16. Hukuk Dairesi 2016/14263 E. , 2019/8956 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı, ... ve ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak ... Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında taşlık olarak tespit harici bırakılan taşınmaz bölümünün, eşit paylarla adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile 02.11.2015 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 32.146,83 metrekarelik alanın 1/2"şer paylarla davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline, (B) harfi ile gösterilen 5.067,81 metrekarelik alana ilişkin davanın ise reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümünün, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği sebebiyle tescili istemine ilişkindir. Mahkemece özetle, bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümde, davacılar lehine imar-ihya ve zilyetlikle edinme koşullarının oluştuğu, (B) harfi ile gösterilen bölümde, ise bu şartların oluşmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya elverişli bulunmamaktadır. Davacı ... ve ..., kendi zilyetliklerine dayanarak adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahallinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve davacı tanıkları, dava konusu taşınmazın davacıların annesine ait olduğunu, onun ölümüyle davacılara intikal ettiğini ve davacıların diğer kardeşlerinin annelerinin ayrı olduğunu beyan ettikleri halde, mahkemece nüfus kayıtları getirtilerek beyanların doğruluğu denetlenmediği gibi dava konusu taşınmaz 886 parsel sayılı mera parseline komşu olduğu halde, evveliyatının mera olup olmadığı da araştırılmamış; 4721 sayılı TMK"nın 713/4-5 maddeleri gereğince gerekli ilanlardan gazete ilanı yapılmış ise de yerel ilan da yapılmamış; Ayrıca davalı ... vekili 21.04.2016 tarihli celsede, TMK 713/6. maddesi gereğince dava konusu taşınmazın Hazine adına tescilini istediği ve mahkemece (B) bölümü yönünden davanın reddine karar verildiği halde, davalı Hazinenin tescil talebi yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılabilmesi için, mahkemece öncelikle 4721 sayılı TMK"nın 713/4-5. maddeleri gereğince gerekli yerel ilan yapılarak itiraz süresi beklenmeli, davacıların anne, baba ve kardeşlerini gösterir nüfus kayıtları dosya içerisine alınmalı, dava konusu taşınmaza komşu 454 parsel sayılı taşınmaza ait kadastro tutanağı, varsa tespite esas dayanak kayıtları ve mahkeme ilamı getirtilerek dava konusu taşınmaz yönünü ne okuduğuna bakılmalı, dava konusu taşınmazı gösterir kroki eklenmek suretiyle taşınmazın imar planı içerisinde bulunup bulunmadığı, imar planı içerisinde ise imar planının hangi tarihte onaylandığı ilgili İlçe Belediye Başkanlığı ve Büyükşehir Belediye Başkanlığından sorulmalı, bundan sonra davada yararı olmayan yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız aynı köyden ve komşu köyden seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, fen bilirkişisi ve 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi heyetinin katılımıyla taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte mahalli bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın öncesinin ne olduğu, geleneksel biçimde mera olarak kullanılan yerlerden olup olmadığı, imar-ihyaya ne zaman başlandığı ve tamamlandığı, taşınmazın kime ait olduğu, kimden kime kaldığı, taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresi ve sürdürülüş biçimi hakkında ayrı ayrı maddi olaylara dayalı bilgi alınmalı, önceki keşif beyanları ile çelişki bulunduğu takdirde çelişkinin giderilmesine çalışılmalı; mahkeme hakiminin, taşınmazın fiziksel yapısı, meyil durumu, taş ve toprak unsurundan hangisinin galip olduğu hususlarındaki gözlemi ve komşu taşınmazların toprak yapısı ile dava konusu taşınmazın toprak yapısı mukayese edilmek suretiyle tespit edilen fiziksel olgular keşif tutanağına aynen geçirilmeli; ziraat mühendisi bilirkişi heyetinden, çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, kamu orta malı mera olup olmadığı ya da meradan açılıp açılmadığı, hangi tarihte imar-ihyaya başlandığı ve tamamlandığı, taşınmaz üzerinde ekonomik amaca uygun bir zilyetlik bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise hangi tarihten beri ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü, çekişmeli taşınmaz ile komşu taşınmazlar arasında toprak yapısı ve bitki örtüsü bakımından fark bulunup bulunmadığı, komşu 886 sayılı mera parselinden ne şekilde ayrıldığı, aralarında ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı hususlarında bilimsel verilere dayalı gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisine, keşfi izlemeye, yerel bilirkişi sözlerini denetlemeye elverişli rapor düzenlettirilmeli; dava konusu taşınmazın evveliyatının mera olduğu saptandığı takdirde, bu nitelikteki taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresi ne olursa olsun hukukça değer taşımadığı göz önünde tutulmalı; mera olmadığının belirlenmesi halinde ise, şayet dava konusu taşınmaz dava tarihinden evvel imar planı kapsamına alınmış ise, imar-ihyanın tamamlandığı tarihten imar planının onaylandığı tarihe kadar, imar planı kapsamında değilse dava tarihine kadar 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresinin davacılar lehine aralıksız ve nizasız olarak geçmesi gerektiği göz önünde bulundurulmak suretiyle, iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen hususlar yerine getirilmeden hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalı belediyeye iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.