2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/13333 Esas 2020/4439 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13333
Karar No: 2020/4439
Karar Tarihi: 09.09.2020

2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/13333 Esas 2020/4439 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan yargılandığı dava dosyasında, olay günü kolluk ekiplerince yapılan incelemede, kazı yapıldığı ihbarı üzerine 6 metre eninde, 2,50 metre genişliğinde, 5 metre derinliğinde bir çukur bulunduğu ve çukurun yanında kazma, kürek, 25 metre hortum ile sanıklardan birinin traktörün arka bölümüne bağlı bir ilaç makinesi bulunduğu tespit edilmiştir. Sanıkların savunmalarında su biriktirmek için çukur açtıklarını belirtmelerine rağmen yapılan keşif sonucu, dava konusu alanın sit alanı veya 2863 sayılı Kanun kapsamında kalan yerlerden olmadığı ve herhangi bir arkeolojik bulguya rastlanmadığı tespit edilmiştir. Şüpheden uzak, kesin delil bulunmadığından dolayı, mahkemece yüklenen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı kabul edilerek, sanıkların ayrı ayrı beraatine karar verilmiştir. Kararda, CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat hükmü verildiği belirtilmiştir. Ayrıca, suçun unsurlarının oluşmadığının sabit olduğundan katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle beraate ilişkin hüküm onanmıştır. Kanun maddeleri olarak, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun

12. Ceza Dairesi 2019/13333 E. , 2020/4439 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince ayrı ayrı beraat

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların ayrı ayrı beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay günü kazı yapıldığı ihbarı üzerine kolluk ekiplerince olay yerine intikal edildiği, 6 metre eninde, 2,50 metre genişliğinde, 5 metre derinliğinde kazı çukuru, kazı çukurunun yanında kazma, kürek, 25 metre hortum, çukurda biriken suyu tahliye etmede kullanıldığı öğrenilen traktörün arka bölümüne bağlı ilaç makinesi bulunduğu, sanıkların aşamalardaki savunmalarında su biriktirmek için çukur açtıklarını beyan ettikleri, mahallinde yapılan keşif neticesinde alınan arkeoloji bilirkişisi raporu ile, dava konusu alanın sit alanı veya 2863 sayılı Kanun kapsamında kalan yerlerden olmadığının ve herhangi bir arkeolojik bulguya rastlanmadığının tespit edildiği dosya kapsamında; sanıkların dava konusu yeri kültür varlığı bulmak amacıyla kazdıklarına ve üzerine atılı suçu işlediklerine dair savunmalarının aksine, şüpheden uzak, kesin delil mevcut olmadığı anlaşılmakla;
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, suçun unsurlarının oluştuğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraata ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 09/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.