Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/14034 Esas 2019/8944 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14034
Karar No: 2019/8944
Karar Tarihi: 25.12.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/14034 Esas 2019/8944 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Üzerinde tek katlı bir ev bulunan ve Hazine adına kadastro tespiti yapılan taşınmazla ilgili davada, davacı Hazine ve davacı tarafın kısmen kabul edilen davalarıyla ilgili olarak, çekişmeli taşınmazın Hazine adına olan tespitinin iptali ile bir bölümünün davacı tarafın adına, diğer bölümünün ise Hazine adına tescili kararı verilmiştir. Ancak, temyiz istemi üzerine Yargıtay tarafından karar bozulmuştur. Bilirkişi heyeti raporlarına göre, taşınmaz imar-ihya ve zilyetlikle edinme koşullarının oluşmamasına rağmen, mahkeme tarafından davacı tarafın lehine karar verilmiştir. Yargıtay kararında, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14., 17. ve 19. maddelerine atıfta bulunularak, kararın isabetsiz olduğu ve davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının yerinde olduğu belirtilmiştir.
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, “imar-ihya suretiyle taşınmaz edinme koşulları”nı, 17. maddesi, “zilyetlikle taşınmaz edinme koşulları”nı, 19. maddesi ise tapunun beyanlar hanesinde gösterilecek bilgileri düzenlemektedir.
16. Hukuk Dairesi         2016/14034 E.  ,  2019/8944 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun Geçici 8. maddesi gereğince, .... Mahallesi çalışma alanında yapılan kadastro sırasında, 1016 ada 2 parsel sayılı 835,58 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tutanağın beyanlar hanesinde üzerindeki tek katlı yığma meskenin ...’e ait olduğu belirtilerek, arsa vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, davalı ... lehine verilen şerhin iptali istemiyle; davacı ... ise, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tespitin iptali ile adına tescili istemiyle ayrı ayrı dava açmıştır. Mahkemece, davaların birleştirilmesi suretiyle mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı Hazine ve davacı ...’in davalarının kısmen kabulüne, çekişmeli 1016 ada 2 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına olan tespitinin iptali ile 08.02.2016 havale tarihli bilirkişi raporunun eki olan durum krokisinde (A) harfi ile gösterilen 529,97 metrekarelik bölümünün tespitteki niteliği ile ... adına tesciline, (B) harfi ile gösterilen 305,61 metrekarelik bölümünün ise beyanlar hanesinde şerh olmaksızın çalışma alanının en son parsel numarasıyla tespit gibi Hazine adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı-davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, temyize konu (A) bölümü yönünden ... lehine, imar-ihya ve zilyetlikle edinme koşullarının oluştuğundan bahisle, bu bölümün ... adına tesciline karar verilmiş ise de, verilen karar dosya kapsamına, usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Bilirkişi heyetince dosyaya sunulan rapora göre, 1975 tarihli hava fotoğrafında, dava konusu taşınmaz çalılık vasfında görünmekte olup, evveliyatı itibariyle imar-ihyaya muhtaç yerlerden olduğu anlaşılmaktadır. Yine aynı bilirkişi heyetince incelenen 1995 tarihli hava fotoğrafında ise, taşınmazın kuzeyinde bina bulunduğu, diğer kısımların boş olduğu belirtilmiş, zirai yönden yapılan incelemede de, taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların yaşlarının tespit tarihi itibariyle 20 yaşın altında olduğu belirlenmiştir. Evveliyatı çalılık olan bir yerin zilyetlikle edinilebilmesi için, önce yoğun emek ve para sarf edilerek tarıma elverişli hale getirilmesi, sonra imar-ihyanın tamamlandığı tarihten tespit tarihine kadar 20 yıl ekonomik amaca uygun olarak zilyet edilmesi gerekir. Bu nitelikteki taşınmaz üzerinde sadece ev yapılması imar-ihya olarak nitelendirilemez. Somut olayda, çekişmeli taşınmaz üzerindeki evin, taşınmaz yoğun emek ve çaba ile tarıma elverişli hale getirildikten sonra yapıldığı kanıtlanamamıştır.
    Hal böyle olunca, temyize konu bölüm üzerinde davacı ... lehine, 3402 sayılı Yasa’nın 14. ve 17. maddelerinde belirtilen imar-ihya ve zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı dikkate alınarak davanın reddine, ancak kadastro tespitinden önce taşınmaz üzerinde bulunduğu belirtilen bina ve ağaçların yaşı, cinsi ve taşınmaz üzerindeki konumlar da belirtilerek davacıya ait olduğu hususunun 3402 sayılı Kanun"un 19. maddesi gereğince tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması isabetsiz olup, davacı-davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.