3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/14406 Karar No: 2019/21974 Karar Tarihi: 02.12.2019
Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/14406 Esas 2019/21974 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi, kasten yaralama suçundan sanığı hüküm giydirerek açıklanmasını geri bırakmıştır. Ancak mahkemeye yapılan temyiz başvurusunda, tehdit suçu ile ilgili uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanıp sonuçlanmadığına ve sanığın denetim süresinde işlediği başka kasıtlı suçlardan mahkum olup olmadığına bakılması gerektiği belirtilmiştir. Mağdurun özel güvenlik görevlisi olarak çalışmak için gerekli eğitimi ve belgeleri taşımadığı da açıklanmıştır. Anayasa Mahkemesi'nin bazı hükümleri iptal etmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Bu nedenlerle karar bozulmuş ve kanun maddeleri detaylı bir şekilde açıklandığı istenmiştir. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nin 106/1-1, 6763 sayılı Kanun'un 34, 5271 sayılı CMK'nin 253, 5188 sayılı Kanun'un 10 ve 11, 23. madde.
3. Ceza Dairesi 2019/14406 E. , 2019/21974 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kasten yaralama HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Hükmün açıklanmasına neden olan kasıtlı suçun, 5237 sayılı TCK"nin 106/1-1. maddesinde düzenlenen tehdit suçu olduğu, tehdit suçunun 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma kapsamına alınmış olması gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması karşısında; TCK"nin 7. maddesi uyarınca uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak, anılan hüküm yönünden uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkum olup olmadığı tespit edilip sonucuna göre, açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Kabule göre de; 2) Özel güvenlik görevlisi olduğunu beyan eden mağdur ..."ın görev belgesinin dosya içerisinde yer almadığı ve ayrıca özel güvenlik görevlisi olarak çalışabilmek için 5188 sayılı Kanun"un 10. maddesi uyarınca özel güvenlik eğitimini başarıyla tamamlamış olmak ve 11. maddesi uyarınca da Valilikten çalışma izni almak zorunlu olup, anılan Kanun"un 23. maddesine göre özel güvenlik görevlisi olduğu kabul edilen mağdurun kendisine karşı işlenen suç nedeniyle kamu görevlisi sayılabilmesi için yukarıda açıklanan koşulları taşıması gerektiği anlaşılmakla, mağdurun bu koşulları taşıyıp taşımadığı araştırılıp değerlendirilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53/1. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerden dolayı 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 02.12.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.