Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/10917 Esas 2019/8962 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10917
Karar No: 2019/8962
Karar Tarihi: 26.12.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/10917 Esas 2019/8962 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, 1951 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında taşınmazın bir bölümünün boşluk olarak tespit edilip harici bırakılması nedeniyle kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, yapılan yargılama sonunda davacı lehine tescil kararı vermiştir. Ancak, dava konusu taşınmazın imar planına alındığı 2008 yılına kadar Yasa’nın aradığı 20 yıllık zilyetlik süresi dolmamıştır. Bu nedenle, temyiz itirazları kabul edilerek karar bozulmuştur. Davaya konu olan kanun maddeleri TMK’nın 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddeleridir.
16. Hukuk Dairesi         2016/10917 E.  ,  2019/8962 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Davacı ..., ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve 1951 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında, boşluk olarak tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 11.003 metrekare yüzölçümündeki bölümün davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ile davalı ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK’nın 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. ve 17. maddeleri gereğince açılan tescil davasıdır. Davacı taraf, dava dilekçesinde taşınmazda 1992 yılında imar-ihyaya başladığını ve aynı yıl imar-ihyanın tamamlandığını ve bu tarihten itibaren ağaç dikmek suretiyle taşınmazı kullandığını iddia etmiştir. Dosya kapsamından çekişmeli taşınmazın bulunduğu bölgede 2008 yılında 1/1000 ölçekli imar planı uygulamasının yapıldığı anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Yasa’nın 17/2 maddesi “il, ilçe ve kasabaların imar planının kapsadığı alanlarda kalan taşınmaz mallarda bu hüküm uygulanmaz” hükmünü içermekte olup, imar planına alınan bir taşınmazın imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal sebeplerine dayalı olarak mülk edinilebilmesi için tüm koşulların imar planına alındığı tarihe kadar oluşmuş olması gerekmektedir.
    Hal böyle olunca; davacının imar-ihya çalışmalarına başladığını beyan ettiği 1992 tarihi ile taşınmaz bölümünün uygulama imar planına alındığı 2008 tarihleri arasında Yasa’nın aradığı 20 yıllık zilyetlik süresi dolmadığına göre davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davacı yararına edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olduğu gibi; dava dilekçesinde, davaya konu yerin "davacı adına kayıtlı 1148 sayılı parselin güneyi ve batısında kalan tescil harici yer olduğu" tarif edildiği halde, dava kapsamı dışına çıkılarak, anılan parselin doğusunda kalan bir bölüm yer yönünden de tescil kararı verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalı ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı"na iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.