Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/36203
Karar No: 2017/945
Karar Tarihi: 26.01.2017

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2016/36203 Esas 2017/945 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2016/36203 E.  ,  2017/945 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı, ihbar tazminatı, kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, resmi ve dini bayram ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    A) Davacı isteminin özeti:
    Davacı vekili, iş aktinin davalı tarafından feshedildiğini, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, resmi tatil ve dini bayram ücreti alacaklarının ödetilmesini istemiştir.
    B)Davalı cevabının özeti:
    Davalı vekili, davacının kendisinin iş aktini haksız feshettiğini, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, Mahkeme tarafından davanın kısmen kabulü yönünde verilen kararın Yargıtay 9.Hukuk Dairesinin 12/01/2016 gün, 2014/27146 Esas ve 2016/377 karar sayılı bozma ilamı ile "".....3-Taraflar arasında, yıllık izin alacağının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Aktin feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret, işçinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu nedenle zamanaşımı da iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar. Zamanaşamı Borçlar Kanunu"nun 126. maddesi uyarınca fesihten itibaren 5 yıldır.
    01.06.2012 tarihinden sonra yürürlüğe giren 6098 Sayılı TBK."un 147. Maddesi ise ücret gibi dönemsel nitelikte ödenen alacakların beş yıllık zamanaşımına tabi olacağını belirtmiştir.
    Somut uyuşmazlıkta, iş sözleşmesinin 28.09.2008 tarihinde feshedildiği anlaşılmaktadır. Saptanan bu durum karşısında yıllık izin alacağı fesihten 5 yıl sonra 28.09.2013 gününden sonra zamanaşamına uğrayacaktır. Davacı davasını 08.04.2014 tarihinde ıslah ettiğine ve davalınının da süresinde ıslaha karşı zamanaşımı itirazında bulunduğuna göre sadece dava dilekçesi ile istenen yıllık izin alacağının kabulü, kalan kısım ise zamanaşımına uğradığından reddi gerekir.
    854 sayılı Deniz İş Kanunu’nda İş Kanunu’ndaki gibi açıkça kıdem tazminatı için bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizin uygulanacağı öngörülmediğinden, kıdem tazminatı ve ücret alacakları için yasal faiz yürütülecektir. Mahkemece davacı gemi adamının kıdem tazminatına ve genel tatil alacaklarına en yüksek banka mevduat faizi uygulanmasına karar verilmesi hatalıdır. Ayrıca kıdem tazminatı faizinin fesihten başlatılacağı hakkında da bir hüküm olmadığından kıdem tazminatının faizide dava ve ıslah ayrımı yapılarak yürütülmelidir. "" yönündeki gerekçe ile bozulduğu, Mahkeme tarafından bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edildiği, bozma ilamı doğrultusunda iş sözleşmesinin 28.09.2008 tarihinde feshedildiği, yıllık izin alacağı fesihten 5 yıl sonra 28.09.2013 gününde sonra zamanaşamına uğrayacağı, davacı davasını 08.04.2014 tarihinde ıslah ettiği ve davalınının da süresinde ıslaha karşı zamanaşımı itirazında bulunduğu, sadece dava dilekçesi ile istenen yıllık izin alacağının kabul edilmesi gerektiği, kalan kısım ise zamanaşımına uğradığının tespit edildiği, ayrıca 854 sayılı Deniz İş Kanunu’nda İş Kanunu gereğince kıdem tazminatı ve ücret alacakları için yasal faiz yürütülmesi gerektiği ve kıdem tazminatı faizinin fesihten başlatılacağı hakkında da bir hüküm olmadığından kıdem tazminatının faizide dava ve ıslah ayrımı yapılarak yürütülmesi gerektiği, bu hususlar göz önünde bulundurularak yeniden hüküm kurulduğu, başkaca hususların bozma konusu yapılmadığı anlaşılmış olmakla davanın kısmen kabulü yönünde karar vermek gerektiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D)Temyiz:
    Karar süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    E)Gerekçe:
    Mahkemece hükmün nasıl oluşturulacağı ve nasıl tefhim edileceği 6100 sayılı HMK. nun 297 ve 321. maddelerinde açıklanmıştır.
    Hüküm fıkrası ile gerekçe arasında çelişki olması 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına aykırı olup, yürürlükte olan 6100 sayılı HMK. 298/2. maddesinde kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olamayacağı yukarıda belirtilen YİBK.na uygun bir biçimde yeniden düzenlenmiştir.
    6100 sayılı HMK.nun 298/2. maddesine göre “ Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.”
    Mahkemece, 28/06/2016 tarihli oturumda taraf vekillerinin yüzlerine karşı tefhim edilen hüküm özetinde aynen
    " GD: Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
    1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
    A)9.949,84TL net kıdem tazminatının 500,00TL"sinin dava tarihinden kalan kısmını ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
    b)150,00TL net yıllık izin ücretinin dava tarihinden itibaren işleyeceyek yasal faizi ile birlikte davalından alınarak davacıya verilmesine,
    c)150,00TL net UBGT "nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
    D)Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,"
    denilerek karar verildiği halde gerekçeli kararın hüküm kısmında aynen;
    “HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
    1-Davanın kısmen kabulü ile;
    a) 9.949,84 TL net kıdem tazminatının sözleşmenin fesih tarihi olan 28/09/2008 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
    b) 6.261,47 TL net yıllık izin ücretinin 150 TL sinin dava tarihinden, kalan kısmının ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
    c) 150,00 TL net ulusal bayram ve genel tatil ücretinin dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
    d) Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,”
    şeklinde hüküm kurulmuştur.
    Gerekçeli kararın hüküm fıkrası ile kısa karar arasında, kıdem tazminatına yürütülecek faiz cinsi ve başlangıç tarihi, hükmolunan yıllık izin ücreti miktarı, ulusal bayram ve genel tatil ücretine yürütülecek faiz cinsi bakımından çelişkiler mevcuttur.
    Bu nedenlerle hem HMK. nun 297. maddesindeki unsurları içermeyen tefhim ve hem de 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına, 6100 sayılı yasanın HMK.nun 298/2. maddesine aykırı şekilde hüküm özeti / hüküm socunu çelişkisi taşıyan hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    F)Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA , bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 26/01/2017 tarihinde oybirliği ile kabul edildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi