Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/10018 Esas 2016/1454 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10018
Karar No: 2016/1454
Karar Tarihi: 03.02.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/10018 Esas 2016/1454 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, müvekkilinin felç geçirdiği için kısıtlandığını ve sahte senet düzenlendiğini iddia ederek takibin iptalini ve tazminat talep etmiştir. Davalılar ise davacının imzasını kabul ederek davanın reddedilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davanın bir kısmının açılmadığı gerekçesiyle davalılar lehine karar vermiştir. Ancak mahkeme, davacının murisi atfedilen imzanın sahte olduğunu tespit eden Asliye Ceza Mahkemesi kararını dikkate alarak davacı yönünden tespit istemini kabul etmiştir. Yargılama sırasında davacının vefatı nedeniyle mirasçılarına tebligat yapılmıştır. Mahkeme, mahkemeyi bağlayıcı nitelikte olmayan beyanları dikkate alarak bir kısım mirasçıların davayı takip etmemesi nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar vermiştir. Yüksek Mahkeme ise bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasına karar vermiştir.
Kanun Maddeleri: İcra İflas Kanunu, Türk Borçlar Kanunu, Medeni Kanun.
19. Hukuk Dairesi         2015/10018 E.  ,  2016/1454 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davacı ... bakımından kabulüne, diğer davacılar bakımından açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı ... vekili, müvekkilinin felç geçirmiş olması nedeniyle kısıtlandığını, davalılardan ..."ın müvekkili adına sahte senet düzenleyerek müvekkili aleyhine bu senedi dayanak yapmak suretiyle .... İcra Müdürlüğünün 2003/2910 sayılı dosyasında takipi başlattığını, ..."ın icra dosyasından ileri sürdüğü alacağını diğer davalı ...’a temlik ettiğini, sahte senet iddiası ile davalı ... hakkında Cumhuriyet Savcılığına şikayette bulunulduğunu ve sanık hakkında ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2005/633 Esas sayılı dosyasında ceza davasının açıldığını, takibe konu bono nedeniyle müvekkilinin davalılara borçlu olmadığını ileri sürerek, bononun ve takibin iptalini, davalıların % 40"tan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, dava konusu bonodaki imzanın davacı ...’a ait olduğunu, davacının savcılık nezdinde yaptığı şikayetler ve icra aşamalarında hiçbir yerde imza inkarında bulunmadığını, davacının aldığı paraya karşılık senet verdiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... vekili, dava konusu alacağı davalı ...’dan boşanma tazminatı alacağına karşılık olmak üzere temlik aldığını, borçlunun aşamalarda borca itiraz etmediğini, ceza davasının sonucunun beklenmesine gerek görülmeden imza incelemesi yapılmasını ve davanın reddini savunmuştur.
    Yargılama sırasında davacının vefatı ile mirasçılarına tebligat yapılmıştır.
    Mahkemece ... mirasçısı ... dışındaki davacıların davayı takip etmedikleri gerekçesi ile ... dışındaki davacılar açısından davanın açılmamış sayılmasına, dava konusu bonoda davacının murisi ...’a atfedilen imzanın sahteliği konusunda ... Asliye Ceza Mahkemesinin kesinleşen 2005/633 Esas ve 2006/639 Karar sayılı dosyasında tespit bulunduğu, kararının bağlayıcı olduğu gerekçesi ile davacı ... yönünden menfi tespit isteminin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
    Davacıların murisi ... keşideci sıfatı taşıdığı bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitini istemiştir. ...’ın ölümü ile yerine geçen mirasçı davacılar mecburi dava arkadaşı olduklarından mirasçılardan bir kısmının vermiş olduğu beyanların tüm mirasçıları yada kendilerini bağlaması söz konusu olamaz. Mirasçılar arasında davayı takip hususunda ihtilaf bulunması halinde mahkemece terekeye mümessil tayin ettirmek suretiyle taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasına girilmesi gerekirken, bir kısım mirasçıların davayı takip etmediklerine dair mahkemeyi bağlayıcı nitelikte olmayan beyanları üzerine davayı takip etmeyeceklerini beyan eden mirasçılar bakımından davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 03.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.