiyet hükümleri ile sanıklara yükletilen 6136 sayılı Yasaya muhalefet eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanıklar ... ve ...’un ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
B-Sanıklara yükletilen tehdit suçlarından hükmedilen mahkumiyet hükümlerinin ve sanık ... hakkında hakaret suçundan ceza verilmesine yer olmadığına yönelik hümün temyiz incelemesine gelince;
1-Mağdur sanık ...’un 25/12/2015 tarihinde hakkında çıkartılan yakalama emri ile alınan savunmasında şikayetten vazgeçtiğini beyan etmesi karşısında, sanık ..."ın şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorularak sonuca göre kovuşturulması şikayete tabi olan hakaret ve mala zarar verme suçlarından TCK"nın 73/4. maddesi gereğince düşme kararları verilmesi gerektiği halde, sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
2-Katılan sanık ...’ın, mağdur sanık ...’u ilk olarak telefonda ‘’seni öldürürüm’’ diyerek tehdit ettiği ve bu eylemden sonra mağdur sanıklar ..., ... ve müşteki ..."ın katılan sanık ...’in iş yerine geldikleri ve aralarında tekrar yaşanan tartışmada ... ...’in ..., ... ve ...’na yönelik silah çekerek tehdit ettiğinin iddia ve kabul edilen eylemlerin farklı zamanlarda birden fazla mağdura yönelik gerçekleştirmesi karşısında, uzlaşma sonucu da dikkate alınarak sanık hakkında hapis cezasının TCK"nın 43/2 ve 43/1. maddesince artırılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Sanık ...’un tehdit eylemlerini,mağdurlar ... ve ... ile müşteki ...’a karşı aynı olay bütünlüğü içinde aynı nedene dayalı olarak sürdürdüğü hareketlerinin devamı sırasında hukuken tek fiil sayılacak söz ve hareketle gerçekleştirmesi karşısında, tehdit suçundan verilecek cezanın TCK"nın 43/2. maddesi ile artırılması gerektiği gözetilmeden, katılan sayısınca hüküm kurularak fazla ceza tayin,
4-Katılan sanık ... ile mağdur ... arasında alacak-borç ilişkisinden kaynaklanan anlaşmazlık sebebiyle yapılan telefon görüşmesinde tartıştıkları ve tarafların karşılıklı olarak hakaret ettikleri, akabinde mağdurlar ..., ... ve müşteki ..."ın birlikte katılan sanık ...’in iş yerine gittikleri ve burada taraflar arasında yaşanan tartışmanın iş yeri kamera kayıtları ile de sabit olduğunun anlaşılması karşısında ilk haksız eylemin kimden kaynaklandığının araştırılması, tespit edilemediği takdirde şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği sanıklar hakkında, silahla tehdit suçları açısından haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
5-Katılan sanık ...’ın, mağdur ...’a yönelik TCK’nın 106/1-1. cümlesi kapsamındaki tehdit suçunun 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..."un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27/10/2010 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.