Hukuk Genel Kurulu 2019/421 E. , 2019/980 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı, Muğla 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 25.02.2016 tarihli ve 2015/783 E., 2016/121 K. sayılı kararın bozulmasını kapsayan ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulundan çıkan 18.12.2018 tarihli ve 2018/17-78 E., 2018/1957 K. sayılı kararın, karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacılar tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla; Hukuk Genel Kurulunca dilekçe, düzeltilmesi istenen karar ve dosyadaki ilgili bütün belgeler okunduktan sonra gereği görüşüldü:
I) 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş; bu Kanunun 450. maddesiyle de 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ek ve değişiklikleriyle birlikte tümüyle yürürlükten kaldırılmıştır. Bununla birlikte kanun koyucu uygulamada bir takım sorunların ortaya çıkmasını engellemek için 6100 sayılı Kanun’a geçiş hükümlerini ayrıca düzenlemiştir.
31.03.2011 tarihli ve 6217 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen geçici 3. maddenin, 01.07.2016 tarihli ve 6723 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 2. fıkrasına göre bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacaktır.
Bilindiği üzere, 21.07.2004 tarihli ve 25529 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak, öngördüğü istisnalar dışındaki hükümleri yayımı tarihinde yürürlüğe giren, 14.07.2004 tarih ve 5219 sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, yürürlük tarihinden sonra mahkemelerce verilen hükümler yönünden 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427. maddesindeki temyiz (kesinlik) sınırını bir milyarTL, yine yürürlük tarihinden sonra Yargıtay Daireleri ve Hukuk Genel Kurulunca temyiz incelemesi sonucunda verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilebilmesi için 440/III-1. maddesinde aranan parasal sınırı da altı milyar TL olarak değiştirmiştir. 5219 ve 5236 sayılı Kanunlara göre katsayı artışı uygulanarak bu sınırlar yıllar itibariyle arttırılmıştır.
16.07.1981 tarihli ve 2494 sayılı Kanun"un geçici maddesi ile temyiz ve karar düzeltme sınırlarına ilişkin değişikliklerin, Kanun’un yürürlüğe girmesinden sonra verilecek nihai kararlara yönelik temyiz ve karar düzeltme istemleri hakkında uygulanacağı belirtilmiş; dolayısıyla, dava hangi tarihte açılmış olursa olsun, temyiz ve karar düzeltme sınırlarının saptanmasında, hakkında bu yollara başvurulan hükmün verildiği tarihteki yasal durumun esas alınacağı kabul edilmiştir.
Bu durumda; bir mahkeme kararının temyiz edilip edilemeyeceği veya Yargıtay kararına karşı karar düzeltme yolunun açık olup olmadığı belirlenirken, temyiz ya da karar düzeltme hakkının doğduğu (kararın verildiği) tarihteki hukuksal durum esas alınmalı; temyiz ya da karar düzeltme istemine konu karar tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmü temyiz veya karar düzeltme sınırı yönünden hangi düzenlemeyi içeriyor ise, ona bağlı kalınmalıdır.
Buradaki "karar" ifadesinin, mahkemenin, Özel Daire bozmasına karşı verdiği direnme kararını ve ayrıca Hukuk Genel Kurulunun verdiği kararı da kapsayacağında duraksama bulunmamaktadır.
6217 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"na eklenen geçici 3. madde atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 440. maddesindeki parasal sınır, 5236 sayılı Kanun’un 19. maddesi ile HUMK’ya eklenen Ek-madde 4’te öngörülen yeniden değerlendirme oranları dikkate alındığında, düzeltilmesi istenen Hukuk Genel Kurulu kararının tarihi itibariyle karar düzeltme sınırı 2018 yılı için 15.910,00TL"dir.
Somut olayda, davacı ... tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuş ise de; karar düzeltmeye konu edilen tazminat miktarı 15.910,00TL’lik değerin altında olduğundan, bu davacı yönünden karar düzeltme yoluna gidilmesi miktar itibariyle mümkün değildir.
Bu durumda; 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun değişik 440/III-1. maddesindeki karar düzeltme ile ilgili parasal sınırın altında olan davalara ait hükümlere ilişkin Yargıtay kararları hakkında karar düzeltme yoluna başvurulamayacağından, davacı ... yönünden yapılan karar düzeltme dilekçesinin reddi gerekmektedir.
II) Karar düzeltme isteminde bulunan diğer davacılar bakımından yapılan incelemede; temyiz kararında yer alan açıklamalara göre, Hukuk Genel Kurulu kararının bütününden maddi hata sonucu yazıldığı açıkça anlaşılan “…davalı ...’nin KTK 104. maddesi anlamında işleten gibi sorumluluğuna hükmedilmesi gerektiği kabul edilmelidir” cümlesindeki “KTK 104. maddesi anlamında işleten gibi” ibaresinin karar metninden çıkarılmak suretiyle, 6217 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 440. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (I) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı ... yönünden yapılan karar düzeltme dilekçesinin miktar itibari ile REDDİNE, (II) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar ... ve ...’ın karar düzeltme istemlerinin REDDİNE, Hukuk Genel Kurulu kararında maddi hata sonucu yer aldığı anlaşılan “KTK 104. maddesi anlamında işleten gibi” ibarelerinin karar metninden çıkarılmasına, 6217 sayılı Kanun"un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 442/3. ve 4421 sayılı Kanun"un 4/b-1 maddeleri gereğince takdiren 370,00TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine, 01.10.2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.