17. Hukuk Dairesi 2015/8338 E. , 2018/1727 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın, davacının babası ..."a çarpmasıyla ölümlü kaza meydana geldiğini, davacının ölen babasının desteğinden yoksun kaldığını, davalıya yapılan başvuru üzerine 5.884,20 TL. tazminat ödenmişse de bu bedelin gerçek zararın çok altında olduğunu belirterek belirsiz alacak davası olarak açtıkları davada şimdilik 10.000,00 TL. maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 18.12.2014 tarihli artırım dilekçesiyle, taleplerini 25.096,74 TL"ye yükseltmiştir.Davalı vekili, poliçe limitiyle sınırlı biçimde ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında zarardan sorumlu olduklarını, davacının zararı ispat etmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile (tefrik edilen dosyadaki davalılar ... ve ... hakkında verilecek hükümle tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) 797,66 TL. bakiye destekten yoksun kalma tazminatının 07.02.2013 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; özellikle, desteğin kazadaki kusurunun, zarar gören 3. kişi konumunda olan davacıya yansıtılamayacağı ve tazminattan bu nedenle indirim yapılamayacağına ilişkin uygulamanın, desteğin sürücüsü olduğu aracın trafik sigortacısına karşı yöneltilen tazminat talepleri bakımından geçerli olduğu gözetildiğinde, davacı desteğinin kazadaki kusur oranı dahilinde tazminattan indirim yapılmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre; davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan ölüm nedeniyle, ölenin yakınının, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 53/3. maddesi gereği, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı ..."in desteği olan babası ..., kaza tarihinde 35 yaşında ve boşanmış olup davacı ... dışında çocuğu bulunmamaktadır. Mahkemenin hükme esas aldığı 06.11.2014 tarihli kök rapor ve 29.12.2014 tarihli ek raporda bilirkişi tarafından, desteğin yaşına göre % 17 evlenme ihtimalinin bulunduğu, evli olmadığı dönemde davacı kızına % 25 ve evlendikten sonra % 15 pay ayıracağı kabul edilerek hesaplama yapılmış; desteğin evli olacağı varsayılan dönem için davacı yararına hesaplanan tazminattan % 17 evlenme ihtimaline göre yeniden indirim yapılmış, bu suretle davacının hak kazanabileceği tazminat belirlenmiş ise de desteğin evli ve geriye bir kız çocuğu kaldığı düşünüldüğünde 35 yaşında olan desteğin tekrar evleneceği ve evlendikten sonra geriye kalan tek kızı davacının payının %15 olacağına yönelik tazminat belirlenmesi dairemiz yerleşik uygulamalarına uygun bulunmamaktadır.Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre desteğe iki, geride kalan tek çocuğuna bir pay verilmek suretiyle davacıya 22 yaşına kadar %33 pay vermek suretiyle destekten yoksun kalma zararı belirlenmesi gerekirken hatalı hesaplama ve eksik pay verilerek yapılan tazminat hesabı doğru görülmemiştir.Bu durumda mahkemece yukarıda belirtilen esaslara göre konusunda uzman aktüerya bilirkişiden bir hesap raporu alınarak tazminat buna göre belirlenmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde denetime elverişli olmayan rapora dayanılarak karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 12/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.