3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/15959 Karar No: 2019/21963 Karar Tarihi: 02.12.2019
Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/15959 Esas 2019/21963 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada sanık kasten yaralama suçundan mahkum edilmiştir. Ancak temyiz edilerek incelenen davadan, sanığın adli sicil kaydında başka bir tekerrüre esas sabıkasının olmadığı, ancak uzlaşma kapsamına alınan hırsızlık suçu sebebiyle tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerektiği, cezanın belirlenmesinde karışıklık oluşturan detayların düzeltilmesi gerektiği, sanığın eyleminin üst soyu olan babasına karşı işlendiğinin göz önünde bulundurulmaması sebebiyle hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği, ve bazı kanun maddelerinin Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilmesi nedeniyle sanığın hak yoksunlukları yönünden hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Kararda, TCK'nin 141/1, 86/2, 86/3-a, 2. ve 7. maddeleri ile CMK'nin 253. ve 321. maddelerine atıfta bulunulmuştur.
3. Ceza Dairesi 2019/15959 E. , 2019/21963 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kasten yaralama HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak; 1) Sanığın adli sicil kaydında başkaca tekerrüre esas sabıkası olmadığı gözetildiğinde, tekerrüre esas alınan Kaş Asliye Ceza Mahkemesinin 17.05.2012 tarih ve 2012/48 Esas – 2012/498 Karar sayılı ilamıyla sanığın 5237 sayılı TCK"nin 141/1. maddesi gereğince hırsızlık suçundan cezalandırılmasına karar verildiği ancak; 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesi gereğince uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenerek, tekerrüre esas alınan suçun da uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakla; TCK"nin 2. ve 7. maddeleri de gözetilerek, sanık hakkında tekerrüre esas alınan hükme ilişkin uzlaştırma işlemi yapılıp yapılmadığı mahkemesinden sorularak, sonucuna göre TCK"nin 58. maddesinde düzenlenen tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesinde zorunluluk bulunması, 2) Sanık hakkında kurulan hükümde, TCK"nin 86/2. maddesine göre temel ceza alt sınırdan belirlendiği halde "takdiren ve teşdiden" yazılarak hükümde karışıklığa neden olunması, 3) Sanığın eylemini üst soyu olan babasına karşı işlediği gözetilmeden, TCK"nin 86/3-a maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkrada eşine karşı işlediğinin belirtilmesi, 4) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53/1. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının dikkate alınmasına 02.12.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.