Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2012/6777 Esas 2014/7308 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/6777
Karar No: 2014/7308
Karar Tarihi: 03.04.2014

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2012/6777 Esas 2014/7308 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı tarafından taşınmaz üzerindeki muhdesatın bedelinin tahsili istemiyle açılan davada, tarafların iştirak halinde paydaş oldukları taşınmazda ortaklığın giderilmesi davası derdest iken açıldığı ve ortaklığın giderilmesi davasının sonuçlandığı ancak hükmün henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacı tarafın talebi sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan eda nitelikli alacak davasına konu olabilir. Ancak, dava ve hüküm tarihi itibariyle davacı tarafın sebepsiz zenginleşmeden doğan alacak davası açma hakkı doğmamıştır. Dolayısıyla, erken açılan davanın şimdilik reddine karar verilmesi gerekirken, yanlış anlam verilerek davanın kabulü yönünde hüküm kurulmuştur. Bu nedenle, davalıların temyiz itirazları kabul edilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Borçlar Kanunu m. 142
- Medeni Kanun m. 692
7. Hukuk Dairesi         2012/6777 E.  ,  2014/7308 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Balıkesir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
    Tarihi : 12/06/2012
    Numarası : 2011/448-2012/199

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalılardan E.. Y.. ve B.. K.. tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi. Gereği görüşüldü:
    Dava, taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
    Mahkemece bozma kararına uyulmuştur. Kural olarak bozma kararına uyulmakla orada belirtilen biçimde işlem yapılması yolunda lehine bozma yapılan taraf yararına kazanılmış hak aynı doğrultuda işlem yapılması yolunda yerel mahkeme için zorunluluk doğar. Öte yandan bozma dışında kalan yönler ise kesinleşir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduğu, ne var ki bozmaya yanlış anlam verilerek davanın kabulü yönünde hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle, davacı tarafın tahsil talebinden vazgeçmediği gözetildiğinde mahkemenin istekten fazlasına veya başka bir şeye hükmedemeyeceğine değinilmiştir.
    Dosyada toplanan delillerden, tarafların dava konusu muhdesatın üzerinde bulunduğu taşınmazda iştirak halinde paydaş oldukları, görülen davanın ortaklığın giderilmesi davası derdest iken açıldığı, ortaklığın giderilmesi davasının sonuçlandığı ancak hükmün henüz kesinleşmediği, yani satış aşamasına geçilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı tarafın talebi sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan eda nitelikli alacak davasına konu olabilir. Ne var ki dava ve hüküm tarihi itibariyle davacı tarafın sebepsiz zenginleşmeden doğan alacak davası açma hakkı doğmamıştır.
    Hal böyle olunca; mahkemece erken açılan davanın şimdilik reddine karar verilmesi gerekirken, bozmaya yanlış anlam verilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz,az yukarıda isimleri geçen davalıların temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 03.04.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.