Rüşvet alma - resmi evrakta sahtecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2012/13525 Esas 2014/1240 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/13525
Karar No: 2014/1240
Karar Tarihi: 10.02.2014

Rüşvet alma - resmi evrakta sahtecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2012/13525 Esas 2014/1240 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanıkların rüşvet alma ve resmi evrakta sahtecilik suçundan mahkum olduğu ve bu kararın kesinleştiği belirtildi. Ancak, sonradan çıkan bir yasa ile TCK'nın 252. maddesi değiştirilmiş ve bu değişikliğin sanıkların aleyhine olduğu kabul edilerek yeniden değerlendirildi. Bu değerlendirme sonucu, suçun unsurları uygun şekilde tavsif edildiği ve hükümlerin usul ve kanuna uygun olduğu kararı verildi. Kararda, değerlendirme yapılırken CMUK'un 317 ve 318. maddeleri gözetildi. Kararda geçen kanun maddeleri: 6352 sayılı Yasa'nın 87. maddesi ile değişik TCK'nın 252. maddesi.

5. Ceza Dairesi 2012/13525 E. , 2014/1240 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Rüşvet alma, resmi evrakta sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 12/02/2008 günlü 2007/9-230 Esas ve 2008/23 sayılı Kararı uyarınca tayin olunan ceza miktarı nazara alınarak sanık ... müdafiin duruşma talebi ile Dairemizin 03/11/2008 tarih ve 2008/10486 Esas, 2008/9252 Karar sayılı ilamıyla onanarak kesinleşen sahtecilik suçu dahil mahkumiyet ve beraet kararları ile ilgili olarak mahkemenin karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kararı karşısında tebliğnamedeki kesinleşen hükümler hakkında yeniden karar verildiğine dair görüşe iştirak edilmediği gibi bu kararın temyizi olanaklı olmadığından sanıkların buna yönelik temyizlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 317 ve 318. maddeleri gereğince reddiyle incelemenin rüşvet suçundan kurulan hükümlerle sınırlı ve duruşmasız olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Hükümden sonra 05/07/2012 gün ve 28344 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yasanın 87. maddesi ile değişik TCK"nın 252. maddesindeki düzenlemenin açıkça sanıkların aleyhine olduğu gözetilerek tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükümlerin ONANMASINA, 10/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.