Esas No: 2019/2646
Karar No: 2019/5103
Karar Tarihi: 10.09.2019
Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/2646 Esas 2019/5103 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
TALEP:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11.02.2019 tarih ve 2019/13190 sayılı yazısı ile ;
Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan sanık ..."ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 220/1. maddesi gereğince 4 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair ... (Kapatılan) 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/06/2008 tarihli ..... sayılı kararının Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 22/01/2014 tarihli ve...... karar sayılı ilamı ile bozulmasını müteakip, yapılan yargılama neticesinde sanığın 5237 sayılı Kanun"un 220/1. maddesi uyarınca 4 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ... 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/12/2015 tarihli ve 2014/285 esas, 2015/611 sayılı kararının kesinleşmesi akabinde, anılan kararın diğer sanıklar tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 31/05/2017 tarihli ve 2017/993 esas, 2017/4213 karar sayılı ilâmı ile bozulması sonrasında sanık müdafii tarafından diğer sanıklar hakkındaki lehe bozma hususunun sanık hakkında da değerlendirilmesi talebinin reddine dair ... 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/06/2018 tarihli ve 2014/285 esas, 2015/611 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii ... 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 26/06/2018 tarihli ve 2018/1012 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya sureti incelendi.
Dosya aslının, diğer sanıklar hakkında yargılamanın derdest olması nedeniyle mahallinde bulunması nedeniyle suret üzerinden yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre, ... 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/12/2015 tarihli ve ..... sayılı kararının adı geçen sanık ile birlikte aynı suçtan mahkum edilen diğer sanıklar...ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 31/05/2017 tarihli ilâmı ile, "... Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 22.01.2014 tarihli bozma ilamına uyulduğu halde ... Cumhuriyet Başsavcılığı adli emanetinin 2006/1392 sıra numarasında yer alan iletişim tespit tutanaklarının sanıklara okunup savunmalarının alınması ve denetime olanak sağlayacak şekilde dosyada bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi, 2-Gebze İlçe Emniyet Müdürlüğünün 30.07.2006 tarihli fezlekesi içeriğinde yer alan ve tefrike konu edildiği anlaşılan 11 ayrı hırsızlık olayının akıbeti araştırılarak sonucuna göre sanıkların, sanık ... tarafından yönetilen suç örgütünün kurucu ve yöneticisi ya da üyesi olup olmadıkları sanık savunmalarıyla birlikte tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle
yazılı şekilde karar verilmesi," gerektiğinden bahisle bozulmasına karar verildiği; sanığın eyleminin suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçunu oluşturduğu ve 5237 sayılı Kanun"un "Suç işlemek amacıyla örgüt kurma" başlıklı 220/1. maddesinin; "Kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla örgüt kuranlar veya yönetenler, örgütün yapısı, sahip bulunduğu üye sayısı ile araç ve gereç bakımından amaç suçları işlemeye elverişli olması hâlinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ancak, örgütün varlığı için üye sayısının en az üç kişi olması gerekir." şeklinde olduğu, dolayısıyla diğer iki sanık hakkında yapılan yargılamanın sanık ... hakkında da değerlendirme yapılmasını zorunlu kıldığı anlaşılmakla, diğer sanıklar hakkında verilen bozmanın aynı durumdaki diğer sanığa da sirayet ettirilmesinin bir zorunluluk olduğu, Yargıtay bozma ilamında sirayete işaret edilmemesinin de sonuca etkili olmayacağı gözetildiğinde, hükmü temyiz etmeyen sanık yönünden sirayetin mahallinde mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeksizin itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 30/01/2019 gün ve 94660652-105-34-16708-2018--Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak Dairemize gönderilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
OLAY:
Gebze Cumhuriyet Başsavcılığının 04.08.2006 tarih ve 2006/9870 sayılı soruşturması ile; 2006 yılı içerisinde Kocaeli, İstanbul, Sakarya, Düzce illerinde suç işlemek amacı ile örgüt kurmak, örgüte liderlik yapmak, örgüt üyesi olmak, oto çaldırtmak, çalınan otoları satın almak, çalıntı otolara sahte plaka ve belge tanzim etmek, çalıntı otoların üretim numaralarını özel yöntemlerle değiştirmek, çalıntı otoları değerinden düşük fiyata satmak, oto parçalamak, parçalanmış otoların satışını sağlamak, haksız kazanç elde etmek suçuna iştirak ettikleri tespit edilen kişiler ile ilgili Gebze İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliğinin 30.07.2006 tarihli 2006/S.no 690 sayılı fezlekesinden de anlaşılacağı üzere Gebze 1. ve 2. Sulh Ceza Mahkemelerinden alınan teknik takip ve telefon dinleme kararlarına istinaden bahse konu suçlar ile ilgili telefon görüşmeleri ve bağlantıları olduğu tespit edilen bir kısmının firari olduğu belirtilen 26 şahsa yönelik 27.07.2006 tarihinde operasyon yapılmıştır.
