2. Ceza Dairesi Esas No: 2019/5462 Karar No: 2019/15138 Karar Tarihi: 09.10.2019
Hırsızlık - konut dokunulmazlığını bozma - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/5462 Esas 2019/15138 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karar, çocuk mahkemesinde görülen bir hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma suçu davasıyla ilgilidir. 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuk, birlikte suç işlediği diğer çocukla birlikte müştekinin evinin bahçesindeki kümesten 5 tavuk çalmakla suçlanmaktadır. Kararda, suçun gece vakti ve birden fazla kişi ile işlenmesinin nitelikli hal olduğu, bu nedenle dava zamanaşımı sürelerinin dolmadığı belirtilmektedir. Ancak, kararda ayrıca suça sürüklenen çocukların yakalanma şekli, kısmi iade ve çocuğun algılama yeteneği konularında eksikler olduğu, rapor alınması gerektiği belirtilerek hüküm bozulmaktadır. Suçla ilgili kanun maddeleri ise şöyledir: 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b, 143, 116/1-4, 119/1-c maddeleri hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarını içermektedir. Ayrıca, 66/1-d, 66/2 ve 67/4. maddeleri dava zamanaşımı sürelerini belirlemekte, 31/2. madde suçun işlendiği yaş grubunu düzenlemektedir.
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 12-15 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk ...’ın diğer suça sürüklenen çocuk ... ile birlikte, 10/05/2014 tarihinde gece saat 22.00 sıralarında, müştekinin evinin bahçesindeki kümesten 5 adet tavuk çaldıkları olayda, suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b, 143, 116/1-4, 119/1-c ve 31/2. maddelerine uyan hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarında, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 11.12.2012 tarih ve 2012/1247 Esas ve 2012/1842 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere; 5237 sayılı TCK"nın 116/4 ve 119/1-c maddelerinde düzenlenen suçun gece vakti ve birden fazla kişi ile birlikte işlenmesinin, suçun daha ağır ceza verilmesini gerektiren nitelikli hali olması nedeniyle aynı Kanun"un 66/3. maddesi uyarınca dava zamanaşımı süresinin hesabında dikkate alındığında, TCK"nın 66/1-d, 66/2 ve 67/4. maddelerine göre hesaplanan zamanaşımı sürelerinin dolmadığı belirlendiğinden tebliğnamedeki bozma düşüncesine katılınmamış, dosya kapsamına göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Suça sürüklenen çocuk ..."ın, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen suça sürüklenen çocuk ... ile birlikte, müştekinin evinin bahçesindeki kümesten 5 adet tavuğu alıp çuvala koyup uzaklaştıktan sonra, görevlilerce şüphe üzerine yakalandıklarının anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuğun kesintisiz takip olmaksızın yakalanması nedeniyle eylemin tamamlandığı gözetilmeden yazılı şekilde teşebbüs hükümlerinin uygulanması, 2-Müştekinin kümesinden 5 adet tavuğun çalındığı, suça sürüklenen çocukların yakalanmasından sonra henüz yasal müracaatı olmayan müştekinin kümesinden hırsızlık yapkılarını söyleyerek 4 adet tavuğun müştekiye iadesini sağladıkları, müştekinin de 1 adet tavuğunun teslim edilmediğini söylediğinin anlaşılması karşısında, soruşturma aşamasında gerçekleşen kısmi iade nedeniyle müştekiden kısmi iadeye rızasının bulunup bulunmadığı sorularak sonucuna göre TCK’nın 168/1-4. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi, 3-Suç tarihi itibariyle 12-15 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK"nın 31/2 maddesi uyarınca, konut dokunulmazlığını bozma suçu yönünden hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği hususunda rapor alınması gerektiği gözetilmeden, hırsızlık suçundan alınmış rapor ile yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma sonrası hırsızlık suçundan kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine 09/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.