Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13887
Karar No: 2016/2448
Karar Tarihi: 25.02.2016

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/13887 Esas 2016/2448 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2015/13887 E.  ,  2016/2448 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 07/04/2015 gün ve 2014/12102-2015/4335 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’nun 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Temyiz ilamında bildirilen gerektirici nedenler karşısında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun değişik 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin reddine ve aynı kanunun 442/3. ve 4421 sayılı Kanunun 2. ve 4/b-1. maddeleri gereğince takdiren 261,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine ve aşağıda yazılı ret karar harcının karar düzeltme isteyene yükletilmesine 25/02/2016 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY YAZISI

    Taraflar 2004 yılında evlendikten sonra 2005 yılında evlilik birliğinin içinde müşterek çocukları doğdu ve bu şekilde 16/08/2010 tarihinde mahkemeye başvurarak aynı tarihli ve karşılıklı olarak maddi ve manevi tazminat istemediklerini bildiren protokol gereğince anlaşmalı olarak boşanmışlardır.
    Boşanmadan 15 gün sonra davacının DNA testi yaptırdığı ve çocuğun kendisinden olmadığının anlaşılması üzerine davacının 29/09/2010 tarihinde soy bağının reddi davası açtığı, davalı asil ve vekilinin davayı kabul ettiği mahkemece ...."ndan alınan rapora göre davanın kabulüne karar verildiği, kararın 04/06/2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
    Kesinleşmeden sonra davacının kendisinden olmayan çocuğa yaptığı bakım giderlerinden dolayı maddi, davalının başkası ile ilişki yaşamasından dolayı manevi tazminat davasını 1 yıl içinde açtığı, ancak, mahkemece tanık beyanına itibar edilerek davacının çocuğun kendisinden olmadığını bildiği halde evliliği devam ettirdiğini, çocuğa bakmadığını, çocuğun ihtiyaçlarının davalı tarafından karşılandığını, zaten tarafların bu yüzden boşandıkları kabul edilerek davanın reddine karar verildiği, yargılama sırasında davacı tanıklarının davacının kendi çocuğu gibi doğan çocuğa baktığını söylemelerine karşılık tek davalı tanığı tarafların tartışmalarından davacının çocuğun kendisinden olmadığını bildiği konusunda beyanda bulunduğu diğer davalı tanığının ise davacının çocuğun kendisinden olmadığından şüphelenip dava açtığını söylediği anlaşılmıştır.
    Tarafların anlaşmalı olarak boşanmış olmaları, boşanma davasında davalının başkası ile ilişkisi ve çocuğun gerçek babasının davacı olmadığına ilişkin bir beyan ve kabulün olmaması, keza, boşanma protokolünde de bu konuya değinilmiş olmaması, davacının boşanma kararından sonra soybağının reddi davası açıp resmen çocuğun babasının kendisinin olmadığını anlamış olması, dinlenilen davacı tanıkları ile davalı tanıklarından ..."nın davacının önceden çocuğun kendisinden olmadığını bilmediği yönünde beyanda bulunmuş olmaları, ayrıca, çocuğun 2005 yılında doğmuş olmasına karşılık davacının 2005 yılından boşanma davasının açıldığı 2010 yılına kadar en az (5) yıl süre ile davalı eşinin kendisini aldattığını bile bile evliliği sürdürmesinin hayatın olağan akışına uygun düşmemesi karşısında tek tanık beyanına itibar edilerek davacının çocuğun kendisinden olmadığını bile bile evliliği sürdürdüğünün kabulü ile davanın reddine ilişkin kararın sayın çoğunluk tarafından karar düzeltme isteminin reddine ilişkin karara katılmıyorum. Bildiği kanıtlanmadığından işin esasına girilerek talepler konusunda karar verilmesi düşüncesindeyim.25/02/2016







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi