Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/10172 Esas 2016/1480 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10172
Karar No: 2016/1480
Karar Tarihi: 03.02.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/10172 Esas 2016/1480 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, satılan ürünlerin bedellerini tahsil etmek için yapılan ilamsız icra takibine itiraz etmiş ve bunun iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ise, müvekkilinin borcunun sadece 90.080,04 TL olduğunu savunarak davanın reddi ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ticaret sicil kayıtlarına göre davalının borcunu ödediğini kabul ederek davalının davacıya borçlu olduğunu ve icra takip dosyasına itirazın iptaline karar vermiştir. Ancak, davacının alacağından mahsup edilen ödemenin dava konusu alacakla ilgili olup olmadığı yeterince ispat edilememiştir. Bu nedenle, hüküm bozulmuş ve davalı tarafın temyiz itirazları şimdilik incelenmemiştir.
Kanun Maddeleri: Ticaret Kanunu madde 376, Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 356, 366.
19. Hukuk Dairesi         2015/10172 E.  ,  2016/1480 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı davalı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalıya satılan mürekkep ve diğer ürün bedelleri karşılığında düzenlenen fatura bedelinin tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkili şirket ortağı ... tarafından 11.11.2010 tarihinde fatura içeriği malların bedeli 80.000 USD"nin davacı şirket ortağı ..."ın hesabına aktarıldığını, müvekkili şirketin muhasebe kayıtlarına göre davacı şirkete sadece 90.080,04 TL borçlu olduğunu savunarak davanın reddi ile %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; dosya içerisinde mevcut ticaret sicil kayıtlarından ... ‘ın davacı şirketi temsil yetkisine 11.11.2010 tarihi itibariyle haiz bulunduğu anlaşıldığından bu şahsın hesabına yapılan 80.000,00 USD"lik ödemenin de davalının borcunu bu miktar nispetinde sona erdirdiği kabul edilerek davalının davacıya 24.04.2013 takip başlangıç tarihi itibariyle 90.080,04 TL borçlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının davalıdan 90.080,04 TL alacaklı olduğunun tespiti ile davalının icra takip dosyasına yaptığı vaki itirazın iptaline, 90.080,04 TL" ye takip tarihinden itibaren değişen oranlar göz önünde tutularak avans faizi uygulanmasına, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dava, 20.04.2011 tarihli ve 238.558,20 TL bedelli fatura alacağının tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Yerel mahkemece, davacının alacağından mahsup edilen ödeme dava dışı ... tarafından yine dava dışı ..."a gönderilen banka dekontu ile yapılmıştır. Dekontta ödemenin davacı şirket alacağına dair yapıldığı konusunda bir açıklama yoktur. Davacı, bu ödemenin dava konusu alacakla ilgili olmadığını ileri sürdüğünden somut olay bakımından davalı tarafın anılan ödemenin dava konusu alacağa ilişkin olduğunu kesin delillerle ispat etmesi gerekir. Mahkemece bu yönler bakımından delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harçların istek halinde iadesine, 03/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.