Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/17305
Karar No: 2018/4700
Karar Tarihi: 20.06.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/17305 Esas 2018/4700 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Hukuk Mahkemesi, Türk Medeni Kanununun 761. maddesi uyarınca “zorunlu su irtifakı” kurulması isteğine ilişkin bir davada, davanın reddine karar vermiştir. Davacının temyizi üzerine yapılan incelemede, davacının paydaşı olduğu taşınmazdan su kaynakları çıktığı ancak bu suların davacının sulama ihtiyacını giderip gidermediği yönde yeterli bir tespit yapılmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle, bilirkişilerden ek bir rapor alınarak, gerekirse uzman bilirkişilerle yeniden keşif yapılarak sulama ihtiyacının karşılanıp karşılanmadığı araştırılması ve düzenlenecek rapora göre herhangi bir karar verilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Bu tür davalarda zorunlu su irtifakı kurulacak bütün taşınmaz malikleri ile kaynak sahibi davada taraf olarak yer almalıdır. Ayrıca mecranın niteliği, nasıl ve hangi araçlarla geçirileceği de belirlenerek kararda gösterilmelidir. Zorunlu su irtifakı kurulacak güzergâhtaki bütün taşınmaz malikleri ile kaynak sahibinin menfaati gözetilmelidir. Kararda geçen kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu madde 761.
14. Hukuk Dairesi         2015/17305 E.  ,  2018/4700 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.01.2012 gününde verilen dilekçe ile zorunlu su irtifakı talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 25.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, Türk Medeni Kanununun 761. maddesi gereğince “ zorunlu su irtifakı” kurulması isteğine ilişkindir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Türk Medeni Kanununun 761. maddesi; “Evi, arazisi veya işletmesi için gerekli sudan yoksun olup, bunu aşırı zahmet ve gidere katlanmaksızın başka yoldan sağlayamayan taşınmaz maliki, komşusundan, onun ihtiyacından fazla olan suyu tam bir bedel karşılığında almasını sağlayacak bir irtifak kurulmasını isteyebilir. Zorunlu su irtifakının kurulmasında öncelikle kaynak sahibinin menfaati gözetilir…” şeklindedir.
    Zorunlu su mecra irtifakı kurulmasına ilişkin istemlerde; isteği öne süren kişinin zorunlu su mecra hakkı kurulmasına ihtiyacı olup olmadığının saptanması, taşınmazının bu ihtiyacını karşılama olanağı olup olmadığı hususunun açıklığa kavuşturulması, su ihtiyacı varsa bunu kendisinin aşırı zahmet ve gidere katlanarak başka yoldan sağlayıp sağlamayacağının araştırılması, bütün bunların yanında da zorunlu su irtifakı kurulacak kaynak sahibinin menfaatinin gözetilip gözetilmediği hususları üzerinde durulması gerekmektedir. O yüzden bu tür davalarda zorunlu su irtifakı kurulacak güzergâhtaki bütün taşınmaz malikleri ile kaynak sahibi davada taraf olarak yer almalıdır. Çünkü bu tür irtifakın da kesintisizlik ilkesine göre tesisi gerekir. Ayrıca mecranın niteliği, nasıl ve hangi araçlarla geçirileceği de belirlenerek kararda gösterilmelidir.
    Zorunlu su irtifakı kurulmasına ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine Zorunlu su irtifakı kurulması istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına Zorunlu su irtifakı kurulması istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir.
    Zorunlu su irtifakı kurulmasına ilişkin davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da zorunlu su irtifakı kurulması gerekebilir. Bu güzergah üzerindeki taşınmazların maliklerine dava dilekçesi ile husumet yöneltilmemiş olması kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığından 6100 sayılı HMK’nun 124. maddesi gereğince dürüstlük kuralına aykırı olmayan bu taraf değişikliği talebi kabul edilerek davacının bu kişilerin harçsız olarak davaya katılmalarını sağlamasına imkan verilmelidir.
    Diğer taraftan, irtifak hakkının bedeli, taşınmazların niteliğine göre uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak saptanmalı ve bedel hükümden önce mahkeme veznesine depo ettirilmelidir.
    Bu tür davaların niteliği gereği de, yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır.
    Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya gelince; davacının paydaş olduğu 1230 parsel sayılı taşınmazından 17.02.2015 tarihli Jeoloji bilirkişi raporunda (A), (B), (C) ve (D) harfleri ile gösterilen kaynaklardan su çıktığı açıktır. Ancak bu suların davacının sulama ihtiyacını gidermeye yeterli olup olmadığı mahkemece tespit edilmemiştir. Bu nedenle yapılan inceleme, araştırma hüküm vermeye; sağlıklı bir sonuca ulaşmaya yeterli değildir.
    Mahkemece öncelikle Dairemizin yukarıda değinilen ilkelerine göre bilirkişilerden ek rapor alınarak, gerekli görüldüğü takdirde uzman bilirkişilerle yeniden keşif yapılarak davacının iddia ettiği gibi daha önce davaya konu su arkından yararlanıyorsa hangi sebeple mevcut durumda yararlanamadığı, davacının taşınmazlarından çıkan suların sulama ihtiyacını karşılayıp karşılamayacağı araştırılmalı, bu hususta düzenlenecek rapora göre su ihtiyacının karşılandığının anlaşılması halinde şimdi olduğu gibi davanın reddine; karşılamadığının anlaşılması halinde ise davalının taşınmazından çıkan suyun genel su olduğu gözetilerek davacının da yararlanacağı şekilde su rejimi kurulması gerekir.
    Noksan inceleme ve araştırmayla yazılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru görülmediğinden, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.06.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi