MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalının 22/03/2013 tarihinde işletme müdürlüğünce yapılan açık arttırmalı dikili ağaç satış ihalesine katılarak 120 parti dikili çam emvalini 312.853,44 TL.ye satın aldığını, ancak davalının uhdesinde kalan satışı gerçekleştirmediğini ve bedeli de yatırmadığını, yeniden ihale yapıldığını, açık arttırmalı dikili satış şartnamesinin 13. maddesi gereği davalının, ikinci ve sonraki dikili ağaç satış ihalelerinde veya tahsis yada pazarlık yolu ile yapılan satışlarda ikinci tutarın ilk satış tutarından düşük veya yüksekliğine bağlı olarak ortaya çıkacak her türlü idare alacağından sorumlu olduğunu, şartnamenin ilgili hükümleri gereğince ikinci ve daha sonra yapılan satışta meydana gelen bedel farkı ek zarar ve gecikme faizi toplamından oluşan idarenin zararının partiler bazında hesaplanarak davalıya ödeme hususunda 25/09/2013 tarih ve 9942 sayılı idarenin talep yazısı gönderildiğini ancak ödeme yapılmadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla toplam 75.708,81 TL zararın ikinci ihale için para yatırılması gereken son günden tahsil tarihine kadar işleyecek reeskont faizi ve KDV si ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
Mahkemece, davanın kabulüne, 75.708,81 TL zarar bedelinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, Davacı idarenin asıl alacak miktarı olan 44.518,62 TL bedele dava tarihi olan 30 Ocak 2014 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanarak davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, davalının ihale sonrası imzalanan sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle, yeniden yapılan ihale nedeniyle meydana zararın tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece davanın kabulü ile, 75.708,81 TL zarar bedelinin davalıdan tahsiline, asıl alacak miktarına dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş ise de; taraflar arasında imzalanan dikili ağaç satış şartnamesinin 13. Maddesinde "....T.C. merkez bankasının kısa vadeli krediler için öngördüğü reeskont faiz oranına göre hesaplanacak faizi ile birlikte ...ödemeyi kabul eder. " şeklinde düzenleme yer almaktadır. O halde mahkeme asıl alacağa T.C. merkez bankasının kısa vadeli krediler için öngördüğü reeskont faiz uygulanmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, usulün 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 3. bendinde ki "yasal faiz " ibaresinin çıkartılarak yerine aynen " T.C. merkez bankasının kısa vadeli krediler için öngördüğü reeskont faiz" sözcüklerinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.