14. Hukuk Dairesi 2021/534 E. , 2021/1850 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 07/09/2020 gün ve 2016/15513 Esas, 2020/4614 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan gerekçelerle, HUMK’nun 440. maddesinde gösterilen nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin REDDİNE, aynı yasanın 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren 490,00TL para cezasının düzeltme isteyenden tahsiline, ret harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,17/03/2021 tarihinde oy çokluğu ile karar verildi.
(Muhalif)
KARŞI OY
Dava,tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne davalı ... adına olan tapunun iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Hükmü, Tapu Sicil Müdürlüğü husumet ve yargılama giderleri bakımından temyiz etmiştir.
Tapu kayıt maliki davalı ..., hükmü temyiz etmemiştir.
Dairemizce, 07/09/2020 gün ve 2016/15513 Esas, 2020/4614 Karar sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiş ise de davacının karar düzeltme istemi üzerine değerli çoğunluk, karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.
Çoğunluk görüşüne iştirak etmek mümkün değildir.
Şöyle ki, Hukuk Genel Kurulunun 2014/1112 Esas ve 2016/563 Karar sayılı ilamda da yer verdiği üzere, davanın tarafları “mahkemelerden verilen nihai kararlara karşı temyiz yoluna başvurabilirler” (HUMK. 427/1). Süresi içinde temyiz edilmeyen ya da esasen temyiz edilmesi mümkün olmayan kararlar kesin olup, Yargıtay kendiliğinden ve istek olmadan temyiz incelemesi yapamaz ve hükmü bozamaz. Diğer taraftan, bir davada birden fazla davacı veya davalı olabilir. Davacılardan veya davalılardan sadece birisi, aleyhlerine olan hükmü temyiz edebilecekleri gibi hükmün yalnız bir kısmını temyiz edip, diğer kısmını temyiz etmeyebilirler. Bu halde davacılardan ya da davalılardan yalnızca birisinin hükmü temyiz etmesi ya da hükmün bir kısmının temyiz edilmesi halinde, aleyhine verilen hükmü temyiz etmeyen taraf veya hükmün temyiz edilmeyen kısmı yönünden temyiz süresinin geçmesi ile kesinleşir. Kısmi temyiz halinde HUMK’nun 439/II. maddesi hükmü, hükmün yalnız temyiz edilen bölümü hakkında uygulanır. Yargıtay hükmün temyiz edilmeyen bölümünü bozamayacağı gibi, mahalli mahkemede (temyiz edilen bölümün bozulması üzerine yapacağı tahkikat sonunda) hükmün temyiz edilmeyen (ve bu nedenle kesinleşmiş olan) bölümü hakkında yeni bir karar veremez (Baki Kuru Hukuk Muhakemeleri Usulü, C. 4, 4. Baskı, 1984, s. 3354- 3355 ).
Mülkiyeti el değiştirme amacını taşıyan davalarda taleple bağlılık ve taraflarca getirme ilkeleri hakim olup ; eldeki davada verilen kararda "kamu düzenini" ilgilendiren bir yön yoktur. Bu nedenle resen bozma sebebi var kabul edilemez.
Tapu malikinin aleyhine verilen kararı bu davalı temyiz etmediğinden onun yönünden kesinleşmiştir. Tapu sicilini doğru ve güvenle tutmakla görevli tapu müdürlüğünün de yargılama giderlerinden sorumlu tutulduğu ilk derece mahkemesi kararının temyizinin de bu sebeple reddi ile hükmün onanması gerekirken bozulmuş olması bu defa yapılan inceleme ile fark edildiğinden karar düzeltme isteminin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün onanması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun kararına katılamıyorum.