Hırsızlık suçlarının işlendikleri yerler ile örgüt lideri ve bir kısım üyelerin yakalamalarının yapıldığı yer dikkate alınarak, Gebze Cumhuriyet Başsavcılığının 2006/9870 soruşturma ve 2006/768 sayılı 16.11.2006 tarihli yetkisizlik kararı ile ... Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilen soruşturma dosyası kapsamında; ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2006/17625 soruşturma, 2007/69 esas, 2007/33 iddianame numaralı, 10.01.2006 tarihli iddianamesi ile, sanık ... hakkında TCK"nın 220/1, 204/1, 43/2, 54, 63 maddeleri ile ayrı ayrı birer defa; sanıklar Hayati Düzkaya ile ... hakkında TCK"nın 220/1, 204/1, 54, 63 maddeleri, sanıklar Ahmet Atasayar, Dursun Durak, Ali Akın, Yahya Altıparmak,
Edibe Yıldız, İsmail Gümüşlü, Arif Akatan, Murat Kösen, Ufuk Kurt, Osman Koyunoğlu, Ayhan Demir hakkında TCK"nın 220/1, 54 maddeleri ile ayrı ayrı birer defa, Ahmet Atasayar, Dursun Durak, Murat Kösen hakkında ayrıca TCK"nın 63 maddesinin tatbiki ile cezalandırılmaları istemi ile 14 sanık hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, bu örgüte üye olmak ve sahtecilik suçlarından cezalandırılmaları istemi ile iddianame tanzim edilmiştir. Ayrıca 13.09.2006 tarihinde verilen yetkisizlik kararları ile de, işledikleri iddia olunan hırsızlık suçları kapsamındaki soruşturma dosyalarının yetkili Cumhuriyet Başsavcılıklarına gönderilmesine dair kararlar verildiği görülmüştür.
... Cumhuriyet Başsavcılığının 12.01.2007 tarih 2006/17625 soruşturma sayılı kararı ile haklarında dava açılan kişiler haricinde, fezlekede firari oldukları belirtildiği görülen 12 şahısla ile ilgili olarak; suç işlemek amacıyla örgüt kurmak suçundan yürütülen soruşturmanın, açık kimlikleri ve adresleri tespit edilemediğinden tefrikine karar verilerek 2007/415 sayılı soruşturma dosyası üzerinden yürütülmesine karar verildiği görülmüştür.
Yapılan yargılama sonucunda, ... 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/15 esas, 2008/548 karar sayılı 11.06.2008 tarihli kararı ile sanıklar Hayati Düzkaya, ... ve ..."ın sahtecilik suçunun unsurları oluşmadığından ayrı ayrı beraatlerine; sanık ..."ın 5237 sayılı Yasanın 220/1, 62, 53, 63 maddeleri uyarınca 4 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına; sanık Dursun Durak"ın 5237 sayılı Yasanın 220/1, 62, 58, 53, 63 maddeleri uyarınca 3 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanık ..."ın 5237 sayılı Yasanın 220/1, 62, 58, 53, 63 maddeleri uyarınca 3 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, diğer sanıkların atılı suçlardan delil yetersizliği nedeniyle beraatlerine karar verilmiştir. Kararın gerekçesinde temin edilememeleri nedeni ile haklarındaki iddialara yönelik yargılamanın tefrikine karar verildiğinden bahsedilmiş ise de savunmaları alınan Ali Akın ve Ayhan Demir hakkında beraat kararı tesis edildiği de görülmüştür.
