19. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/2711 Karar No: 2016/1464 Karar Tarihi: 03.02.2016
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/2711 Esas 2016/1464 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı, müvekkilinin ürünlerini tanıtım, reklam ve aktivasyonları yapması karşılığında satmayı üstlendiği halde bunu yapmadığı için ürünlerin müvekkilinde kaldığını ve kar kaybına uğradığını iddia ederek, sözleşmenin feshedilmesini ve bedelin talep edildiğini ancak ödenmediğini söyleyerek, takibin devamını talep etmiştir. Davalı, böyle bir sözleşme olmadığını ve ürünlerin iade alınacağına dair bir vaadinin olmadığını belirterek davanın reddedilmesini ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, herhangi bir sözleşme bulunmadığını, yazılı delil bulunmadığı için davacının beyanlarına itibar edilemeyeceğini ve davacının talebinin reddedilmesine karar vermiştir. Kanun maddeleri: Borçlar Kanunu madde 125, Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 282.
19. Hukuk Dairesi 2015/2711 E. , 2016/1464 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında imzalanan sözleşme kapsamında davalı ürünlerini, davalının bu ürünlerin tanıtım, reklam ve aktivasyonları yapması karşılığında satmayı üstlendiğini, davalının kendi ürünlerinin tanıtımını yapmamış olması sebebiyle müvekkilinin elinde ürünlerin kaldığını ve kar kaybına uğradığını, bu durumda sözleşmenin feshedilerek malların iadesi ile bedelinin keşide edilen ihtarname ile talep edildiğini ancak ödenmediğini ileri sürerek, bu sebeple davalıya karşı başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket yetkilisi, müvekkilinin yerleşim yeri olan ... Mahkemelerinin yetkili olduğunu, taraflar arasında yazılı ya da sözlü bir anlaşma bulunmadığını, davacının aynı konuda icra hukuk mahkemesinde açmış olduğu davanın reddedildiğini, müvekkili şirketin tanıtım, reklam ve aktivasyon yapacağına dair yazılı veya sözlü bir vaadi bulunmadığı gibi satılan malların iade alınacağına dair bir vaadinin de bulunmadığını, kaldı ki malların iade edilmediğini ileri sürerek, davanın reddi ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere göre; davacı tarafından ileri sürüldüğü üzere ürünlerin satışına ilişkin ve davalı şirketin uzman görevlendirmesi ve reklam yapacağı hususlarında herhangi bir sözleşmenin bulunduğuna dair yazılı delil ibraz edilemediği, davalı tarafından da kabul edilmeyen sözleşmeye ilişkin yazılı delil ibraz edemeyen davacının sadece aradaki ticari ilişkiyi ortaya koyan faturalara ve tanık beyanlarına itibar edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 03.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.