10. Hukuk Dairesi 2019/3688 E. , 2021/1361 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, aksine Kurum işleminin iptali ile malullük aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine dair karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Uyulan bozma ilamında aynen, “Bu durumda, Mahkemece yapılacak iş; S.S. Yüksek Sağlık Kurulu raporuyla, Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu raporları arasında çelişki oluştuğundan, mevcut çelişkinin giderilmesi için, tüm tedavi evrakları da eklenerek Adli Tıp Genel Kurulundan çelişkiyi gideren ve davacının ilk işe giriş tarihinde malul olup olmadığını ve derecesini belirtir şekilde rapor alınmalı, 5510 sayılı Yasanın 27. maddesi hükmü de dikkate alınarak, maluliyet başlangıcı usulünce belirlenmeli; bu kapsamda 5510 sayılı Kanun"un 25. ve 26. maddelerinde öngörülen maluliyet aylığı bağlama koşullarının oluşup oluşmadığı irdelenmeli ve şayet maluliyet başlangıcının, tahsis talep tarihinden önceki bir tarih olduğu belirlenirse, tahsis talebini takip eden aybaşı, sonraki bir tarih olduğu belirlenirse de, bu tarihi takip eden aybaşı itibariyle aylık bağlanmasına karar verilmelidir.“ İbaresi mevcut olmakla, uyma sonucunda oluşan usuli kazanılmış hak gereğince, davacı hakkında bozmadan sonra alınan 25.06.2018 tarihli Adli Tıp raporu kapsamında maluliyet başlangıç tarihinin 14.03.2018 tarihi olduğuna dair yapılan belirleme kapsamında, davacının talebi de dikkate alınarak, 5510 sayılı Kanunun 27. maddesinin ikinci fıkrası gereğince, bu tarihi takip eden aybaşı olan 01.04.2018 tarihinden itibaren maluliyet aylığı tahsisine dair karar verilmesi yerine, yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 09.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.