17. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4043 Karar No: 2019/13646 Karar Tarihi: 04.11.2019
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/4043 Esas 2019/13646 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, hırsızlık suçundan mahkum edilmiştir. Temyiz başvurusu incelendiğinde, suçun sanık tarafından işlendiği kabul edilerek hükümde herhangi bir usul ve yasaya aykırılık bulunmadığına karar verilmiştir. Ancak, sanığın savunma yapma hakkının ihlal edilmesi sebebiyle kararın bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır. Mahkeme, otomobilin düz kontak yapılması suretiyle çalınmasının 5237 sayılı TCK'nun 142/2-h maddesindeki hırsızlık suçuna girdiğini ancak hükümde bu madde yerine 142/1-e maddesi esas alındığı için kararın bozulması gerektiğini tespit etmiştir. Ayrıca, TCK'nun 53. maddesi ile ilgili Anayasa Mahkemesi iptal kararının da değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri açıklandığında, 5237 sayılı TCK'nun 142/2-h maddesi, araçların kilitlenme yoluyla korunması altındaki eşyaların çalınması suçunu düzenlerken, 142/1-e maddesi ise genel anlamda hırsızlık suçunu tanımlamaktadır.
17. Ceza Dairesi 2019/4043 E. , 2019/13646 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece sanık hakkında hırsızlık suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Ceza Genel Kurulu’nun 2012/13-1313 Esas ve 2013/521 Karar sayılı kararında da kabul edildiği üzere; kapıları ve camları açık olan aracın, kontak adı verilen bölümünün bulunduğu bölgeye her ne suretle olursa olsun zarar verilip, dışarı çıkarılan kablolar birbirine değdirilerek düz kontak yapılıp çalıştırılarak götürülmesi eyleminin 5237 sayılı TCK’nun 142/1-b maddesi kapsamında bulunan kilitlenmek suretiyle muhafaza altına alınan eşyanın çalınması şeklindeki nitelikli hırsızlık suçunu oluşturduğunun kabulü gerektiği, somut olayda, müştekinin sağ ön kapı kilidinin arızalı olan aracının düz kontak yapıldığının tespit edildiği anlaşılmakla; otomobilin düz kontak yapılmak suretiyle çalınması şeklinde gerçekleşen eylemin suç tarihi itibarıyla 5237 sayılı TCK"nun 142/2-h maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanun"un 142/1-e maddesine göre hüküm kurulması, 2-T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 04.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.