Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/30267
Karar No: 2017/589
Karar Tarihi: 24.01.2017

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2016/30267 Esas 2017/589 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, Türkiye İş Kurumu'nun bir kararının iptal edilmesini ve borçlu olmadıklarının tespit edilmesini istemiştir. Ancak yerel mahkeme davanın usulden reddine karar vermiştir. Temyiz edilen kararda ise, davacı işveren ile şikayet eden ve alacakları tespit edilen davalı işçi açısından davanın esastan görülmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, iş müfettişlerinin ve işçi şikayetlerini inceleyen bölge müdürlüğü memurlarının tuttukları tutanakların geçerli olduğu ve inceleme denetimine itiraz edilebileceği vurgulanmıştır. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 92. Maddesi de iş müfettişleri tarafından düzenlenen raporların ve tutulan tutanakların işçi alacaklarına ilişkin kısımlarına karşı taraflarca otuz gün içerisinde yetkili iş mahkemesine itiraz edilebileceği belirtilmiştir.
9. Hukuk Dairesi         2016/30267 E.  ,  2017/589 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı, Türkiye İş Kurumu"nun 07/07/2015 tarih ve 35250007-622.1.2.-96796 sayılı kararının iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın usulden reddine karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, şirkette çalışan davalı ..."ın iş sözleşmesinin sona erdiği ve yasal haklarının kendisine ödenmediğinden bahisle Türkiye İş Kurumuna yaptığı başvuruya istinaden kurumca kıdem tazminatı ve 2015 yılına ilişkin 14 günlük yıllık izin alacağının kendisine ödenmesi gerektiğinin bildirildiğini, ancak davacının yıllık izinlerini kullandığını ve 1475 sayılı Yasanın 14/5. maddesi gereğince iş akdini feshettikten sonra başka bir işyerinde çalışmaya başlaması nedeniyle kıdem tazminatına hak kazanamayacağını belirterek, Türkiye İş Kurumu"nun 07/07/2015 tarih ve 35250007-622.1.2-96796 sayılı kararının iptaline ve borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü vekili, davacı işverene ait işyerinde görev yaparken iş akdi feshedilen diğer davalı ..."ın şikayeti üzerine yapılan inceleme sonucunda, müvekkili tarafından, yazı ile işten çıkarılanın bir kısım işçilik alacaklarının hak edildiği tespitinde bulunarak ödenmesi gerektiğini bildirdiğini, davacının bu davayı açmakta korunmaya değer bir hukuki menfaatinin bulunmadığını, müvekkilce yapılan tespitin bildirici, tavsiye edici mahiyette bir idari işlem olduğunu, müvekkili kurumun taraf sıfatının bulunmadığını belirtirken,
    Davalı ... ise, davacı şirketten işçilik alacaklarını alamadığını, bu sebeple 10/06/2015 tarihinde Türkiye İş Kurumuna yapmış olduğu şikayet üzerine kurum tarafından 07/07/2015 tarihli raporun hazırlandığını, işçilik alacaklarının olduğu yönünde karar verildiğini, davacı işverenin ise söz konusu kararın iptali adına tarafını ve ilgili kurumu davalı göstererek huzurdaki davayı açtığını, kurumun vermiş olduğu bu karara karşı açılan iptal davasında işçinin taraf olmasının mümkün olmadığını, davalı kurumun vermiş olduğu kararda işçinin tasarrufunda olan bir hususun bulunmadığını, buna ilaveten davacı şirkette çalışmış olduğu döneme ilişkin kıdem tazminatı alacağının ve yıllık izin alacağının olduğunun incelemede de görüleceğini, bu nedenle davacı tarafın kıdem tazminatı ile yıllık izin alacağına ilişkin yapmış olduğu itiazların kabul edilemeyeceğini, kurumun almış olduğu kararın talep ettiği işçilik alacaklarının bulunduğu ve tarafına ödenmesi gerektiği yönünde olduğunu
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, dava kurum işleminin iptali ve menfi tespit davası olarak nitelendirilerek, Davalı ..."ın 10/06/2015 tarihli şikayeti üzerine Türkiye İş Kurumu memurları tarafından yapılan inceleme sonucunda, davalı işçinin kıdem tazminatının ve yıllık izin ücretinin ödenmesi gerektiği yönünde rapor düzenlenerek, davacı işverene ve davalı işçiye tebliğ edildiği, İş Kanunu"nun 91. maddesi gereğince, iş sözleşmesi fiilen sona eren işçilerin kanundan, iş ve toplu iş sözleşmesinden doğan bireysel alacaklarına ilişkin şikayetleri üzerine işçi şikayetlerini incelemekle görevli bölge müdürlüğü memurları tarafından tutulan tutanakların aksi kanıtlanıncaya kadar geçerli olduğu, bu anlamda bölge müdürlüğü memurları tarafından tutulan tutanaklar ile işçi alacaklarına ilişkin olarak iş müfettişleri tarafından düzenlenen raporlar ve tutulan tutanaklar arasında herhangi bir fark bulunmadığı, ancak Kanunun 92/3. maddesinde, iş müfettişleri tarafından düzenlenen raporların