Hakkında beraat kararı verilen Ahmet Atasayar müdafiinin vekalet ücretine hükmedilmemesi ile mahkumiyetlerine karar verilen sanıklar Dursun Durak, ... ve ... müdafilerinin ve sanık ..."ın belirtilen kararı temyiz etmeleri üzerine yapılan inceleme sonucunda; Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 2011/9734 esas, 2014/908 karar sayılı 22.01.2014 tarihli ilamı ile; sanıklar ...,...ve ... hakkında kurulan hükmün özetle, hükme esas alınan iletişim tespit tutanaklarının duruşmada okunması, belgelendirmenin sağlanması ve denetime olanak tanınması açısından tutanaklar ile bu tutanaklardan dayanakları olan mahkeme kararlarının aslı ya da onaylı suretlerinin dosyada bulunması gerektiğinin gözetilmemesi, duruşmadan vareste tutulma talebi bulunmayan başka suçtan aynı yargı çevresindeki cezaevinde hükümlü olan sanık ..."ın duruşmalardan bağışık tutulması hususunda talebinin de bulunmaması karşısında, duruşmada hazır bulundurulmadan yokluğunda yargılama yapılarak savunma hakkının kısıtlanması nedeni ile diğer hususlar incelenmeksizin bozma kararı verildiği görülmüştür.
Bozma sonrası ... 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/285 esasına kaydedilen ve bozma ilamına uyularak yapılan yargılama
sonucunda, 17.12.2015 tarih, 2015/611 sayılı karar ile sanıklar Dursun Durak, ..., ... hakkında, alt sınırdan hüküm tesis edildiği de gerekçede belirtilmek sureti ile, sanık ..."ın 5237 sayılı Yasanın 220/1, 62, 53, 63 maddeleri uyarınca 4 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına; sanık Dursun Durak"ın 5237 sayılı Yasanın 220/1, 62, 58, 53, 63 maddeleri uyarınca 3 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanık ..."ın 5237 sayılı Yasanın 220/1, 62, 58, 53, 63 maddeleri uyarınca 3 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir. Sanıklar...ve ... tarafından yapılan temyiz istemi üzerine, Dairemizin 08.12.2016 tarih 2016/3381 esas ve 2016/6651 karar sayılı ilamı ile hükme esas alınan iletişim tespit tutanaklarının dayanakları olan Gebze (kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesine ait 2006/191 ve 2006/469 müteferrik sayılı kararların dosya kapsamında bulunmaması nedeni ile söz konusu mahkeme kararlarının aslı ya da onaylı örneklerinin eklenmesi; yokluğunda karar verilen sanık ..."a gerekçeli kararın tebliğ edilerek süresi içerisinde temyiz başvurusunda bulunması durumunda da ek tebliğname düzenlendikten sonra dosyanın gönderilmesi hususunda tevdii kararı verilmiştir.
Belirtilen eksikliklerin giderilmesine müteakip yapılan inceleme sonucunda, Dairemizin 2017/993 esas 2017/4213 karar sayılı 31.05.2017 tarihli ilamı ile; sanık ... hakkındaki hükme yönelik incelemede, sanık ve müdafiine 17.12.2015 tarihinde yüze karşı tefhim olunan hükmün yasal süresi içerisinde temyiz edilmemesi nedeni ile CMUK"nın 317. maddesi uyarınca süresinde yapılmayan temyiz talebinin reddine; diğer sanıklar...ve ... hakkında kurulan hükümlerin ise bozma ilamına uyulmasına rağmen adli emanette kayıtlı bulunan iletişim tespit tutanaklarının sanıklara okunup savunmalarının alınmaması ve denetime olanak sağlayacak şekilde dosyada bulundurulmaması; ayrıca tefrike konu olan olayların akıbetlerinin araştırılarak sonucuna göre sanıkların, sanık ... tarafından yönetilen suç örgütünün kurucu ve yöneticisi ya da üyesi olup olmadıklarının sanık savunmalarıyla birlikte tartışarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi, kabule göre de Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı iptal kararının nazara alınması gerektiğinin gözetilmemesi nedeni ile bozulmasına karar verilmiştir.
Sanık ... hakkında verilen hüküm 02.08.2017 tarihli kesinleşme şerhinden de anlaşılacağı üzere 31.05.2017 tarihi itibari ile kesinleştirilmiştir. İlamın infaza verildiğine dair ceza fişinin dosya içerisinde yer aldığı görülmüştür.
