16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/777 Karar No: 2019/5093 Karar Tarihi: 09.09.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/777 Esas 2019/5093 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2019/777 E. , 2019/5093 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi :...2. Ağır Ceza Mahkemesinin ......... sayılı kararı Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma 2- ... 11.05.2017 Hüküm : Sanıklar hakkında hükmedilen cezaya ilişkin İlk derece mahkemesi kararının kaldırılarak TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca hükmedilen hapis cezası
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.10.2009 gün ve 2009/1-85/242 sayılı Kararında açıklandığı üzere; sanıklardan birisinin savunulmasının diğer sanık yönünden savunmada zaafiyet yarattığı durumlarda menfaat uyuşmazlığı bulunduğunun kabulü gerektiği; silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yargılanan ve bylock kullandıkları iddia olunan sanıkların karı koca oldukları ve aynı avukat tarafından savunulması nedeniyle menfaat çatışmasının oluştuğu anlaşılmakla, sanıkların ayrı ayrı müdafiler yerine ortak müdafiler tarafından savunmalarının yapılması suretiyle 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 38/1 ve 5271 sayılı CMK’nın 152. maddelerine aykırı davranılması,
2- Kabul ve uygulamaya göre de; a-Sanık ... yönünden; İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli kararından sonra dosya içerisine geldiği anlaşılan başka dosya şüphelisi Mustafa Bozok’un beyanının CMK"nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan ve gerekirse bu kişinin tanık sıfatıyla anlatımlarına başvurulduktan sonra bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması; b- Sanık ... yönünden; Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 karar sayılı kararında ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğunun kabul edildiği dikkate alınarak, somut dosyada sanığın ByLock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun vasfı açısından belirleyici delil niteliğinde olması karşısında; sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren tespit ve değerlendirme tutanağının araştırılıp getirtilerek CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak diyecekleri sorulduktan sonra yargılamaya devamla bir hüküm kurulması gerekirken, sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporunun dosyaya gelmesi beklenilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine ve mevcut delil durumuna nazaran sanık ...’ın tutukluluk halinin devamına 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın... Bölge Adliye Mahkemesi 2.Ceza Dairesine gönderilmesine, 09.09.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.