Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/1882 Esas 2018/5834 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, müvekkilinin ikamet ettiği site olan......Konutları 8. ada, C2-9 blokun yöneticisi olduğunu, müvekkilinin yaşamış olduğu siteye ait yönetim planında 3346/1 parselde yer alan "açık tören alanı" olarak gösterilen ortak alanın amaç ve kullanılış biçiminin değiştirilmesi suretiyle 07/06/2013 tarihinde.............. Temsilciler Kurulunun almış olduğu kararın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece davanın kabulü ile.............. Yönetimi Temsilciler Kurulunun 07/06/2013 tarih ve 104 nolu kararının davaya konu edilen "...... İş Merkezi Karşısı Tören alanı olan boş alanın haftada 1 gün pazar yeri (kapalı) olarak kullanılmak üzere ...... Belediyesi Başkanlığına yıllık 500.00.-TL karşılığı işletme yetkisi verilmesine, sözleşme yapılmak üzere TY yönetiminin yetkili kılınmasına" dair kısmının iptaline karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Geri çevirme kararı sonrasında dosyaya toplu yapı yönetim planı gönderilmişse de dosyadaki bilgi ve belgelerden; davaya konu sitenin birden çok parsel üzerine kurulu bulunduğu ve Kat Mülkiyeti Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin 5711 sayılı Kanunun 22. maddesi ile değişik Kat Mülkiyeti Kanununun 66 ve 67. maddeleri gereğince toplu yapıyı oluşturan imar parselleri ve ortak yerlerin tapuda birbirleriyle bağlantıları sağlanmak suretiyle irtibatlandırılmadığı ve sitede henüz toplu yapı yönetimine geçilmediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle, uyuşmazlığın Kat Mülkiyeti Kanunu değil, genel hükümlere göre çözümlenmesi gerektiğinden görev hususu da buna göre tespit edilmelidir. Hukukî uyuşmazlıklarda asliye hukuk mahkemelerinin görevi asıl, sulh hukuk mahkemesinin görevi ise istisnadır. Özel bir kanun hükmü ile açıkca sulh hukuk mahkemesinde bakılacağı bildirilmeyen bütün dava ve işler asliye hukuk mahkemesinde görülür. Bu nedenle mahkemece, görevsizlik kararı verilerek dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesi gerekirken, işin esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 20/09/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.