5. Ceza Dairesi Esas No: 2012/16231 Karar No: 2014/1280 Karar Tarihi: 11.02.2014
Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2012/16231 Esas 2014/1280 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 07/07/2010 tarihinde Görevi Kötüye Kullanma suçundan verilen hüküm sonucunda sanık M.K.'nin mahkumiyetine hükmen \"açıklanmasının geri bırakılması\" kararı verildiği ve bu kararın, itiraz üzerine verilen red kararı ile kesinleştiği anlaşılmaktadır. Sanık müdafiinin 14/12/2011 tarihli dilekçesi ile yargılamanın yenilenmesini talep etmesi üzerine Mahkemece bu talebin kabule değer görülmesi ve duruşma açılması sonrasında yapılan yargılama sonucunda sanık M.K.'nin önceki hükmün iptaline ve beraatine karar verilmiştir. Ancak, sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün \"açıklanmasının geri bırakılması\" kararının hukuki bir sonuç doğurmamasına rağmen yargılamanın yenilenmesi talebinin kabul edilerek hüküm kurulduğu görülmekte ve bu durum kanunlara aykırıdır. CMK'nın 223. maddesinde sayılan, davayı sonuçlandıran ve uyuşmazlığı çözen bir hüküm olmayan \"açıklanmasının geri bırakılması\" kararının, hükmün açıklanıp yeni bir mahkumiyet hükmü kurulması veya düşme kararı verilmesi halinde hukuken varlık kazanacağı ve olağan veya olağanüstü kanun yolları denetimine konu olabileceği, CMK'nın 311 ve devamı maddelerinde düzenlenen yargılamanın yenilenmesinin ise, ancak kesin hükümlere karşı başvurulabilecek olağanüstü bir kanun
5. Ceza Dairesi 2012/16231 E. , 2014/1280 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 5 - 2012/163694 MAHKEMESİ : Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 10/04/2012 (Ek Karar) NUMARASI : 2010/125 Esas, 2010/447 Karar SUÇ : Görevi kötüye kullanma
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Görevi kötüye kullanma suçundan sanık M.. K.. hakkında yapılan yargılama sonucunda 07/07/2010 tarihli ilam ile CMK"nın 231/5. maddesi gereğince, sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve bu kararın, itiraz üzerine verilen red kararı ile kesinleştiği, sanık müdafiinin 14/12/2011 tarihli dilekçesi ile yargılamanın yenilenmesini talep etmesi üzerine Mahkemece bu talebin kabule değer görülmesi ve duruşma açılmasından sonra yapılan yargılama ile önceki hükmün iptaline ve sanığın beraetine karar verildiği anlaşılmakla; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen, 03/05/2011 gün, 2011/4-61,79 sayılı Kararında da vurgulandığı üzere, sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının; CMK"nın 223. maddesinde sayılan, davayı sonuçlandıran ve uyuşmazlığı çözen bir hüküm olmadığı, bu kararın ancak hükmün açıklanıp yeni bir mahkumiyet hükmü kurulması veya düşme kararı verilmesi halinde hukuken varlık kazanarak olağan veya olağanüstü kanun yolları denetimine konu olabileceği, CMK"nın 311 ve devamı maddelerinde düzenlenen yargılamanın yenilenmesinin ise, ancak kesin hükümlere karşı başvurulabilecek olağanüstü bir kanun yolu olduğu gözetilmeksizin, hüküm niteliğinde bulunmayan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı yapılan yargılamanın yenilenmesi talebinin, aynı Kanunun 318/1. maddesi uyarınca kabule değer olmaması nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden talebin kabulüne karar verilip, yargılama yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.