12.09.2017 ve 29.09.2017 tarihli dilekçeleri ile hükümlü ..., özetle cezaevinden temin ettiği belge ve yazıya istinaden hükmün tefhim edildiği duruşmada her ne kadar kendisi ve müdafiinin bulunduğundan bahsedilmiş ise de, cezaevi idaresince mahkemeye sevkinin yapılmadığını da belirterek CMK"nın 306. maddesinin uygulanması, katılma kararı verilmesi, infazın durdurulması ve kesinleşmiş hükmün geri alınması istemlerini içerir dilekçeleri ile ... 18.Asliye Ceza Mahkemesinden bulunduğu taleplerin; ..... 11 karar sayılı 18.10.2017 tarihli ek karar ille yargılanmanın yenilenmesi ve temyiz talebi olarak değerlendirilen istemlerine yönelik olarak, sanık müdafiinin karar duruşmasında hazır bulunduğu, iletişim tespit tutanaklarınında 2 celsede tarafına okunduğundan, temyiz başvurusunun süresinde yapılmaması ve CMK"nın 311 maddesinde belirtilen koşulların gerçeklememesi nedeni ile taleplerinin reddine dair karar verilmesi üzerine yapmış olduğu itirazların, ... 6. Ağır Ceza Mahkemesinin..... değişik iş sayılı 27.11.2017 tarihli karar ile hükümlünün yargılamanın yenilenmesi ve temyiz isteminin reddine dair yapılan itirazı ile iddialarına yönelik olarak denetim yetkisinin Yargıtay"da olması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına, süre yönünden temyiz isteminin reddine dair karara yönelik isteminin temyiz olarak kabulü ile gereğinin mahkemesince takdir ve ifasına dair karar verildiği görülmüştür.
25.01.2018 tarih 16-2018/305 sayılı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ... Cumhuriyet Başsavcılığına yazdığı yazıdan da anlaşılacağı üzere, ... 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/1303 değişik iş sayılı 27.11.2017 tarihli kararına dayanılarak gönderilen dava evrakının 5271 sayılı Yasanın 308. maddesi kapsamında değerlendirilerek yapılan inceleme sonucunda, hükümlü müdafiinin 17.12.2015 tarihli celseye katılmış olması sebebi ile temyiz süresinin tefhimle birlikte başlayacağından ileri sürülen itiraz sebebinin yerinde görülmediği ancak ilamın diğer sanıklar yönünden bozulması nedeni ile hükümlüye teşmil edilip edilmeyeceğinin değerlendirilmesi hususunun...18. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimliğinin takdir ve yetkisinde olduğunun ve durumun hükümlüye bildirilmesinin rica olunduğu görülmüştür.
Hükümlü müdafilerince 11.06.2018 tarihinde yapılan başvuru ile Dairemizin 31.05.2017 tarih...... karar sayılı bozma ilamının müvekkillerine sirayetinin söz konusu olabileceğinden, 1412 sayılı CMUK"nın 325. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 306. maddesi uyarınca sanıklar ....,..... hakkındaki davaya dahil edilmesine ve infazın durdurulmasına yönelik karar verilmesi isteminde bulunmaları üzerine,...18. Asliye Ceza Mahkemesince 12.06.2018 tarihinde verilen ..... karar sayılı ek karar ile özetle, 1412 sayılı CMK"nın 325 maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 306 maddesinin "sanık lehine bozulan" hükümler bakımından uygulama imkanının bulunduğu, somut olayda Yargıtay 16.Ceza Dairesinin bozma ilamının eksik inceleme sebebine dayandığı, "sanık lehine bozma" niteliğinde olmadığı, Yargıtay ilamında da "bozma kararının hakkındaki hüküm kesinleşen sanık ..."a sirayetine karar verilmediği anlaşıldığından, bozma kararının sirayetinin mümkün olmadığı gerekçesi ile 1412 sayılı CMUK"nın 325. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 306. maddesindeki koşullar oluşmadığından infazın durdurulması yönündeki talebin reddine itiraz yolu açık olmak üzere karar verildiği, 20.06.2018 tarihinde ön büroya sunulan dilekçe ile hükümlü müdafilerince belirtilen ek karara yönelik olarak yapılan itiraz üzerine; ... 11. Ağır Ceza Mahkemesinin.... değişik iş sayılı 26.06.2018 tarihli kararı ile özetle, sanık hakkında süresinde yapılmayan temyiz talebinin reddine karar verilerek hükmün kesinleşmesi, diğer sanıklar yönünden verilen bozma ilamında sirayete dair karar verilmediği, bu nedenle infazın durdurulması talebinin reddine dair ek kararda yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi
ile itirazın reddine dair kesin olarak karar verildiği, 05.10.2018 tarihli dilekçe ile hükümlü müdafilerinin CMK"nın 309 maddesi uyarınca başvuruda bulundukları, ... Cumhuriyet savcısınında eksik inceleme gerekçesine dayanılan ve sirayete ilişkin bir ibarede bulunmayan bozma ilamına yönelik isteme karşı kanun yararına bozma yoluna gidilmesine yer olmadığına dair görüşü ile dosyanın Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne gönderildiği görülmüştür.
KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNE İLİŞKİN UYUŞMAZLIĞIN KAPSAMI:
Süresi içerisinde yapılmadığından temyiz talebinin reddine karar verilen suç işlemek amacı ile örgüt kurma suçundan hükümlü sanık hakkında, diğer sanıklar yönünden verilen bozma kararının sirayet edip etmeyeceği ve infazın durdurulması istemine yönelik olarak yapılan isteme dair ise de öncelikli olarak talebi inceleme görevinin Yargıtay Büyük Genel Kurulunun İş Bölümü kararı uyarınca Dairemizin görevine girip girmediği hususundadır.
YASAL MEVZUAT
Yargıtay Büyük Genel Kurulunun İş Bölümüne İlişkin 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Kararının ilgili maddelerinde;
II) YARGITAY CEZA DAİRELERİ İŞ BÖLÜMÜ
A) ORTAK HÜKÜMLER
1) Bu iş bölümü, Resmî Gazete’de yayımlanmasını izleyen ay başından itibaren yürürlüğe girer.
2) Bu iş bölümündeki düzenlemeler, yürürlüğe girdiği tarih dahil olmak üzere tebliğnamesi bu tarihten sonra tanzim olunan işler için geçerli olup, temyiz incelemesi bu iş bölümüne göre görevli bulunan ceza dairesi tarafından yapılır.
3) İş bölümünün yürürlüğe girdiği tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler, iş bölümündeki düzenlemeler esas alınarak görevli ceza dairesine gönderilir.
...
5) Daha önce başka dairelerde görülmekte olup da dairesi değiştirilen dava dosyaları tekrar Yargıtaya gelmesi halinde mevcut hâlleriyle ilgili daireye/dairelere gönderilir ve bu dairece sonuçlandırılır. Bu iş bölümünün yürürlüğe girmesinden önce Yargıtay incelemesinden geçmiş ya da geri çevirme kararına konu olan dosyaların, tekrar Yargıtaya gelmesi halinde ya da olağanüstü yasa yollarından kaynaklanan taleplerde inceleme bu iş bölümüne göre görevli daire/daireler tarafından yapılır.
B) CEZA DAİRELERİNİN GÖREVLERİ
ONSEKİZİNCİ CEZA DAİRESİ
...
Madde 220... Suç işlemek amacıyla örgüt kurma,
...
İş bölümünün yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iş bölümü değişikliği
nedeniyle Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin arşivinde bulunan TCK"nın 220 ve 221. maddelerinde düzenlenen suçlardan kaynaklanan işler Yargıtay 18. Ceza Dairesi"ne devredilir.
III)
1- 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 09.02.2011 tarih ve 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesi uyarınca Başkanlar Kurulu tarafından hazırlanan 2019 yılına ilişkin Yargıtay Hukuk ve Ceza Dairelerine ait iş bölümü karar tasarısının oy birliğiyle ONAYLANMASINA;
2- Yargıtay Başkanlar Kurulunca kabul edilip, Büyük Genel Kurulca onaylanan işbölümü kararının Resmi Gazete’de yayımlanması için gönderilmesine, Resmî Gazete’de yayımlanmasını izleyen ay başından itibaren uygulanmaya başlanılmasına;
....
HUKUKSAL DEĞERLENDİRME:
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; kanun yararına bozma istemine konu olan, ... 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 12.06.2018 tarihli ve 2014/285 esas, 2015/611 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine dair ... 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 26.06.2018 tarihli ve 2018/1012 değişik iş sayılı kararına yönelik, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan istemin incelemeye dayanak teşkil eden karar içeriği ve suçun niteliğine göre, Resmi Gazete"de yayımlanan Yargıtay Büyük Genel Kurulunun İş Bölümüne ilişkin 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Kararının, Ortak Hükümler başlıklı kısmının 5. maddesi uyarınca, işin incelenmesinin Yüksek 18. Ceza Dairesine ait olduğu anlaşıldığından görevsizlik kararı verilmiştir.
SONUÇ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11.02.2019 tarih ve 2019/13190 sayılı istemi, 31 Ocak 2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Yargıtay Büyük Genel Kurulunun İş Bölümüne İlişkin 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı kararına göre işin incelenmesi Yüksek 18. Ceza Dairesinin görevine girdiğinden, Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, 10.09.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Bu alandan sadece bu kararla ilintili POST üretebilirsiniz. Bu karardan bağımsız tamamen kendinize özel POST üretmek için TIKLAYINIZ
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.