ve tutulan tutanakların işçi alacaklarına ilişkin kısımlarına karşı taraflarca otuz gün içerisinde yetkili iş mahkemesine itiraz edilebileceği yönünde düzenleme yer almasına rağmen, bölge müdürlüğü memurları tarafından tutulan tutanaklara karşı aynı yolun öngörülmediği, bölge müdürlüğü memurları tarafından tutulan tutanakların aksi kanıtlanıncaya kadar geçerli belge niteliğinde olması yani işvereni işlem yapmaya zorlayacak nitelikte olmaması ve işçi tarafından açılacak bir alacak davasında aksinin ispat edilmesinin mümkün olması nedeniyle, bu tutanaklara karşı dava açmakta davacı işverenin hukuki bir yararının bulunmadığı gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    4857 sayılı İş Kanunu’nun 92. Maddesine göre:
    “91 inci madde hükmünün uygulanması için iş hayatının izlenmesi, denetlenmesi ve teftişiyle ödevli olan iş müfettişleri, işyerlerini ve eklentilerini, işin yürütülmesi tarzını ve ilgili belgeleri, araç ve gereçleri, cihaz ve makineleri, ham ve işlenmiş maddelerle, iş için gerekli olan malzemeyi 93 üncü maddede yazılı esaslara uyarak gerektiği zamanlarda ve işçilerin yaşamına, sağlığına, güvenliğine, eğitimine, dinlenmesine veya oturup yatmasına ilişkin tesis ve tertipleri her zaman görmek, araştırmak ve incelemek ve bu Kanunla suç sayılan eylemlere rastladığı zaman bu hususta T.C Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak İş Teftişi Tüzüğünde açıklanan şekillerde bu halleri önlemek yetkisine sahiptirler.
    Teftiş, denetleme ve incelemeler sırasında işverenler, işçiler ve bu işle ilgili görülen başka kişiler izleme, denetleme ve teftişle görevli iş müfettişleri ve işçi şikayetlerini inceleyen bölge müdürlüğü memurları tarafından çağrıldıkları zaman gelmek, ifade ve bilgi vermek, gerekli olan belge ve delilleri getirip göstermek ve vermek; iş müfettişlerinin birinci fıkrada yazılı görevlerini yapmaları için kendilerine her çeşit kolaylığı göstermek, bu yoldaki isteklerini geciktirmeksizin yerine getirmekle yükümlüdürler.
    Çalışma hayatını izleme, denetleme ve teftişe yetkili iş müfettişleri ile işçi şikayetlerini incelemekle görevli bölge müdürlüğü memurları tarafından tutulan tutanaklar aksi kanıtlanıncaya kadar geçerlidir. İş müfettişleri tarafından düzenlenen raporların ve tutulan tutanakların işçi alacaklarına ilişkin kısımlarına karşı taraflarca otuz gün içerisinde yetkili iş mahkemesine itiraz edilebilir”.
    Anılan yasal hükümler ile Çalışma ilişkilerini korumak ve geliştirmek, ortam ve koşullarını denetlemek görevi iş müfettişleri ve şikayetler konusunda Bölge Müdürlüğü memurlarına verilmiştir. Buna göre iş müfettişleri işyerinde genel, kontrol ve inceleme denetimi, memurlar ise sadece inceleme denetimi yaparlar.
    İşyerinde işin yürütümü yönünden çalışma hayatı ile ilgili tüm mevzuat hükümlerine ve işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından ise; işçi sağlığı ve güvenliğine ilişkin mevzuat hükümlerinin uyulup uyulmadığının tespiti, genel denetimdir. Genel denetim ise yargısal faaliyet olarak nitelendirilemez.
    Kontrol denetimi ise, genel denetim sonrası (işin yürütümü veya işçi sağlığı ve güvenliğine ilişkin) mevzuata aykırılık ve eksiklik olarak tespit edilen olguların, verilen süre içinde giderilip giderilmediğini kontrol edilmesidir.
    İnceleme denetimi, bir kişinin ya da kurumun başvurusu üzerine yapılan denetimdir. Bu denetimi iş müfettişi ve memurlar yapmaktadır. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 92/3 maddesi uyarınca itiraza tabi olan denetim, inceleme denetimidir. Dolayısı ile ister müfettiş tarafından isterse memurlar tarafından yapılsın, itirazın incelenmesi gerekir. Ancak burada itirazın tarafı kurum değil, şikayeti yapan ve 4857 sayılı İş Kanunu’nun 92. Maddesi uyarınca inceleme denetimi yaptıran ve işçilik alacakları belirlenen işçidir.
    Dosya içeriğine göre Türkiye İş Kurumu Bölge Müdürlüğüne davalı işçi ...’ın şikayeti üzerine, bölge Müdürlüğü memuru inceleme denetimi ile adı geçenin işçilik alacaklarını tespit etmiştir. Davalı her ne kadar kurum işleminin iptalini ve borçlu olmadığının tespitini istese de bu sonuç itibari ile 4857 sayılı İş Kanunu’nun 92/son Maddesi uyarınca itirazdır. Bu itiraz da ise hukuki yararı vardır. Davacı işveren ile davalı şikayet eden ve inceleme yapılması sonucu alacakları tespit edilen davalı işçi açısından davanın esastan görülmesi gerekir. Yazılı ve yerinde olmayan gerekçe ile hukuki yarar yokluğundan reddi hatalıdır.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 24.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi