Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2474
Karar No: 2020/606

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/2474 Esas 2020/606 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2019/2474 E.  ,  2020/606 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 14/11/2017 tarih ve 2015/331 E- 2017/360 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 01/03/2019 tarih ve 2018/813 E- 2019/228 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin dünyaca ünlü tanınmış “DİESEL” markasının sahibi olduğunu, Türkiye’de de “DİESEL” ibareli tescilli çok sayıda markası bulunduğunu, davalı şirketin “DİES LİFE” ibareli markanın 25. ve 35. sınıf mal/hizmetlerde adına tescili için 2013/80340 numarası ile davalı Kuruma başvuruda bulunduğunu, başvuruya yaptıkları itirazın nihai olarak YİDK’in 21/06/2015 tarih 2015-M-5419 sayılı kararı ile reddedildiğini, davalı şirketin “DİES LİFE” ibaresinin logosunun sol kısmında bulunan kırmızı işaretin müvekkili şirket adına tescilli marka ve logo ile karışıklığa yol açabilecek nitelikte olduğunu, tüketicilerin davalı şirketin kullandığı işaret sebebiyle her iki markanın ürünlerini karıştırıp davalının ürünlerini müvekkilinin markasına ait ürünler gibi algılayacaklarını, davaya konu markanın harflerinin dizilimi, okunuşu ve kulakta bıraktığı intibaının müvekkilinin markası ile birebir aynı olduğunu, davalı şirketin müvekkiline ait markadaki tüm unsurlara kendi markasında yer vermek suretiyle iltibas yarattığını, “LİFE” ibaresinin jenerik bir ibare olduğunu, davalı şirket markasının 25. ve 35. sınıf mal/hizmetleri kapsadığını, müvekkilinin “DİESEL” markasının ilk defa 1989 yılında tescil edildiğini ve uzun süredir 25. ve 35. sınıf mal/hizmetlerde kullanıldığını, davalı şirketin kötü niyetli olarak müvekkili şirket markasından haksız ve hukuka aykırı bir şekilde yararlanmak istediğini ileri sürerek, YİDK’in 21/06/2015 tarih 2015-M-5419 sayılı kararının iptaline, 2013/80340 sayılı davalı şirket markasının sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Kurum vekili, davacı ve davalı markası arasında ortalama tüketici nezdinde görsel, işitsel ve kavramsal düzeyde ilişkilendirilme ihtimali de dahil olmak üzere karıştırmaya yol açacak derecede benzerlik bulunmadığını, başvuru markasının davacının markalarından ayrı bir şekil unsuruna sahip olduğunu, markalarda kullanılan sözcüklerin İngilizce olup birbirlerinden farklı anlamlara sahip olduğunu, başvuruda ayrıca 556 sayılı KHK 8/4 maddesindeki şartların da oluşmadığını, markalar arasında iltibas riski olmadığından davacının kötü niyet iddiasının yerinde olmadığını, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı şirket vekili, davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığını, davacı markaları ile müvekkili markası arasında herhangi bir benzerlik bulunmadığı gibi iltibas tehlikesi de olmadığını, davacının markasının davalı Kurum nezdinde tanınmış marka olarak tescilinin bulunmadığını, davacı yan markasının genel ibare olup, ayırt ediciliğinin zayıf olduğunu, davacının tescile yaptığı itirazına mesnet gösterdiği markalarda 35. sınıf hizmetlerin bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının 2013/80340 sayılı "DIES LIFE+şekil" ibareli başvurusu ile davacının itirazına mesnet "DIESEL" ibareli markaları arasında iltibasa yol açacak derecede benzerlik olduğu, başvurunun kapsadığı 25. sınıf malların tamamı ile bu malların satışına özgü 35. sınıf mağazacılık hizmetler ile davacı markalarının kapsadığı mal ve hizmetlerin aynı/aynı tür oldukları, bu mal ve hizmetler yönünden 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi koşullarının oluştuğu, davacı markalarının giyim emtiası üzerinde tanınmış marka oldukları ileri sürülmüş ise de bu iddianın kanıtlanamadığı, yine başvurunun kötü niyetli olduğunun da ispat edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne, YİDK"in 2015-M-5419 sayılı kararının iptaline, davalı adına tescilli 2013/80340 sayılı markanın 25. sınıftaki “koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç ve dış giysiler ve çoraplar, ayak giysileri, baş giysileri” ile 35/06. sınıftaki “müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç ve dış giysiler ve çoraplar, ayak giysileri, baş giysileri mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende toptan satış mağazaları elektronik ortamlar katalog vb yöntemler ile sağlanabilir)” yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davalı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    ... Bölge Adliye Mahkemesince, davalılar vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalı taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan ayrı ayrı alınmasına, 21/01/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi